Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin olası sonuçları:
Kim, neyi kaybeder?

Rusya, “Ukrayna ile savaşmayacağız” dedi, ama savaş ihtimali ortadan kalkmadı. Böyle bir savaş, büyük acılar dışında nelere mal olur? Dünya ekonomisi nasıl etkilenir? Siyasal dengeler nasıl şekillenir? Olası bir Ukrayna savaşını Putin ve Rusya için nasıl sonuçlara yol açar?

Rusya’nın Ukrayna sınırına yaptığı muazzam askeri yığınağın yankıları sürüyor. Rusya, Ukrayna ile savaşmak veya bu ülkeyi işgal etmek niyetinde olmadığını açıkladı, ama gerginlik bitmiyor. Savaş olasılığı hâlâ ufukta…

İngiliz The Economist dergisi, en kötüsünü düşünüp Rusya ile Ukrayna arasında olası bir savaş yahut bir Rus işgalinin yaratacağı sonuçlara ilişkin senaryoları inceledi. Dergiye göre Rusya lideri Vladimir Putin şu an avantajlı görünüyor, ama bir savaş ummadığı sonuçlar da doğurabilir.

Yazıdan bölümler aktarıyoruz:

“Bir çatışma söz konusu olduğunda nadiren her şey bir adamın kaprislerine bu kadar bağlı kalır. Vladimir Putin, sınıra yığdığı Rus birliklerin işaret ettiği gibi gerçekten de Ukrayna’yı istila etmeye mi hazırlanıyor? Yoksa komşusundan veya Batı’dan tavizler koparmak için blöf mü yapıyor? Putin’in niyetinden kimse emin olamaz. Kendi dışişleri bakanı bile tahmin yürütüyor. Ama eğer savaş patlak verirse dünyanın karşı karşıya kalacağı riskleri bilmesi gerekiyor.

Savaş, bilinmezlik demektir

Putin belki, Rus kuvvetlerinin başkent Kiev’i ele geçireceği ve hükümeti devireceği büyük çaplı bir istila planlıyordur. Ya da Ukrayna’nın doğusundan daha fazla toprak elde edip Rusya ile 2014’te ilhak ettiği Kırım’ı birbirine bağlayan bir koridor oluşturmaya çalışabilir. Olmadı, Ukrayna’daki Rusya yanlılarını ‘kurtardığı’ ve Ukrayna’nın silahlı kuvvetlerini küçük düşüreceği bir savaş isteyebilir.

Tüm inisiyatif Putin’in elinde olduğu için avantajın da onun elinde olduğu sonucuna varmak kolay. Aslında o, hepsi birbirinden tehlikeli seçeneklerle karşı karşıya. Büyük bir savaşın olağanüstü riskleri vardır. Bu risklerin oluşmasını engelleyebilecek küçük bir savaş ise Ukrayna’nın Batı’ya yönelmesini durduramayabilir. Ayrıca küçük bir savaşla Kiev yönetimin teslim olması sağlanamazsa Putin kaçınılmaz olarak büyük bir savaş başlatmak zorunda kalabilir.

Olası Rus işgalinin sonuçları

Rusya’ın Ukrayna’yı tamamen işgal etmesi ise Avrupa’nın 1940’lardan beri en büyük savaşı ve bir hükümetin yabancı istilacı güç tarafından ilk kez devrilmesi anlamına gelecek. Ruslar, hem uzun sürecek direnişlere karşılaşıp, kayıp verecek hem de birçoğunun aile bağlarının bulunduğu Slav dostlarının ölümüne neden olacaklar.

Rusya ayrıca ağır yaptırımlara uğrayacaktır. Rus bankaları acımasızca cezalandırılacak ve ekonomi, hayati önem taşıyan Amerikan ileri teknoloji bileşenlerinden mahrum olacaktır. Muhtemelen aralarında Putin’in olduğu çok zengin kesimin yurtdışında harcama yapması ve tasarruf etmesi engellenecektir. Sıradan Ruslar, zaten son yedi yılda oldukça gerileyen yaşam standartlarının daha da gerileyeceğine tanık olacaklardır.

Komşuları Rusya’ya ne gözle bakacak?

Ayrıca Ukrayna’nın boyun eğdirilmesinin Rusya’ya stratejik bir maliyeti de olacaktır. Yanı başındaki tüm ülkeler güvenlik stratejilerini gözden geçireceklerdir. NATO doğudaki üyelerinin savunmalarını güçlendirecektir. İsveç ve Finlandiya ittifaka katılabilir.

Putin, en azından kısa vadede savaşın ekonomik sonuçlarından paçasını kurtarabilir. Merkez bankasının 600 milyar dolar rezervi var ki, bununla yaptırımları fazlasıyla atlatabilir. Ancak Putin’in herkesten çok iyi bildiği gibi nihayetinde kaderinde belirleyici olacak olan yurtiçinde karşılaşacağı sıkıntılar, Ukrayna’da elde edeceği siyasi kazanımları kolayca alt edebilir.

Belki de bu nedenle daha az iddialı bir istila ile başlayacaktır. Ancak sınırlı bir savaşta can kaybı yüksek olur ve bunu kontrol altında tutmak zordur. Yaptırımlar daha hafif olabilir, ama yine de acılara yol açabilir. Rusya’nın Batı’dan kopuşu hızlanır. Dahası Kiev’deki hükümet bağımsızlığını korumayı başarırsa Batı’yla eklemlenme çabalarını iki katına çıkarabilir. Putin’in son sekiz yılda yürüttüğü saldırgan tutum Ukrayna’nın doğusundaki Rusça konuşanların bile artık Moskova ile daha yakın ilişkiler için can atmadığı anlamına geliyor.

Putin’in zorlu seçimi

Putin’in nasıl bir seçim yapacağı önümüzdeki haftalarda belli olacak. Ama risklerden kimsenin şüphesi olmasın. Avrupa, Rusya’nın doğalgaz boru hatlarının vanasını kapatma ihtimaliyle karşı karşıya. Avrupa’nın, bir kesinti olmasa bile 2022’de enerjiye 1 trilyon dolar, yani 2019’un iki katını ödemesi bekleniyordu. Savaş, diğer emtia fiyatlarını da etkileyecektir. Petrol zaten yükseliyor. Rusya, dünyanın en büyük buğday ihracatçısı ve Ukrayna hemen arkasında yer alıyor. Rusya dünyanın en büyük madenlerine sahip. Günümüzün daralan pazarında küçük bir şok bile emtia fiyatlarını yukarıya çekebilir.

Yeni işgallere emsal olacak

Ukrayna’nın başarılı biçimde işgal edilmesi istikrar bozan bir emsal olacaktır. Küresel düzen uzun süredir, ülkelerin diğer ülkelerin sınırlarını silah zoruyla yeniden çizilmemesi kaidesinden destek alıyor. Irak, 1990’da Kuveyt’i işgal ettiğinde Amerika’nın liderliğindeki uluslararası koalisyon tarafından işgali bitirmeye zorlanmıştı. Komutasında bir nükleer cephane bulunan Putin, zaten Kırım’ı ilhak etmiş, ama yaptığı cezasız kalmıştı. Eğer Ukrayna’nın büyük kısmını ele geçirirse ondan NATO ile barış yapmanın zamanı geldiği sonucuna ulaşmasını beklemek hata olacaktır.

Onun yerine daha büyük olasılıkla Belarus’ta yeni konuşlandırılan Rus birliklerinin yardımıyla, NATO’nun bu üyeye yönelik saldırının herkese yönelik olduğunu ortak güvenlik anlaşmasının sorgulanması için gayret gösterecektir. Amerika’nın Avrupa’ya olan taahhütlerini boşa çıkarma şansının yanı sıra ülke içindeki sert yönetimini haklı çıkarmak için yurtdışındaki bir düşmanı şeytanlaştırma fırsatının da tadını çıkaracaktır.

Diğer potansiyel saldırganlar da gerekli notları alacaktır. Çin’in Tayvan’ı işgal etme olasılığı kesinlikle artacaktır. İran ve Suriye’deki rejimler ceza almadan şiddete başvurmakta daha serbest oldukları sonucuna ulaşacaklardır. Güçlü olan haklıysa dünyanın tartışmalı sınırlarının daha fazlası için savaşılacaktır.

Batı kaçak güreşmeyi bir kenara bırakmalı

Çok daha fazla risk altında bulunan Batı, üç şekilde yanıt vermelidir: Caydırmak, görüşmeleri sürdürmek ve hazırlanmak. Batılı güçler, özellikle Almanya, Putin’i caydırmak için kaçamak laflar sarf etmeyi bir kenara bırakıp birleşmiş bir cephe sunmalı ve Rusya’ya yaptırım koymanın ve işgalci bir orduya direnmeye hazır olan Ukraynalıları desteklemenin maliyetini üstlenmeye hazır olduklarını açıkça ifade etmelidir. Bu arada diplomatlar müzakere yürütmeyi sürdürmeli, sözgelimi silahların kontrolü konusunda ortak bir zemin aramalı ve Putin ile ona bağlı medyanın yüzünü kızartmadan gerginliği azaltma formülü bulmalıdırlar. Ayrıca Avrupa enerji depolama, çeşitlendirme ve nükleer enerji kullanımı ile enerji geçişi sağlayarak Rusya gazına olan bağımlılıklarını azaltacağını açıkça bildirerek bir sonraki krize hazırlanmalıdır.

Bir ülkenin çıkarları ile liderlerinin çıkarları arasındaki fark nadiren bu kadar keskindir. Rusya, Batı ile daha iyi, daha yakın ve barışçıl ilişkilerden faydalanacaktır. Putin bu kadar iğrenç davranmasaydı, bu tür bağlar mümkün olabilirdi. Ruslara kuşatma altında olduklarını ve onlara savunmak için bir güçlü adama ihtiyaç duyduklarını söyleyebildiği için ihtilaf sadece onun yararınadır.

Ama en kurnaz güçlü adam bile yanlış hesap yapabilir. Ukrayna’yı işgal etmek, kanlı bir bataklığa dönüşürse veya Rusları daha fakir, daha öfkeli ve değişim için daha istekli hale getirirse, nihayetinde Putin’in mahvolmasına yol açabilir. Kendi iyiliği için bile olsa, Rusya’nın Ukrayna’da karşı karşıya olduğu hayali tehdide karşı bir zafer talep etmeli ve geri adım atmalıdır.”

Bu yazı ilk kez 3 Şubat 2022’de yayımlanmıştır.

 

The Economist’te yayınlanan “Ukrayna’da bir savaşın küresel sonuçları olabilir” başlıklı yazıdan bölümler Mustafa Alkan tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısı ile yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline aşağıdaki linkten erişebilirsiniz.
https://www.economist.com/leaders/2022/01/29/a-war-in-ukraine-could-have-global-consequences

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

1 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin olası sonuçları:
Kim, neyi kaybeder?

Rusya, “Ukrayna ile savaşmayacağız” dedi, ama savaş ihtimali ortadan kalkmadı. Böyle bir savaş, büyük acılar dışında nelere mal olur? Dünya ekonomisi nasıl etkilenir? Siyasal dengeler nasıl şekillenir? Olası bir Ukrayna savaşını Putin ve Rusya için nasıl sonuçlara yol açar?

Rusya’nın Ukrayna sınırına yaptığı muazzam askeri yığınağın yankıları sürüyor. Rusya, Ukrayna ile savaşmak veya bu ülkeyi işgal etmek niyetinde olmadığını açıkladı, ama gerginlik bitmiyor. Savaş olasılığı hâlâ ufukta…

İngiliz The Economist dergisi, en kötüsünü düşünüp Rusya ile Ukrayna arasında olası bir savaş yahut bir Rus işgalinin yaratacağı sonuçlara ilişkin senaryoları inceledi. Dergiye göre Rusya lideri Vladimir Putin şu an avantajlı görünüyor, ama bir savaş ummadığı sonuçlar da doğurabilir.

Yazıdan bölümler aktarıyoruz:

“Bir çatışma söz konusu olduğunda nadiren her şey bir adamın kaprislerine bu kadar bağlı kalır. Vladimir Putin, sınıra yığdığı Rus birliklerin işaret ettiği gibi gerçekten de Ukrayna’yı istila etmeye mi hazırlanıyor? Yoksa komşusundan veya Batı’dan tavizler koparmak için blöf mü yapıyor? Putin’in niyetinden kimse emin olamaz. Kendi dışişleri bakanı bile tahmin yürütüyor. Ama eğer savaş patlak verirse dünyanın karşı karşıya kalacağı riskleri bilmesi gerekiyor.

Savaş, bilinmezlik demektir

Putin belki, Rus kuvvetlerinin başkent Kiev’i ele geçireceği ve hükümeti devireceği büyük çaplı bir istila planlıyordur. Ya da Ukrayna’nın doğusundan daha fazla toprak elde edip Rusya ile 2014’te ilhak ettiği Kırım’ı birbirine bağlayan bir koridor oluşturmaya çalışabilir. Olmadı, Ukrayna’daki Rusya yanlılarını ‘kurtardığı’ ve Ukrayna’nın silahlı kuvvetlerini küçük düşüreceği bir savaş isteyebilir.

Tüm inisiyatif Putin’in elinde olduğu için avantajın da onun elinde olduğu sonucuna varmak kolay. Aslında o, hepsi birbirinden tehlikeli seçeneklerle karşı karşıya. Büyük bir savaşın olağanüstü riskleri vardır. Bu risklerin oluşmasını engelleyebilecek küçük bir savaş ise Ukrayna’nın Batı’ya yönelmesini durduramayabilir. Ayrıca küçük bir savaşla Kiev yönetimin teslim olması sağlanamazsa Putin kaçınılmaz olarak büyük bir savaş başlatmak zorunda kalabilir.

Olası Rus işgalinin sonuçları

Rusya’ın Ukrayna’yı tamamen işgal etmesi ise Avrupa’nın 1940’lardan beri en büyük savaşı ve bir hükümetin yabancı istilacı güç tarafından ilk kez devrilmesi anlamına gelecek. Ruslar, hem uzun sürecek direnişlere karşılaşıp, kayıp verecek hem de birçoğunun aile bağlarının bulunduğu Slav dostlarının ölümüne neden olacaklar.

Rusya ayrıca ağır yaptırımlara uğrayacaktır. Rus bankaları acımasızca cezalandırılacak ve ekonomi, hayati önem taşıyan Amerikan ileri teknoloji bileşenlerinden mahrum olacaktır. Muhtemelen aralarında Putin’in olduğu çok zengin kesimin yurtdışında harcama yapması ve tasarruf etmesi engellenecektir. Sıradan Ruslar, zaten son yedi yılda oldukça gerileyen yaşam standartlarının daha da gerileyeceğine tanık olacaklardır.

Komşuları Rusya’ya ne gözle bakacak?

Ayrıca Ukrayna’nın boyun eğdirilmesinin Rusya’ya stratejik bir maliyeti de olacaktır. Yanı başındaki tüm ülkeler güvenlik stratejilerini gözden geçireceklerdir. NATO doğudaki üyelerinin savunmalarını güçlendirecektir. İsveç ve Finlandiya ittifaka katılabilir.

Putin, en azından kısa vadede savaşın ekonomik sonuçlarından paçasını kurtarabilir. Merkez bankasının 600 milyar dolar rezervi var ki, bununla yaptırımları fazlasıyla atlatabilir. Ancak Putin’in herkesten çok iyi bildiği gibi nihayetinde kaderinde belirleyici olacak olan yurtiçinde karşılaşacağı sıkıntılar, Ukrayna’da elde edeceği siyasi kazanımları kolayca alt edebilir.

Belki de bu nedenle daha az iddialı bir istila ile başlayacaktır. Ancak sınırlı bir savaşta can kaybı yüksek olur ve bunu kontrol altında tutmak zordur. Yaptırımlar daha hafif olabilir, ama yine de acılara yol açabilir. Rusya’nın Batı’dan kopuşu hızlanır. Dahası Kiev’deki hükümet bağımsızlığını korumayı başarırsa Batı’yla eklemlenme çabalarını iki katına çıkarabilir. Putin’in son sekiz yılda yürüttüğü saldırgan tutum Ukrayna’nın doğusundaki Rusça konuşanların bile artık Moskova ile daha yakın ilişkiler için can atmadığı anlamına geliyor.

Putin’in zorlu seçimi

Putin’in nasıl bir seçim yapacağı önümüzdeki haftalarda belli olacak. Ama risklerden kimsenin şüphesi olmasın. Avrupa, Rusya’nın doğalgaz boru hatlarının vanasını kapatma ihtimaliyle karşı karşıya. Avrupa’nın, bir kesinti olmasa bile 2022’de enerjiye 1 trilyon dolar, yani 2019’un iki katını ödemesi bekleniyordu. Savaş, diğer emtia fiyatlarını da etkileyecektir. Petrol zaten yükseliyor. Rusya, dünyanın en büyük buğday ihracatçısı ve Ukrayna hemen arkasında yer alıyor. Rusya dünyanın en büyük madenlerine sahip. Günümüzün daralan pazarında küçük bir şok bile emtia fiyatlarını yukarıya çekebilir.

Yeni işgallere emsal olacak

Ukrayna’nın başarılı biçimde işgal edilmesi istikrar bozan bir emsal olacaktır. Küresel düzen uzun süredir, ülkelerin diğer ülkelerin sınırlarını silah zoruyla yeniden çizilmemesi kaidesinden destek alıyor. Irak, 1990’da Kuveyt’i işgal ettiğinde Amerika’nın liderliğindeki uluslararası koalisyon tarafından işgali bitirmeye zorlanmıştı. Komutasında bir nükleer cephane bulunan Putin, zaten Kırım’ı ilhak etmiş, ama yaptığı cezasız kalmıştı. Eğer Ukrayna’nın büyük kısmını ele geçirirse ondan NATO ile barış yapmanın zamanı geldiği sonucuna ulaşmasını beklemek hata olacaktır.

Onun yerine daha büyük olasılıkla Belarus’ta yeni konuşlandırılan Rus birliklerinin yardımıyla, NATO’nun bu üyeye yönelik saldırının herkese yönelik olduğunu ortak güvenlik anlaşmasının sorgulanması için gayret gösterecektir. Amerika’nın Avrupa’ya olan taahhütlerini boşa çıkarma şansının yanı sıra ülke içindeki sert yönetimini haklı çıkarmak için yurtdışındaki bir düşmanı şeytanlaştırma fırsatının da tadını çıkaracaktır.

Diğer potansiyel saldırganlar da gerekli notları alacaktır. Çin’in Tayvan’ı işgal etme olasılığı kesinlikle artacaktır. İran ve Suriye’deki rejimler ceza almadan şiddete başvurmakta daha serbest oldukları sonucuna ulaşacaklardır. Güçlü olan haklıysa dünyanın tartışmalı sınırlarının daha fazlası için savaşılacaktır.

Batı kaçak güreşmeyi bir kenara bırakmalı

Çok daha fazla risk altında bulunan Batı, üç şekilde yanıt vermelidir: Caydırmak, görüşmeleri sürdürmek ve hazırlanmak. Batılı güçler, özellikle Almanya, Putin’i caydırmak için kaçamak laflar sarf etmeyi bir kenara bırakıp birleşmiş bir cephe sunmalı ve Rusya’ya yaptırım koymanın ve işgalci bir orduya direnmeye hazır olan Ukraynalıları desteklemenin maliyetini üstlenmeye hazır olduklarını açıkça ifade etmelidir. Bu arada diplomatlar müzakere yürütmeyi sürdürmeli, sözgelimi silahların kontrolü konusunda ortak bir zemin aramalı ve Putin ile ona bağlı medyanın yüzünü kızartmadan gerginliği azaltma formülü bulmalıdırlar. Ayrıca Avrupa enerji depolama, çeşitlendirme ve nükleer enerji kullanımı ile enerji geçişi sağlayarak Rusya gazına olan bağımlılıklarını azaltacağını açıkça bildirerek bir sonraki krize hazırlanmalıdır.

Bir ülkenin çıkarları ile liderlerinin çıkarları arasındaki fark nadiren bu kadar keskindir. Rusya, Batı ile daha iyi, daha yakın ve barışçıl ilişkilerden faydalanacaktır. Putin bu kadar iğrenç davranmasaydı, bu tür bağlar mümkün olabilirdi. Ruslara kuşatma altında olduklarını ve onlara savunmak için bir güçlü adama ihtiyaç duyduklarını söyleyebildiği için ihtilaf sadece onun yararınadır.

Ama en kurnaz güçlü adam bile yanlış hesap yapabilir. Ukrayna’yı işgal etmek, kanlı bir bataklığa dönüşürse veya Rusları daha fakir, daha öfkeli ve değişim için daha istekli hale getirirse, nihayetinde Putin’in mahvolmasına yol açabilir. Kendi iyiliği için bile olsa, Rusya’nın Ukrayna’da karşı karşıya olduğu hayali tehdide karşı bir zafer talep etmeli ve geri adım atmalıdır.”

Bu yazı ilk kez 3 Şubat 2022’de yayımlanmıştır.

 

The Economist’te yayınlanan “Ukrayna’da bir savaşın küresel sonuçları olabilir” başlıklı yazıdan bölümler Mustafa Alkan tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısı ile yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline aşağıdaki linkten erişebilirsiniz.
https://www.economist.com/leaders/2022/01/29/a-war-in-ukraine-could-have-global-consequences

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

1 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

1
0
Would love your thoughts, please comment.x