Google, Apple, Facebook, Twitter gibi şirketlerin bulunduğu Kaliforniya’daki Silikon Vadisi’nden dünyaya dalga dalga yeni bir küresel ekonomik kriz yayılır mı, endişesi yaşanıyor. Zira bu bölgede bulunan ve teknoloji şirketleriyle iş yapan, ABD’nin 209 milyar varlıkla en büyük 16’ıncı bankası olan Silikon Vadisi Bankası (Silicon Valley Bank) battı ve şimdi ne olacak sorusu havada asılı kaldı.
Silikon Vadisi Bankası’nın (SVB) batışı, kripto para krizi ve bazı küçük bankaların devletçe kapatılmasının ardından gelince, tüm dünyada 2008 mali krizinin yineleneceği endişesini yarattı. Ancak pek çok finans uzmanı, ABD’de tüm bankacılık varlıklarının yüzde birinden azına sahip olan SVP’in iflasının diğer bankalara sıçrama ve dolayısıyla küresel bir finans krizi yaratma riskinin çok düşük olduğunu düşünüyor. Nitekim ABD Merkez Bankası’nın açıkladığına göre, diğer büyük ABD bankalarının sermaye yeterlilik oranları bir hayli yüksek. Öte yandan SVP’nin batışının küresel teknoloji sektörü açısından hiç de iyi sonuçları olmayacak. The Verge sitesinin kıdemli teknoloji ve bilim muhabiri Elizabeth Lopatto’nun altını çizdiği üzere, faizler düşükken yatırım için bol bol para bulan yeni teknoloji girişimleri (start-up’lar) ve bu yolla kurulmuş diğer şirketler maaşları bile ödeyemez duruma gelebilir.
Lopatto’nun yazısından öne çıkan bölümleri aktarıyoruz:
“Silikon Vadisi Bankası (SVB), kapatılmadan bir akşam önce, bir teknoloji girişim sermayesi şirketinin, “O harika fikrinizi yatırımcılara nasıl sunmalısınız” başlıklı, 45-50 kişilik toplantısına ev sahipliği yapıyordu. Sunum devam ederken sadece birkaç kişinin etkinliği dingin bir tavırla terk ettiği görüldü. Orada bulunanlardan biri, durumu, “kimse kabullenmiyordu. Herkes hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu” diye tarif etti.
Ertesi gün (10 Mart 2023) teknoloji sektörünün simgesel önemi büyük bankası, bankacılık düzenleme kuruluşu tarafından kapatıldı. Bu, Washington Mutual Bankası’nın 2008 yılında kapatılmasından bu yana ABD tarihinin en büyük ikinci büyük banka iflasıydı.
Olan bitenin nedenleri biraz karışık, ama aslında çok da basit. Bankalar, mevduat sahipleri paralarını bir anda çekmeye kalkıştığında batarlar. Çünkü bankalar, başka yerlerde kullandıkları için bu kadar nakit parayı hazırda tutmazlar. Bu teknoloji sektörünün en sistematik ve sembolik olarak önemli bankasının ani ölümünün nedeniydi. Ancak bu noktaya gelmesi için SVB’nin başına başka şeylerin gelmesi gerekli.
Silikon Vadisi Bankası nedir?
Bankanın tarihçesinde açıkça yazdığı üzere 1983’te “bir poker oyunundan sonra” kurulan SVB, ABD’nin teknoloji sektörünün önemli bir lokomotifi ve çökmeden önce ABD’nin 16’ıncı büyük bankasıydı. Unutmayın ki, her ne kadar teknoloji sektörü “inek” öğrencileri kahramanlaştırsa da start-up şirketlerinin ana sermayesi beyin değil paradır.
Silikon Vadisi Bankası, girişim sermayesi tarafından desteklenen start-up şirketleriyle yakından çalışarak bu sermayeyi sağladı. Banka kendisini, “inovasyon ekonomisinin finans ortağı” veya “yatırımcıların adresi” olarak görüyordu. Bankanın batmasıyla aralarında Roku, Etsy, Roblox ve Rocket Lab’ın da bulunduğu çok sayıda teknoloji şirketinin zor durumda kalacağı belirtiliyor. Hepsi bununla da kalmıyor: 2 bin 500’den fazla girişim sermayesi şirketi ve teknoloji yöneticisi de paralarını bu bankada tutuyordu. Banka 48 saat içinde battı. ABD’nin tasarruf mevduatı sigorta kuruluşu (FDIC) SVB’deki mevduat hesaplarını 250 bin dolara kadar sigortalıyor. Bireysel olarak bakıldığında bu yüksek bir miktar, ama her ay milyonlarca doları çeviren şirketler için bu çok düşük bir miktar. Aralık 2022’de yapılan bir denetlemede bankadaki mevduatın yüzde 90’ının sigorta kapsamı dışında olduğu belirlenmişti.
Mevduatlara ne olacak?
Nakit akışındaki küçük bir aksama bile bireyler, şirketler ve sektörler açısından şiddetli sonuçlar doğulabilir. Sigortalanmamış mevduat eninde sonunda karşılanabilir, ama halen en büyük sorun paraya erişim olacak. Özellikle bir sonraki maaşların ödenip ödenmeyeceği konusunda büyük bir belirsizlik var. Üstelik maaşlar SVB müşterisi şirketlerin tek harcama kalemi değil: Yazılım tedarikçilerine, bulut bilişim hizmeti sağlayıcılarına ve diğerlerine de ödeme yapmaları gerekecek.
FDIC, bankanın batmasının ardından Santa Clara Ulusal Bankası adında yeni bir banka kurdu ve SBV’nin tüm sigortalı mevduatlarını buraya aktardı. Yeni banka, 13 Mart’tan itibaren mevduat ödemelerini yapmaya başladı. FDIC, ABD bankacılık sisteminin istikrarını ve halkın bankacılık sistemine güvenini korumayı hedeflediği için, öncelikle şirketlerin bordroları ödemesini sağlayacak. Sigortalanmamış mevduatın ödemeleri ise zamana yayılacak.
Kripto krizi ile bağlantısı ne?
SVB’nin iflas etmesinin ABD’de devam eden kripto krizi ile doğrudan ilişkisi yok, ancak bu krizi daha da ağırlaştırabilir. Örneğin, nakit rezervlere dayanarak faaliyet yürüten kripto para şirketi Circle’ın rezervlerin 3,3 milyar doları Silikon Vadisi Bankası’nda mahsur kaldı. Nitekim şirketin kripto parasının değeri 1 dolardan 87 cent’e kadar düştü. Batan kripto kredi kuruluşu BlockFi’nin de 227 milyon doları SVD’de bulunuyordu.
Düşük faizlerin etkisi
SVB’nin batması start-up şirketlerini ve Silikon Vadisi girişim sermayesi yatırımcılarını aşan bir durum yarattı. Bu noktaya nasıl gelindiğini anlamak için faiz oranlarından söz etmemiz gerekiyor. 2008 yılından beri ABD’de faiz oranları oldukça düşüktü ve bu durum girişim sermayesi yatırımlarının patlamasına yol açtı. Birkaç damla kanla hastalıkları tespit edebileceğini iddia eden, ama sonu dolandırıcılıkla yargılanmak olan ve büyük bir skandala yol açan Theranos gibi şirketlere yatırım yapıldı. Bu dönemde kripto paralarda, şirket birleşmelerinde, şirket satın alımlarında ve spekülatif hisselere yatırımlarında patlama yaşadı. Aynı dönemde Silikon Vadisi Bankası’ndaki mevduatlar halka arzlar, şirket satın almaları ve girişim sermayeleri yatırımlarıyla çılgın bir hızda büyüdü.
Likidite bolluğunda kimsenin krediye ihtiyacı yoktu. Bu da bankalar için büyük bir sorundu, çünkü bankanın para kazanması için kredi vermesi gerekiyordu. Dolayısıyla SVB, para kazanmak için devlet tahvillerine yöneldi. Bu durum SVB açısından iyi ve istikrarlı bir yöntemdi, ancak bu durum bankayı faiz artışlarında savunmasız bırakıyordu.
Öyle de oldu. ABD Merkez Bankası (Fed) enflasyonu dizginlemek için faizleri artırmaya başladı. Martın üçüncü haftasında faiz oranlarının yüzde 5,75’e yükseltilmesi bekleniyordu ki bu sıfırla karşılaştığında çok yüksek bir rakam.
SVB’nin sorunu da bu oldu. Banka, faiz oranlarının artmasıyla çok daha az değerli hale gelecek bir sürü varlığa sahipti. Ayrıca faizler düşük olduğunda çok sayıda start-up şirketine finansman sağlamıştı. Bankanın zorlu pozisyonunu fark eden kısa vadeli yatırımcıları satışa geçmesiyle banka çifte sorunla karşı karşıya kaldı.
Faiz oranları yükseldiğinde, risk sermayedarları ortalıkta para saçmayı bıraktı. Start-up’lar harcamalarını karşılamak için daha fazla para çekmeye başladılar. SVB’nin bunu gerçekleştirmek için nakit bulması gerekiyordu. Bu, bankanın likiditeye ihtiyacı olduğu anlamına geliyordu. Bu nedenle 21 milyar dolarlık menkul kıymet sattı ve vergi sonrası 1,8 milyar dolar zarar etti. Ayrıca, pozisyonlarını güçlendirmek için 2,2 milyar dolarlık hisse satma planı yaptı. Bunlar olurken beklendiği gibi Moody’s, bankanın kredi notunu düşürdü.
Bir günde mevduatın dörtte birini kaybetti
Bu arada Silvergate adındaki bir banka kripto varlıkları nedeniyle battı. Yatırımcılar bundan ürktüler. Ünlü melek yatırımcı Peter Thiel’in Founder’s Fonu, portföy şirketlerine 8 Mart’ta SVB’den paralarını çekmelerini tavsiye etti. Diğer şirketler de vakit yitirmeden onu takip etti.
Bankadan kaçış iki günden kısa bir sürede gerçekleşti. Ancak ABD’de para çekme süreçleri çok yavaştır. Bu da bankalara manevra yapacak zaman verdi. Yine de müşteriler sadece 9 Mart’ta mevduat hesaplarındaki 42 milyar doları çekmek için başvuruda bulundu. Bu miktar bankanın mevduatının dörtte birine eşitti. Ertesi gün de ortalık sakinleşmemişti. Banka hisse satışını iptal etti ve kendini satın alacak müşteri aradı. Bankacılık düzenleme kuruluşun müdahalesi bu sırada geldi.
SVB’nin batışı start-up’lar için ne anlama geliyor?
Risk sermayesi ekosistemi, bankalar girişimcilere kredi vermediği için ortaya çıkmıştı. Şöyle düşünün: 23 yaşındaki bir “inek”, yalnız başına veya arkadaşlarıyla bir evin garajında start-up kuruyordu ve alacakları krediye karşılık teminat olarak gösterecekleri hiçbir şeyleri yoktu. Dolayısıyla bankalardan kredi alamıyorlardı.
Silikon Vadisi Bankası’nın girişimcileri desteklemesinin bir yolu, riskli finansman biçimleri sunmaktı. Örneğin, banka bir işletmenin alacakları karşılığında kredi veriyordu. Daha riskli yöntemler de vardı. Mesela banka, şirketin gelecekteki gelirleri karşılığında borç veriyordu. Silikon Vadisi Bankası ayrıca, bir krediyi sigortalamanın bir yolu olarak, risk sermayesi yatırım güvencelerini de kabul ediyordu.
Banka ayrıca kredi koşullarının bir parçası olarak şirketlerden pay alıyordu. Bu sayede, örneğin FitBit’in halka arzından 13,9 milyon dolar kazandı. Tüm bunlar işe yarıyordu. Bu tür finansman ürünleri son 30 yılda, Silikon Vadisi’ni bugün bir “güç merkezi” konumuna gelmesine yardımcı oldu.
Silikon Vadisi aslında küçük bir kasaba
Yeni para kaynağı bulması gerekenler start-up’larla sınırlı değil. Risk sermayedarları da aynı durumda. Silikon Vadisi Bankası yıllar içinde aralarında çok sayıda risk sermayesi kuruluşuna da yatırım yaptı.
Bu, bizi SVB’nin en önemli sorunlarından birine getiriyor: Silikon Vadisi aslında küçük bir kasaba. Silikon Vadisi girişimlerinin girift ilişkileri, dedikoduyu da yaygınlaştırıp çarklarını hızlandırıyor. SVB’nin buradaki teknoloji ve yaşam bilimleri girişimleri için harika bir bankaydı. Ama bu durum bankanın portföyünün çeşitli olmamasına da yol açtı.
Bu daha büyük sorunlara yol açar mı bilmiyorum. Olabilir. Diğer birçok banka da menkul kıymetlerinden para kaybediyor. Ancak Silikon Vadisi’nin dedikoducu doğası ve bu firmaların birçoğunun birbiriyle iç içe geçmiş olması, SVB’ye zayıf noktalarına hücum edilmesi olasılığını artırdı. Halen dolandırıcıların, panik halindeki teknoloji şirketleri aracılığıyla bankadan daha fazla para sızdırmamayı çalıştığı konuşuluyor.
Şimdi ne olacağını bilmiyorum ve kimsenin de bildiğini sanmıyorum. Yine de çuvallayanların sadece SVB yönetimi olmadığını biliyorum. Bu, bir hafta içindeki ikinci büyük banka batışıydı ve düzenleyici kuruluşlarının direksiyon başında uyuduğunu gösteriyordu.”
Bu yazı ilk kez 14 Mart 2023’te yayımlanmıştır.