Bluesky: Toksik Sosyal Medyaya Alternatif mi?

X ve Facebook, değişken milyarderlerin politikaları tarafından yönetiliyor. Bluesky'nin CEO'su Jay Graber, gücü kullanıcıya geri vermek istediğini söylüyor.

X.com’daki (eski adıyla Twitter) son değişiklikler ve özellikle Elon Musk’ın Amerikan muhafazakârlarına yakın söylemleri, birçok kullanıcının platformdan uzaklaşmasına neden oldu. Bu durum, Bluesky’ı, X.com’dan ayrılanlar için alternatif bir sosyal medya platformu olarak öne çıkardı. Özellikle bu yeni platform, farklı siyasi görüşlere sahip kullanıcılar için bir sığınak işlevi görmeye başladı. Ancak, Bluesky’ın X.com’a göre bazı avantajlar sunmasının yanı sıra, daha geniş kitlelere ulaşmasının önünde engeller ve potansiyel tehditler bulunuyor.

Gazeteci Kyle Chayka, The New Yorker dergisinde yayınlanan yazısında bu durumu detaylı bir şekilde inceliyor.

Yazıdan öne çıkan bölümleri aktarıyoruz:

“Yeni kurulan sosyal medya platformu Bluesky’ın CEO’su Lantian “Jay” Graber, Donald Trump’ın yeniden seçilmesinden sonraki pazar günü San Francisco’ya gitti ve bir otel odasına kapandı. Bluesky’ın yeni kullanıcı sayısında artış yaşanıyor ve herkesin elini taşın altına koyması gerekecek gibi görünüyordu.

Bluesky, 2023’ün başlarında faaliyete geçtiğinden beri kendisini, eskiden Twitter olarak bilinen X’ten kaçanların sığındığı platform olarak konumlandırmıştı. Yaklaşık yirmi yıl boyunca Twitter, internetin ana forumu olarak görülmüştü; kaotikti ve çoğu linç niyetli gönderilerle doluydu ama aynı zamanda bilgilendiriciydi ve farklı görüşlere yer veriyordu. Ama teknoloji milyarderi ve Trump destekçisi Elon Musk’ın Ekim 2022’de platformu satın almasının ardından X, sağcı komplo teorilerinin uçuştuğu bir alem haline geldi. X’ten kaçan liberallerle Bluesky, 2024 sonbaharında on milyondan fazla kullanıcıya ulaşarak en hızlı büyüyen sosyal ağlardan biri haline geldi. Ancak seçim sonrası yaşanan akın, sezon sonu indirimlerine koşanların yarattığı bir kaosa neden oldu.

Graber, Bluesky’ın yirmi kişilik personelini yönetmek, potansiyel yatırımcılarla telefon görüşmeleri yapmak ve yeni işe alımlar yapmak için günde on altı saat çalışmaya başladı. İki hafta içinde Bluesky’ın nüfusu ikiye katlandı. Bugün otuz milyondan fazla bir kullanıcı tabanına sahip.

Yeni Bir Sığınak

Hoşnutsuz X kullanıcıları, daha nazik, daha aklı başında bir sosyal medya deneyimi için Bluesky’a yöneliyor. Durum, Twitter’ın bir sığınak haline geldiği 2012 yılını hatırlatıyor. Bluesky arayüzü, kanatlı mavi logosu (kuş yerine kelebek) ve gönderilerdeki karakter sınırına (Twitter’ın ilk zamanlarındaki 140 yerine 300) kadar Twitter’ınkine çok benziyor. Platform teorik olarak herkese açık, ancak Amerikan sağından bazı troller Bluesky hesaplarının engellendiğini söylüyor. Söylem katı bir şekilde sol eğilimli ve anlaşmazlıklar genellikle bunların kendi içlerinde yaşanıyor. En çok takip edilen hesap Demokrat Partili Temsilciler Meclisi Milletvekili Alexandria Ocasio-Cortez’e ait. Barack Obama da Bluesky’a kısa süre önce katıldı.

Platform henüz internetin yeni ana tartışma platformu kadar yoğun değil. Musk’ın neden olduğu göçten sonra bile X, ayda beş yüz milyondan fazla aktif kullanıcısı olduğunu bildiriyor; Meta’nın yarattığı Twitter alternatifi Threads’in ise yaklaşık üç yüz milyon kullanıcısı var. Yine de Bluesky, üzerine inşa edildiği yenilikçi altyapı nedeniyle sosyal medya ortamında büyük bir etkiye sahip.

Musk’ın gözleri üzerinde değil

Büyük sosyal ağlar genellikle merkezi platformlar olarak işler. Yani, içerik moderatörlüğü ve algoritmaların önerileri gibi kullanıcı deneyimini şekillendiren unsurlar, platformu yöneten şirket tarafından belirlenir. Buna karşın Bluesky, Twitter’ın kurucu ortağı ve eski CEO’su Jack Dorsey’in “merkezi olmayan bir sosyal medya modeli” yaratmak için başlattığı radikal bir yan proje olarak ortaya çıktı. X ya da Facebook’un patentli teknolojiyle çalışırken Bluesky açık kaynaklı bir protokole sahip. Bu protokol, bir kullanım kılavuzu ve herkesin üzerine uyumlu yazılımlar inşa edebileceği bir dizi veri standardı tarafından destekleniyor. Kullanıcılar akışlarında görünenleri yöneten algoritmalarının yanı sıra içerik ve denetim kurallarını özelleştirebiliyor. Bluesky’ı beğenmezlerse, takipçilerini ve gönderi arşivlerini alıp aynı protokolle çalışan başka bir site kurabilir veya bu siteye katılabilirler. Genelde şirketlere ait olan güç böylece kullanıcıların kendilerine yeniden dağıtılmış oluyor.

Silikon Vadisi’nde Kadın Bir Lider

ABD’de Kasım 2024’te yapılan başkanlık seçimi sonrası patlamasıyla Bluesky açık ara en büyük merkezi olmayan sosyal ağ haline geldi ve 33 yaşındaki Graber bir sosyal ağın en yüksek profilli kadın başkanı oldu.

Trump ve Musk’ın iktidara gelmesiyle birlikte Silikon Vadisi liderleri sağa doğru bir dönüş yaptı. Meta’da Mark Zuckerberg gerçekleri kontrol etmeyi azalttı; çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık çabalarını terk etti ve kurumsal dünyanın daha fazla “erkeksi enerjiye” ihtiyacı olduğunu söyledi. Washington Post‘un sahibi Amazon’un Jeff Bezos’u, gazetenin fikir sayfalarında yalnızca “kişisel özgürlükleri ve serbest piyasaları” destekleyen yazıların yayınlanmasını emretti. Politikasını “anti-otoriter” olarak tanımlayan Graber, Bluesky’yi, kullanıcıları milyarderlerin kaprislerine maruz bırakan hakim sosyal medyaya karşı bir düzeltici olarak görüyor. “Elon isterse tüm X zaman akışını[1]  silebilir, tamamen keyfi şeyler yapabilir” diyen Graber, “Bence bu kendine özgü teknoloji monarklığı sorgulanmaya değer. Böyle bir dünyada yaşamak istiyor muyuz?” sorusunu da yöneltiyor.

‘Mavi Gökyüzü’nden ‘Mavi Alakargaya’

“Jay” benimsenmiş bir takma isim. Bluesky marka adı, Graber bu işe karışmadan önce seçilmişti ama tesadüfe bakın ki kendisine verilen isim “Lantian”, Çince’de “mavi gökyüzü” (ing. “blue sky”) anlamına geliyor. Çin’den göç eden annesi, kızına “sınırsız özgürlük” vermek için bu ismi seçmiş. Akupunktur uzmanı olarak çalışan annesi ile matematik öğretmeni ve eski bir yarbay olan babası, Oklahoma’daki bir Hıristiyan üniversitesinde tanışmışlar. Tek çocuk olan Graber, kendini bir bilgisayar çocuğu olarak değil, bilimsel ve matematiksel keşif hikayeleri okuyan bir kitap kurdu olarak tanımlıyor.

Graber liseden sonra Pennsylvania Üniversitesi’ne kaydolup Bilim, Teknoloji ve Toplum adında disiplinler arası bir bölüm seçti ve bitirme tezinin bir parçası olarak öğrencilerin emeklerini takas edebilecekleri (örneğin yemek pişirme dersleri karşılığında başka bir kişi için fotoğraf çekebilecekleri) çevrimiçi bir zaman bankası tasarladı. Bazı açılardan bir sosyal ağ gibiydi.

Mezun olduğunda, Philadelphia’da tamamı kadınlardan oluşan bir kooperatife katıldı ve yerel teknoloji politikaları projelerinde gönüllü olarak çalıştı; bu da bir medya savunuculuğu sivil toplum kuruluşu olan Free Press’te organizatör olarak işe girmesine yol açtı. Buradayken San Francisco’ya yaptığı iş gezilerinde, teknoloji aktivistleriyle tanışıp “hackerspace”lerde takılırken, teknoloji endüstrisinin çevikliği onu cezbetti.

2015 yılında San Francisco’da bir kodlama eğitim kampına kaydoldu ve ardından kurumsal müşterilerin envanterini takip etmek için blok zinciri kriptografisi kullanan bir startup’ta işe başladı. San Francisco’da Jay adını kullanmaya başladı. Mavi bir alakarganın (İng. “Jay” “alakarga” anlamına da geliyor) hem gökyüzünde hem de karada hareket edebileceğini düşünüyordu.

Aralık 2019’da Jack Dorsey’in başlattığı merkezi olmayan bir sosyal medya projesi olan Bluesky hakkında bir tweet dizisi gördü. Graber, kendi adını taşıyan bu projeye yakınlık hissetti “Kader diye bir şey yoksa onu biz yaratmalıyız” dedi.

Protokoller Çağı: Sosyal Medyanın Geleceği Ne Olacak?

İnternette protokoller bir şehrin elektrik şebekesine benzer; işleyiş için çok önemlidir ancak çoğu kişi için görünmezdir. Bir e-posta gönderdiğinizde, Basit Posta Aktarım Protokolünü (SMTP) kullanmış olursunuz. Herhangi bir web sitesini ziyaret ettiğinizde, Köprü Metni Aktarım Protokolünü (HTTP) kullanırsınız. SMTP sayesinde e-posta hesabınız başka herhangi bir e-posta hesabına mesaj gönderebilir; adresine e-posta göndermek için Gmail kullanıcısı olmanız gerekmez. Buna karşın geleneksel sosyal medya yalıtılmıştır: bir Facebook hesabı bir TikTok hesabını takip edemez veya mesaj gönderemez. Son yıllarda Google, Meta, Amazon ve Apple antitröst davalarının hedefi oldu. Protokoller tasarımları gereği tekelcilik karşıtıdır ve paydaşların yan yana çalışan kooperatif sistemler kurmasına olanak tanır. Internet Archive’ın kurucusu Brewster Kahle’nin 2015 yılında yaptığı etkili bir konuşmada belirttiği gibi, merkezi olmayan teknoloji “Web’i açık tutma” gücüne sahiptir.

Dorsey’in ilgisini çeken şey ise Techdirt blogunun kurucusu Mike Masnick’in 2019 yılında kaleme aldığı “Platformlar Değil Protokoller” başlıklı uzun bir makale oldu. Yazıda sosyal medya şirketlerinin içerik denetimi konusunda karşılaştıkları “kriz” özetleniyordu: Nefret ve dezenformasyonun yayılmasına izin verdikleri yönündeki şikâyetler ile ifade özgürlüğünü engelledikleri yönündeki şikâyetler arasında sıkışıp kalan şirketler “neredeyse hiç kimseyi” memnun edemiyordu. Masnick’e göre asıl çözüm, sosyal medya protokollerinin geliştirilmesiydi; bu protokoller sayesinde bireyler, filtreleme araçlarını ‘farklı türde söylemlere karşı kendi hoşgörü düzeylerine’ göre tasarlayabilecekti. O dönemde Dorsey, Twitter’da muhafazakârların içeriklerine “gölge yasak” uygulamakla suçlanıyordu; bu konu nedeniyle ABD Kongresi tarafından da ifadeye çağrılmıştı. Eğer Twitter bir protokole bağlı olsaydı ve içerik moderasyonu işi merkezi olmasaydı, o zaman şirket yönetimi suçlamaların hedefi olmaktan çıkardı. Bugün Bluesky’nin yönetim kurulu üyesi olan Masnick, Dorsey’in birdenbire kendisiyle temasa geçtiğini ve “Makaleniz beni ikna etti. Sanırım bunu yapacağız.”

Dorsey, Twitter’ın sonradan benimseyeceği “sosyal medya için merkezi olmayan bir standart” geliştirilmesini finanse edeceğini duyurdu. Projeyi başlatmak için ekibi, dijital iletişim için bir başka açık protokol olan Matrix’te bir grup sohbeti oluşturdu ve katılmak istediğini ifade eden belirli kişileri davet etti. Graber gruba katıldı ardından Twitter’da blok zinciri teknolojisi üzerinde çalışan ekibe girdi. 2021 yazında kendisine Bluesky CEO’luğu görevini teklif edildi. Graber, ancak Bluesky’nin Twitter’dan ayrı olarak var olabilmesi halinde kabul edeceğini söyledi. Baskıların ardından Dorsey, Kasım ayında CEO’luktan istifa etti. Ocak ayında Musk Twitter hisselerini satın almaya başladı. Nisan ayına gelindiğinde en büyük hissedar haline gelmişti. Dorsey’in hoşnutsuzluğundan cesaret alarak Twitter’ı kırk dört milyar dolara satın almayı teklif etti.

Alternatifleri ne durumda?

Merkezi olmayan sosyal ağlar çeşitli şekillerde olabilir. En karmaşık olanları, her bireyin kendi özel sunucusunu kullanarak bilgisayarını doğrudan diğerlerine bağladığı eşler arası (P2P) sistemlerdir. Belki de en önemli örnek, aşırı sağcı programcı Curtis Yarvin tarafından kurulan ve sadece on altı bin civarında kullanıcısı olan, blok zinciri bağlantılı platform Urbit’tir. Yaklaşık on milyon kayıtlı kullanıcısı olan Mastodon gibi platformların benimsediği daha erişilebilir bir yaklaşım, bazı kişilerin hesap gruplarını barındırmak için sunucular kurduğu ve kullanıcılar arası “federasyon” modelidir. Meta da geçen yıl merkezi olmayan sosyal medyaya ilk adımını attı ve Threads’in bazı işlevlerini Mastodon’un çalıştırdığı protokolle entegre etmeye başladı.

Bluesky’da herhangi bir kullanıcı kendi hesabını özel bir sunucuda barındırabilir ya da başka bir kullanıcının sunucusuna katılabilir. Ancak kullanıcıların büyük çoğunluğu, Bluesky’nin sunucularının ana bilgisayar olarak işlev görmesine izin veren varsayılan bir seçeneği seçer. Sonuç olarak, Bluesky’de bir hesap oluşturmak Facebook veya X’e kaydolmak kadar kolay olabilir.

2023 baharında Bluesky, uygulamasının yalnızca davetlilere açık beta sürümünü kullanıma sundu. İlk benimseyenler Musk’ın dışladığı kesimlerden oldu. İlk gelenler arasında grup oluşturanlarsa spor ve kültür meraklıları oldu. Taylor Swift’in Brezilyalı hayranları bile bir topluluk oluşturdu.

Bu ilk heyecan, Graber’in Temmuz ayında sekiz milyon dolar yatırım toplamasına olanak sağladı ve ekibini büyütebildi. Şubat 2024’te Bluesky’nin sosyal platformu halka açıldı bir miktar ilgi gördü. Ancak Bluesky, Musk Twitter’ı satın aldığında popülaritesinde bir artış yaşadıktan sonra duraklayan Mastodon kadar niş kalmış olabilir.

Bluesky’da içerik nasıl işleniyor?

Bluesky’ın X’in yerini almasına yardımcı olan bir özellik, yeni üyelerin çevrimiçi topluluklarını sıfırdan inşa etmek zorunda kalmamaları için belirli ilgi alanlarında takip edilecek hesapların kullanıcı tarafından seçilmiş listelerini sunan “başlangıç paketleri” idi. Threads de kısa süre sonra aynı özelliği ekledi.

Bir kullanıcı X’te oturum açtığında, akışının en üstünde iki sekme görünür: Algoritmik olarak önerilen gönderileri gösteren “Sana Özel” ve takip ettiğiniz hesaplardan gelen gönderileri gösteren “Takip”. Bluesky’deki benzer özellikler önemli şekillerde farklılık gösteriyor. X’in “Takip” sekmesi reklamlar ve önerilerle doluyken, Bluesky’ninki Twitter’ın ilk zamanlarında olduğu gibi ters kronolojik sırayla yalnızca takip ettiğiniz kişilerin gönderdiklerini içeriyor ve Bluesky kullanıcılarına gerçek zamanlı olarak gerçekleşen sohbeti daha net bir şekilde hissettiriyor. Bu arada Bluesky’ın “Keşfet” (Discover) akışı, şirket tarafından tasarlanan bir algoritmaya göre her kullanıcı için gönderileri özel olarak seçiyor. X’in “Sana Özel” akışı ise Musk’ın siyasi propagandasına paralel içeriklere öncelik veriyor. Ancak Bluesky’ın X’ten en büyük farkı, kullanıcıların diğer kullanıcılar tarafından tasarlanan ek algoritmik akışları seçmelerine olanak tanıyan Akışlarım (My Feeds) sekmesi. Bluesky ofisinde Graber, üzerinde asma çelenkli büyük bir kılıç çıkartması bulunan dizüstü bilgisayarını açarak bir test hesabı açtı ve ardından yayınlar menüsüne gitti. Bilim profesyonellerinden oluşan ve kendi kendini denetleyen bir grup tarafından yönetilen Science (Bilim) adlı yayına, ardından da mantar fotoğraflarıyla dolu Fungi Friends (Mantar Dostları) adlı yayına tıkladı. Arkadaşlarla (With Friends) akışı, takip ettiğiniz kişilerden etkileşim alan gönderileri gösteriyor; Sessiz Gönderiler (Quiet Posters) ise tam tersine, takip ettiğiniz ancak çok sık gönderi paylaşmayan hesaplardan gelen mesajları gösteriyor.

İçerik Denetimi ve Özgürlük Dengesi

Bluesky’ın , yüzden fazla yüklenicisi çocuk cinsel istismarı ve şiddet tehditleri gibi içerikleri kaldırmak için çalışıyor. Ancak daha ayrıntılı filtreleme kararları bireysel düzeyde alınıyor. Kullanıcılar Ayarlar’da, akışlarındaki belirli gönderileri işaretleyen veya engelleyen yüzlerce kişiselleştirilebilir etiketleme aracı arasından seçim yapabiliyor. Blacksky, ırkçı ve kadın düşmanı içerikleri tespit etmek ve engellemek için bir araç sunuyor. Bluesky bir şirket olarak ifade özgürlüğüne olanak sağlayabiliyor çünkü platformun daha küçük, isteğe bağlı toplulukları konuşmayı istedikleri gibi denetleme gücüne sahip. Herhangi biri herhangi bir yerde (kullanıcı adında, biyografide, bir gönderide) bir hakaret kullanırsa, sistem otomatik olarak uyarıyor yetkililer harekete geçebiliyor.

Sessiz ve dengeli

Kapalı çevrimiçi toplulukları beslemenin bir bedeli varsa, o da Bluesky’nin bir bütün olarak Twitter’ı en parlak döneminde tanımlayan telaşlı gürültüsünden uzak olması. Baskın söylem, rahat bir mağduriyet tonunda. Oysa sosyal medya, siyasi çeşitliliğe sahip olsa bile çok kolay bir şekilde yankı odaları yaratıyor. Zamanla, Bluesky güncelliğini korumak istiyorsa, nispeten tek kültürlü ortamının ötesine geçmek zorunda kalacaktır.

Graber Bluesky’yi bir otele benzetmeyi seviyor: “Lobiye adım atan insanlar için iyi bir zaman yaratmaya çalışıyoruz. Kullanıcılar gidip insanların inşa ettiği özel odaları keşfediyor ve belki de arka tarafta başka bir otel var.” Eğer sistem başarılı olursa, zamanla aynı protokol üzerinde çalışan birçok alternatif platform ortaya çıkacak. Ancak Bluesky’nin ilk destekçilerinden bazılarının gözünde, sosyal ağının başarısı merkezi olmayan vizyonunu zayıflattı; otel o kadar hızlı büyüdü ki insanlar kendi otellerini inşa etmeye cesaret edemedi.

Gelir Modelleri ve Ticarileşme Tartışmaları

Bluesky’ın ilk yılında çalışan eski bir Twitter mühendisi olan Aaron D. Goldman, milyonlarca hesabı Bluesky’nin sunucularında barındırmanın maliyetli olduğunu ve platformun kullanıcı tabanından para kazanması için baskı yarattığını söyledi. “Büyük barındırma maliyetlerimiz olacaksa, o zaman bu durumda, bir noktada gelir getiren bir modele ihtiyaç duyarız” dedi. Graber, Twitter’ın reklam odaklı modelini taklit etmekte direndi ve Bluesky’nin açık kaynak yapısı, X ve Reddit gibi şirketlerin yaptığı gibi platformun içeriğini yapay zekâ programlarını eğitmek için lisanslama olasılığını ortadan kaldırıyor. Bluesky’nin şu anda özel alan adlarındaki hesapları barındırmaktan elde edilen tek bir gelir akışı var, ancak Graber sonunda abonelik ücretleri talep ederek ve özel araçlardan oluşan pazarından para kazanarak işi sürdürmeyi öngörüyor. Kullanıcılar Blacksky için ayda beş dolar ödeyecek ve Bluesky de bir pay alacak. Goldman, Bluesky’nin “iyi bir merkezi olmayan sistem iskeletine” sahip olsa bile, “Jack’in (Dorsey) Twitter’ı çok ticari hale getirmesine neden olan aynı teşviklerle” sonuçlandığını söyledi.

Dorsey’den Sonra Bluesky

Geçtiğimiz Mayıs ayında Dorsey, Bluesky’ın yönetim kurulundaki koltuğunu bıraktığını açıkladı. Bir röportajında Bluesky’nin Twitter’ın yaptığı “tüm hataları tekrarladığından” ve “başkan yardımcıları ve yönetim kurulu olan bir şirket” haline geldiğinden şikâyet etti. Beş milyon dolar bağışta bulunduğu, “sansüre dayanıklı” bir sosyal protokol olan Nostr’u tavsiye etti. Graber bana Dorsey’in ayrılmasının aslında şirketi biraz “özgürleştirdiğini” söyledi. Bazı potansiyel kullanıcılar Bluesky’ın hâlâ bir milyarderin beslemesi olduğundan yakınıyordu.

Merkezi olmayan internette bile kurucular kendi araçlarının önceliği için rekabet etmekten kaçınmıyor. Mastodon’un kurucusu Eugen Rochko bana geçen yıl Graber ile iki protokolün birlikte çalışmasını sağlayacak bir işbirliğini tartıştıklarını, ancak her ikisinin de bana diğerinin rakip platformun kendi protokolüne geçmesiyle daha çok ilgilendiğini söylediğini anlattı.

Belki de yakında Bluesky ile birlikte çalışan diğer popüler sosyal uygulamalar çoğalacak. Bu arada, büyüme işaretleri de var. Şubat ayında faaliyete geçen Instagram benzeri bir site olan Flashes şu ana kadar yüz binden fazla kez indirildi.

Graber, Bluesky’ın otuz milyondan fazla kullanıcısının bir gün dağılabileceği fikrini neredeyse memnuniyetle karşılıyor gibiydi; eğer insanlar yarın protokol üzerinde başka bir yere göç ederse, bu sadece vizyonunun uygulanabilirliğini kanıtlayacaktır. “Her merkezi sistem halefiyet sorunuyla karşı karşıyadır, çünkü liderlik değişir ve sonunda yetkin ya da erdemli olmayan biri göreve gelebilir.”

Bu yazı ilk kez 16 Nisan 2025’te yayımlanmıştır.

Kyle Chayka’nın The New Yorker’da yayınlanan “Bluesky’s Quest to Build Nontoxic Social Media” başlıklı yazısından bölümler Mustafa Alkan tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısı ile yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline aşağıdaki linkten erişebilirsiniz. https://www.newyorker.com/magazine/2025/04/14/blueskys-quest-to-build-nontoxic-social-media

[1] X’teki “time-line” (zaman akışı), kullanıcıların takip ettikleri hesaplardan gelen gönderileri ve önerilen içerikleri kronolojik sırayla görebildikleri bir akış anlamına geliyor. Zaman akışında, takip ettiğiniz hesapların gönderileri ve ilgi alanlarınıza göre önerilen içerikler yer alır. Ayrıca, “Sana özel” ve “Takip edilenler” olmak üzere iki farklı zaman akışı seçeneği bulunur.

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Bluesky: Toksik Sosyal Medyaya Alternatif mi?

X ve Facebook, değişken milyarderlerin politikaları tarafından yönetiliyor. Bluesky'nin CEO'su Jay Graber, gücü kullanıcıya geri vermek istediğini söylüyor.

X.com’daki (eski adıyla Twitter) son değişiklikler ve özellikle Elon Musk’ın Amerikan muhafazakârlarına yakın söylemleri, birçok kullanıcının platformdan uzaklaşmasına neden oldu. Bu durum, Bluesky’ı, X.com’dan ayrılanlar için alternatif bir sosyal medya platformu olarak öne çıkardı. Özellikle bu yeni platform, farklı siyasi görüşlere sahip kullanıcılar için bir sığınak işlevi görmeye başladı. Ancak, Bluesky’ın X.com’a göre bazı avantajlar sunmasının yanı sıra, daha geniş kitlelere ulaşmasının önünde engeller ve potansiyel tehditler bulunuyor.

Gazeteci Kyle Chayka, The New Yorker dergisinde yayınlanan yazısında bu durumu detaylı bir şekilde inceliyor.

Yazıdan öne çıkan bölümleri aktarıyoruz:

“Yeni kurulan sosyal medya platformu Bluesky’ın CEO’su Lantian “Jay” Graber, Donald Trump’ın yeniden seçilmesinden sonraki pazar günü San Francisco’ya gitti ve bir otel odasına kapandı. Bluesky’ın yeni kullanıcı sayısında artış yaşanıyor ve herkesin elini taşın altına koyması gerekecek gibi görünüyordu.

Bluesky, 2023’ün başlarında faaliyete geçtiğinden beri kendisini, eskiden Twitter olarak bilinen X’ten kaçanların sığındığı platform olarak konumlandırmıştı. Yaklaşık yirmi yıl boyunca Twitter, internetin ana forumu olarak görülmüştü; kaotikti ve çoğu linç niyetli gönderilerle doluydu ama aynı zamanda bilgilendiriciydi ve farklı görüşlere yer veriyordu. Ama teknoloji milyarderi ve Trump destekçisi Elon Musk’ın Ekim 2022’de platformu satın almasının ardından X, sağcı komplo teorilerinin uçuştuğu bir alem haline geldi. X’ten kaçan liberallerle Bluesky, 2024 sonbaharında on milyondan fazla kullanıcıya ulaşarak en hızlı büyüyen sosyal ağlardan biri haline geldi. Ancak seçim sonrası yaşanan akın, sezon sonu indirimlerine koşanların yarattığı bir kaosa neden oldu.

Graber, Bluesky’ın yirmi kişilik personelini yönetmek, potansiyel yatırımcılarla telefon görüşmeleri yapmak ve yeni işe alımlar yapmak için günde on altı saat çalışmaya başladı. İki hafta içinde Bluesky’ın nüfusu ikiye katlandı. Bugün otuz milyondan fazla bir kullanıcı tabanına sahip.

Yeni Bir Sığınak

Hoşnutsuz X kullanıcıları, daha nazik, daha aklı başında bir sosyal medya deneyimi için Bluesky’a yöneliyor. Durum, Twitter’ın bir sığınak haline geldiği 2012 yılını hatırlatıyor. Bluesky arayüzü, kanatlı mavi logosu (kuş yerine kelebek) ve gönderilerdeki karakter sınırına (Twitter’ın ilk zamanlarındaki 140 yerine 300) kadar Twitter’ınkine çok benziyor. Platform teorik olarak herkese açık, ancak Amerikan sağından bazı troller Bluesky hesaplarının engellendiğini söylüyor. Söylem katı bir şekilde sol eğilimli ve anlaşmazlıklar genellikle bunların kendi içlerinde yaşanıyor. En çok takip edilen hesap Demokrat Partili Temsilciler Meclisi Milletvekili Alexandria Ocasio-Cortez’e ait. Barack Obama da Bluesky’a kısa süre önce katıldı.

Platform henüz internetin yeni ana tartışma platformu kadar yoğun değil. Musk’ın neden olduğu göçten sonra bile X, ayda beş yüz milyondan fazla aktif kullanıcısı olduğunu bildiriyor; Meta’nın yarattığı Twitter alternatifi Threads’in ise yaklaşık üç yüz milyon kullanıcısı var. Yine de Bluesky, üzerine inşa edildiği yenilikçi altyapı nedeniyle sosyal medya ortamında büyük bir etkiye sahip.

Musk’ın gözleri üzerinde değil

Büyük sosyal ağlar genellikle merkezi platformlar olarak işler. Yani, içerik moderatörlüğü ve algoritmaların önerileri gibi kullanıcı deneyimini şekillendiren unsurlar, platformu yöneten şirket tarafından belirlenir. Buna karşın Bluesky, Twitter’ın kurucu ortağı ve eski CEO’su Jack Dorsey’in “merkezi olmayan bir sosyal medya modeli” yaratmak için başlattığı radikal bir yan proje olarak ortaya çıktı. X ya da Facebook’un patentli teknolojiyle çalışırken Bluesky açık kaynaklı bir protokole sahip. Bu protokol, bir kullanım kılavuzu ve herkesin üzerine uyumlu yazılımlar inşa edebileceği bir dizi veri standardı tarafından destekleniyor. Kullanıcılar akışlarında görünenleri yöneten algoritmalarının yanı sıra içerik ve denetim kurallarını özelleştirebiliyor. Bluesky’ı beğenmezlerse, takipçilerini ve gönderi arşivlerini alıp aynı protokolle çalışan başka bir site kurabilir veya bu siteye katılabilirler. Genelde şirketlere ait olan güç böylece kullanıcıların kendilerine yeniden dağıtılmış oluyor.

Silikon Vadisi’nde Kadın Bir Lider

ABD’de Kasım 2024’te yapılan başkanlık seçimi sonrası patlamasıyla Bluesky açık ara en büyük merkezi olmayan sosyal ağ haline geldi ve 33 yaşındaki Graber bir sosyal ağın en yüksek profilli kadın başkanı oldu.

Trump ve Musk’ın iktidara gelmesiyle birlikte Silikon Vadisi liderleri sağa doğru bir dönüş yaptı. Meta’da Mark Zuckerberg gerçekleri kontrol etmeyi azalttı; çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık çabalarını terk etti ve kurumsal dünyanın daha fazla “erkeksi enerjiye” ihtiyacı olduğunu söyledi. Washington Post‘un sahibi Amazon’un Jeff Bezos’u, gazetenin fikir sayfalarında yalnızca “kişisel özgürlükleri ve serbest piyasaları” destekleyen yazıların yayınlanmasını emretti. Politikasını “anti-otoriter” olarak tanımlayan Graber, Bluesky’yi, kullanıcıları milyarderlerin kaprislerine maruz bırakan hakim sosyal medyaya karşı bir düzeltici olarak görüyor. “Elon isterse tüm X zaman akışını[1]  silebilir, tamamen keyfi şeyler yapabilir” diyen Graber, “Bence bu kendine özgü teknoloji monarklığı sorgulanmaya değer. Böyle bir dünyada yaşamak istiyor muyuz?” sorusunu da yöneltiyor.

‘Mavi Gökyüzü’nden ‘Mavi Alakargaya’

“Jay” benimsenmiş bir takma isim. Bluesky marka adı, Graber bu işe karışmadan önce seçilmişti ama tesadüfe bakın ki kendisine verilen isim “Lantian”, Çince’de “mavi gökyüzü” (ing. “blue sky”) anlamına geliyor. Çin’den göç eden annesi, kızına “sınırsız özgürlük” vermek için bu ismi seçmiş. Akupunktur uzmanı olarak çalışan annesi ile matematik öğretmeni ve eski bir yarbay olan babası, Oklahoma’daki bir Hıristiyan üniversitesinde tanışmışlar. Tek çocuk olan Graber, kendini bir bilgisayar çocuğu olarak değil, bilimsel ve matematiksel keşif hikayeleri okuyan bir kitap kurdu olarak tanımlıyor.

Graber liseden sonra Pennsylvania Üniversitesi’ne kaydolup Bilim, Teknoloji ve Toplum adında disiplinler arası bir bölüm seçti ve bitirme tezinin bir parçası olarak öğrencilerin emeklerini takas edebilecekleri (örneğin yemek pişirme dersleri karşılığında başka bir kişi için fotoğraf çekebilecekleri) çevrimiçi bir zaman bankası tasarladı. Bazı açılardan bir sosyal ağ gibiydi.

Mezun olduğunda, Philadelphia’da tamamı kadınlardan oluşan bir kooperatife katıldı ve yerel teknoloji politikaları projelerinde gönüllü olarak çalıştı; bu da bir medya savunuculuğu sivil toplum kuruluşu olan Free Press’te organizatör olarak işe girmesine yol açtı. Buradayken San Francisco’ya yaptığı iş gezilerinde, teknoloji aktivistleriyle tanışıp “hackerspace”lerde takılırken, teknoloji endüstrisinin çevikliği onu cezbetti.

2015 yılında San Francisco’da bir kodlama eğitim kampına kaydoldu ve ardından kurumsal müşterilerin envanterini takip etmek için blok zinciri kriptografisi kullanan bir startup’ta işe başladı. San Francisco’da Jay adını kullanmaya başladı. Mavi bir alakarganın (İng. “Jay” “alakarga” anlamına da geliyor) hem gökyüzünde hem de karada hareket edebileceğini düşünüyordu.

Aralık 2019’da Jack Dorsey’in başlattığı merkezi olmayan bir sosyal medya projesi olan Bluesky hakkında bir tweet dizisi gördü. Graber, kendi adını taşıyan bu projeye yakınlık hissetti “Kader diye bir şey yoksa onu biz yaratmalıyız” dedi.

Protokoller Çağı: Sosyal Medyanın Geleceği Ne Olacak?

İnternette protokoller bir şehrin elektrik şebekesine benzer; işleyiş için çok önemlidir ancak çoğu kişi için görünmezdir. Bir e-posta gönderdiğinizde, Basit Posta Aktarım Protokolünü (SMTP) kullanmış olursunuz. Herhangi bir web sitesini ziyaret ettiğinizde, Köprü Metni Aktarım Protokolünü (HTTP) kullanırsınız. SMTP sayesinde e-posta hesabınız başka herhangi bir e-posta hesabına mesaj gönderebilir; adresine e-posta göndermek için Gmail kullanıcısı olmanız gerekmez. Buna karşın geleneksel sosyal medya yalıtılmıştır: bir Facebook hesabı bir TikTok hesabını takip edemez veya mesaj gönderemez. Son yıllarda Google, Meta, Amazon ve Apple antitröst davalarının hedefi oldu. Protokoller tasarımları gereği tekelcilik karşıtıdır ve paydaşların yan yana çalışan kooperatif sistemler kurmasına olanak tanır. Internet Archive’ın kurucusu Brewster Kahle’nin 2015 yılında yaptığı etkili bir konuşmada belirttiği gibi, merkezi olmayan teknoloji “Web’i açık tutma” gücüne sahiptir.

Dorsey’in ilgisini çeken şey ise Techdirt blogunun kurucusu Mike Masnick’in 2019 yılında kaleme aldığı “Platformlar Değil Protokoller” başlıklı uzun bir makale oldu. Yazıda sosyal medya şirketlerinin içerik denetimi konusunda karşılaştıkları “kriz” özetleniyordu: Nefret ve dezenformasyonun yayılmasına izin verdikleri yönündeki şikâyetler ile ifade özgürlüğünü engelledikleri yönündeki şikâyetler arasında sıkışıp kalan şirketler “neredeyse hiç kimseyi” memnun edemiyordu. Masnick’e göre asıl çözüm, sosyal medya protokollerinin geliştirilmesiydi; bu protokoller sayesinde bireyler, filtreleme araçlarını ‘farklı türde söylemlere karşı kendi hoşgörü düzeylerine’ göre tasarlayabilecekti. O dönemde Dorsey, Twitter’da muhafazakârların içeriklerine “gölge yasak” uygulamakla suçlanıyordu; bu konu nedeniyle ABD Kongresi tarafından da ifadeye çağrılmıştı. Eğer Twitter bir protokole bağlı olsaydı ve içerik moderasyonu işi merkezi olmasaydı, o zaman şirket yönetimi suçlamaların hedefi olmaktan çıkardı. Bugün Bluesky’nin yönetim kurulu üyesi olan Masnick, Dorsey’in birdenbire kendisiyle temasa geçtiğini ve “Makaleniz beni ikna etti. Sanırım bunu yapacağız.”

Dorsey, Twitter’ın sonradan benimseyeceği “sosyal medya için merkezi olmayan bir standart” geliştirilmesini finanse edeceğini duyurdu. Projeyi başlatmak için ekibi, dijital iletişim için bir başka açık protokol olan Matrix’te bir grup sohbeti oluşturdu ve katılmak istediğini ifade eden belirli kişileri davet etti. Graber gruba katıldı ardından Twitter’da blok zinciri teknolojisi üzerinde çalışan ekibe girdi. 2021 yazında kendisine Bluesky CEO’luğu görevini teklif edildi. Graber, ancak Bluesky’nin Twitter’dan ayrı olarak var olabilmesi halinde kabul edeceğini söyledi. Baskıların ardından Dorsey, Kasım ayında CEO’luktan istifa etti. Ocak ayında Musk Twitter hisselerini satın almaya başladı. Nisan ayına gelindiğinde en büyük hissedar haline gelmişti. Dorsey’in hoşnutsuzluğundan cesaret alarak Twitter’ı kırk dört milyar dolara satın almayı teklif etti.

Alternatifleri ne durumda?

Merkezi olmayan sosyal ağlar çeşitli şekillerde olabilir. En karmaşık olanları, her bireyin kendi özel sunucusunu kullanarak bilgisayarını doğrudan diğerlerine bağladığı eşler arası (P2P) sistemlerdir. Belki de en önemli örnek, aşırı sağcı programcı Curtis Yarvin tarafından kurulan ve sadece on altı bin civarında kullanıcısı olan, blok zinciri bağlantılı platform Urbit’tir. Yaklaşık on milyon kayıtlı kullanıcısı olan Mastodon gibi platformların benimsediği daha erişilebilir bir yaklaşım, bazı kişilerin hesap gruplarını barındırmak için sunucular kurduğu ve kullanıcılar arası “federasyon” modelidir. Meta da geçen yıl merkezi olmayan sosyal medyaya ilk adımını attı ve Threads’in bazı işlevlerini Mastodon’un çalıştırdığı protokolle entegre etmeye başladı.

Bluesky’da herhangi bir kullanıcı kendi hesabını özel bir sunucuda barındırabilir ya da başka bir kullanıcının sunucusuna katılabilir. Ancak kullanıcıların büyük çoğunluğu, Bluesky’nin sunucularının ana bilgisayar olarak işlev görmesine izin veren varsayılan bir seçeneği seçer. Sonuç olarak, Bluesky’de bir hesap oluşturmak Facebook veya X’e kaydolmak kadar kolay olabilir.

2023 baharında Bluesky, uygulamasının yalnızca davetlilere açık beta sürümünü kullanıma sundu. İlk benimseyenler Musk’ın dışladığı kesimlerden oldu. İlk gelenler arasında grup oluşturanlarsa spor ve kültür meraklıları oldu. Taylor Swift’in Brezilyalı hayranları bile bir topluluk oluşturdu.

Bu ilk heyecan, Graber’in Temmuz ayında sekiz milyon dolar yatırım toplamasına olanak sağladı ve ekibini büyütebildi. Şubat 2024’te Bluesky’nin sosyal platformu halka açıldı bir miktar ilgi gördü. Ancak Bluesky, Musk Twitter’ı satın aldığında popülaritesinde bir artış yaşadıktan sonra duraklayan Mastodon kadar niş kalmış olabilir.

Bluesky’da içerik nasıl işleniyor?

Bluesky’ın X’in yerini almasına yardımcı olan bir özellik, yeni üyelerin çevrimiçi topluluklarını sıfırdan inşa etmek zorunda kalmamaları için belirli ilgi alanlarında takip edilecek hesapların kullanıcı tarafından seçilmiş listelerini sunan “başlangıç paketleri” idi. Threads de kısa süre sonra aynı özelliği ekledi.

Bir kullanıcı X’te oturum açtığında, akışının en üstünde iki sekme görünür: Algoritmik olarak önerilen gönderileri gösteren “Sana Özel” ve takip ettiğiniz hesaplardan gelen gönderileri gösteren “Takip”. Bluesky’deki benzer özellikler önemli şekillerde farklılık gösteriyor. X’in “Takip” sekmesi reklamlar ve önerilerle doluyken, Bluesky’ninki Twitter’ın ilk zamanlarında olduğu gibi ters kronolojik sırayla yalnızca takip ettiğiniz kişilerin gönderdiklerini içeriyor ve Bluesky kullanıcılarına gerçek zamanlı olarak gerçekleşen sohbeti daha net bir şekilde hissettiriyor. Bu arada Bluesky’ın “Keşfet” (Discover) akışı, şirket tarafından tasarlanan bir algoritmaya göre her kullanıcı için gönderileri özel olarak seçiyor. X’in “Sana Özel” akışı ise Musk’ın siyasi propagandasına paralel içeriklere öncelik veriyor. Ancak Bluesky’ın X’ten en büyük farkı, kullanıcıların diğer kullanıcılar tarafından tasarlanan ek algoritmik akışları seçmelerine olanak tanıyan Akışlarım (My Feeds) sekmesi. Bluesky ofisinde Graber, üzerinde asma çelenkli büyük bir kılıç çıkartması bulunan dizüstü bilgisayarını açarak bir test hesabı açtı ve ardından yayınlar menüsüne gitti. Bilim profesyonellerinden oluşan ve kendi kendini denetleyen bir grup tarafından yönetilen Science (Bilim) adlı yayına, ardından da mantar fotoğraflarıyla dolu Fungi Friends (Mantar Dostları) adlı yayına tıkladı. Arkadaşlarla (With Friends) akışı, takip ettiğiniz kişilerden etkileşim alan gönderileri gösteriyor; Sessiz Gönderiler (Quiet Posters) ise tam tersine, takip ettiğiniz ancak çok sık gönderi paylaşmayan hesaplardan gelen mesajları gösteriyor.

İçerik Denetimi ve Özgürlük Dengesi

Bluesky’ın , yüzden fazla yüklenicisi çocuk cinsel istismarı ve şiddet tehditleri gibi içerikleri kaldırmak için çalışıyor. Ancak daha ayrıntılı filtreleme kararları bireysel düzeyde alınıyor. Kullanıcılar Ayarlar’da, akışlarındaki belirli gönderileri işaretleyen veya engelleyen yüzlerce kişiselleştirilebilir etiketleme aracı arasından seçim yapabiliyor. Blacksky, ırkçı ve kadın düşmanı içerikleri tespit etmek ve engellemek için bir araç sunuyor. Bluesky bir şirket olarak ifade özgürlüğüne olanak sağlayabiliyor çünkü platformun daha küçük, isteğe bağlı toplulukları konuşmayı istedikleri gibi denetleme gücüne sahip. Herhangi biri herhangi bir yerde (kullanıcı adında, biyografide, bir gönderide) bir hakaret kullanırsa, sistem otomatik olarak uyarıyor yetkililer harekete geçebiliyor.

Sessiz ve dengeli

Kapalı çevrimiçi toplulukları beslemenin bir bedeli varsa, o da Bluesky’nin bir bütün olarak Twitter’ı en parlak döneminde tanımlayan telaşlı gürültüsünden uzak olması. Baskın söylem, rahat bir mağduriyet tonunda. Oysa sosyal medya, siyasi çeşitliliğe sahip olsa bile çok kolay bir şekilde yankı odaları yaratıyor. Zamanla, Bluesky güncelliğini korumak istiyorsa, nispeten tek kültürlü ortamının ötesine geçmek zorunda kalacaktır.

Graber Bluesky’yi bir otele benzetmeyi seviyor: “Lobiye adım atan insanlar için iyi bir zaman yaratmaya çalışıyoruz. Kullanıcılar gidip insanların inşa ettiği özel odaları keşfediyor ve belki de arka tarafta başka bir otel var.” Eğer sistem başarılı olursa, zamanla aynı protokol üzerinde çalışan birçok alternatif platform ortaya çıkacak. Ancak Bluesky’nin ilk destekçilerinden bazılarının gözünde, sosyal ağının başarısı merkezi olmayan vizyonunu zayıflattı; otel o kadar hızlı büyüdü ki insanlar kendi otellerini inşa etmeye cesaret edemedi.

Gelir Modelleri ve Ticarileşme Tartışmaları

Bluesky’ın ilk yılında çalışan eski bir Twitter mühendisi olan Aaron D. Goldman, milyonlarca hesabı Bluesky’nin sunucularında barındırmanın maliyetli olduğunu ve platformun kullanıcı tabanından para kazanması için baskı yarattığını söyledi. “Büyük barındırma maliyetlerimiz olacaksa, o zaman bu durumda, bir noktada gelir getiren bir modele ihtiyaç duyarız” dedi. Graber, Twitter’ın reklam odaklı modelini taklit etmekte direndi ve Bluesky’nin açık kaynak yapısı, X ve Reddit gibi şirketlerin yaptığı gibi platformun içeriğini yapay zekâ programlarını eğitmek için lisanslama olasılığını ortadan kaldırıyor. Bluesky’nin şu anda özel alan adlarındaki hesapları barındırmaktan elde edilen tek bir gelir akışı var, ancak Graber sonunda abonelik ücretleri talep ederek ve özel araçlardan oluşan pazarından para kazanarak işi sürdürmeyi öngörüyor. Kullanıcılar Blacksky için ayda beş dolar ödeyecek ve Bluesky de bir pay alacak. Goldman, Bluesky’nin “iyi bir merkezi olmayan sistem iskeletine” sahip olsa bile, “Jack’in (Dorsey) Twitter’ı çok ticari hale getirmesine neden olan aynı teşviklerle” sonuçlandığını söyledi.

Dorsey’den Sonra Bluesky

Geçtiğimiz Mayıs ayında Dorsey, Bluesky’ın yönetim kurulundaki koltuğunu bıraktığını açıkladı. Bir röportajında Bluesky’nin Twitter’ın yaptığı “tüm hataları tekrarladığından” ve “başkan yardımcıları ve yönetim kurulu olan bir şirket” haline geldiğinden şikâyet etti. Beş milyon dolar bağışta bulunduğu, “sansüre dayanıklı” bir sosyal protokol olan Nostr’u tavsiye etti. Graber bana Dorsey’in ayrılmasının aslında şirketi biraz “özgürleştirdiğini” söyledi. Bazı potansiyel kullanıcılar Bluesky’ın hâlâ bir milyarderin beslemesi olduğundan yakınıyordu.

Merkezi olmayan internette bile kurucular kendi araçlarının önceliği için rekabet etmekten kaçınmıyor. Mastodon’un kurucusu Eugen Rochko bana geçen yıl Graber ile iki protokolün birlikte çalışmasını sağlayacak bir işbirliğini tartıştıklarını, ancak her ikisinin de bana diğerinin rakip platformun kendi protokolüne geçmesiyle daha çok ilgilendiğini söylediğini anlattı.

Belki de yakında Bluesky ile birlikte çalışan diğer popüler sosyal uygulamalar çoğalacak. Bu arada, büyüme işaretleri de var. Şubat ayında faaliyete geçen Instagram benzeri bir site olan Flashes şu ana kadar yüz binden fazla kez indirildi.

Graber, Bluesky’ın otuz milyondan fazla kullanıcısının bir gün dağılabileceği fikrini neredeyse memnuniyetle karşılıyor gibiydi; eğer insanlar yarın protokol üzerinde başka bir yere göç ederse, bu sadece vizyonunun uygulanabilirliğini kanıtlayacaktır. “Her merkezi sistem halefiyet sorunuyla karşı karşıyadır, çünkü liderlik değişir ve sonunda yetkin ya da erdemli olmayan biri göreve gelebilir.”

Bu yazı ilk kez 16 Nisan 2025’te yayımlanmıştır.

Kyle Chayka’nın The New Yorker’da yayınlanan “Bluesky’s Quest to Build Nontoxic Social Media” başlıklı yazısından bölümler Mustafa Alkan tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısı ile yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline aşağıdaki linkten erişebilirsiniz. https://www.newyorker.com/magazine/2025/04/14/blueskys-quest-to-build-nontoxic-social-media

[1] X’teki “time-line” (zaman akışı), kullanıcıların takip ettikleri hesaplardan gelen gönderileri ve önerilen içerikleri kronolojik sırayla görebildikleri bir akış anlamına geliyor. Zaman akışında, takip ettiğiniz hesapların gönderileri ve ilgi alanlarınıza göre önerilen içerikler yer alır. Ayrıca, “Sana özel” ve “Takip edilenler” olmak üzere iki farklı zaman akışı seçeneği bulunur.

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

0
Would love your thoughts, please comment.x