Rusya, Ukrayna’yı işgal ettiğinden beri, diplomatik alanda arabulucu olmak için yoğun çaba harcayan ülkelerden biri de İsrail. İsrail Başbakanı Naftali Bennett, Mart ayının ilk haftasında bir yandan Rusya ve Berlin’de çeşitli temaslarda bulunurken bir yandan da ülkesini Ukrayna’dan kaynaklanabilecek Yahudi göçüne hazırlamaya çalışıyor. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensky’nin Yahudi olması ama aynı zamanda Rusya’nın Ukrayna’daki neo-Nazi yönetimini bitirmek için bu operasyona giriştiği söylemleri akıllarda karışıklık yaratıyor. Oysa İsrail’in Ukrayna işgaline karşı söylemleri temkinli zira bir yandan da Tel Aviv’in Moskova ile ilişkileri, Suriye’den kaynaklı güvenlik sorunları nedeniyle yaşamsal. Üstelik ülkede Rusya ile bağını koparmamış ciddi bir nüfus da var.
The New York Times’da yayımlanan, Patrick Kingsley, Ronen Bergman ve Isabel Kershner imzalarını taşıyan bir yazı İsrail’in temkinli tutumunun nedenlerini ve İsrail’deki Rusça konuşan nüfusun savaşa dair görüşlerini birinci ağızdan aktarıyor.
Yazının öne çıkan bölümlerini aktarıyoruz:
“İsrail başbakanı Naftali Bennett, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği gün, Rusya’nın adını bir kez bile anmadı. Bennett barış için dua ettiğini söyledi, diyalog çağrısında bulundu ve Ukrayna vatandaşlarına destek sözü verdi. Ancak bırakın kınamayı, Moskova’ya dair üstü kapalı bir açıklama bile yapmadı. Önceden planlandığı üzere, o gün ayrı bir açıklamada Moskova’yı eleştirme işi Bennett’in dışişleri bakanı Yair Lapid’e bırakıldı. İkilinin temkinli yaklaşımı, Ukrayna’daki savaşın İsrail’i içine soktuğu durumu somutlaştırdı.
İsrail, ABD’nin çok önemli bir ortağı. Pek çok İsrailli de Ukrayna ile uzun süredir devam eden kültürel ilişkileri takdirle karşılıyor. Ayrıca Ukrayna, 2019 yılında birkaç ay boyunca hem cumhurbaşkanı (Volodimir Zelenski) hem de başbakanı Yahudi olan tek ülkeydi. Rusya ise Ortadoğu’da, özellikle de İsrail’in kuzeydoğu komşusu ve düşmanı Suriye’de kritik bir aktör. İsrail hükümeti, Moskova’nın desteğini kaybetme riskini alamayacağını düşünüyor.
Geçen 10 yılın büyük bir kısmında İsrail Hava Kuvvetleri, Suriye’deki İran, Suriye ve Lübnan askerî hedeflerini müdahale olmaksızın vurdu. Amacı, İran’ın hem Suriye hem de Lübnan’daki vekillerine gönderdiği silah akışını durdurmak ve kuzey sınırındaki askerî yığınağı sınırlamaktı.
İsrail ayrıca çatışmada arabulucu olmak için kendisine yeterli alan kalsın istiyor. Ukrayna’nın taleplerinden sonra Bennett, en az iki kez Rusya ile Ukrayna arasında arabuluculuk yapmayı teklif etti. (…) Hatta bir süre önce iki üst düzey İsrailli yetkili, aralarında Bennett’in de bulunduğu İsrailli yetkililerin Rus, Ukraynalı ve Amerikalı mevkidaşları arasında mekik dokuduğunu ve bunun Ukrayna’nın Belarus-Ukrayna sınırında Rus yetkililerle görüşme kararına katkıda bulunmuş olabileceğini ifade etti.”
Yazarlara göre, genellikle müttefiklerinin kendisini koşulsuz olarak desteklemesini isteyen İsrail, görünüşte daha fazla tehlikede olan diğer ülkeler Putin’in savaşını kınamış olsa bile, Rusya’yı alenen eleştirmeyi reddetmekten de rahatsız görünüyor: “Görev süresi boyunca Putin ile sık sık bir araya gelen İsrail eski başbakanı Ehud Olmert, bunun ‘İsrail için hassas bir durum’ olduğunu söylüyor. Kendisiyle yaptığımız telefon görüşmesinde Olmert, ‘İsrail, bir yandan ABD’nin müttefiki ve Batı’nın parçasıdır ve bu konuda hiçbir şüphe söz konusu olamaz. Diğer taraftan Ruslar Suriye’de varlık gösteriyor, Suriye’de askerî ve güvenlik bakımından hassas sorunlarımız var ve İsrail ordusunun Suriye’deki hareketi, belirli bir özgürlük gerektiriyor’ diyor.
İsrail’in Rus ve Ukraynalı nüfusu
İsrail ayrıca hem Ukrayna hem de Rusya’daki yüz binlerce Yahudi’ye yönelik antisemitizmi canlandırabilecek herhangi bir eylemde bulunmaktan kaçınmak istiyor.
İsrailli yetkililer, ülkelerindeki seçmenlerinin yaklaşık yüzde 12’sini oluşturan Rusça konuşan nüfusun tepkilerini de dikkate almak durumunda. Hükümetin verilerine göre, Rusça konuşan yaklaşık 1,2 milyon insan, son 30 yılda eski Sovyetler Birliği’nden İsrail’e geldi. Bu insanların yaklaşık üçte biri Rusya’dan, bir o kadarı da Ukrayna’dan gelmişti. Ukrayna’dan gelenlerin bazıları da vatanlarını savunmak için Ukrayna’ya geri döndü.
Başkent Kiev’de savaşan 25 yaşındaki İsrailli-Ukraynalı dijital pazarlamacı Mykhailo (güvenlik nedeniyle soyadını kullanmak istemiyor), ‘Evet, İsrail’i seviyorum ama iki ülkem var ve ikisini de savunmam gerekiyor’ diyor. Telefon görüşmemizde şunları da ekliyor: ‘Bir savaş var ve ben de gerekeni yapmak zorundayım’.
İsrail’in birincil kaygısı, Suriye’de neredeyse cezasız kalarak ve Rusya’nın müdahalesi olmaksızın hareket kabiliyetini korumak. Rusya, Suriye’de önemli bir varlık göstermeye devam ediyor ve İsrail’in orada kolaylıkla hareket edebilmek için Moskova’nın iyi niyetine ihtiyacı var.
İsrail’den üst düzey bir savunma yetkilisine göre, İsrailli yetkililer şu anda, İsrail Hava Kuvvetleri’nin Tel Aviv’deki bir askerî üssün altında bulunan yeraltı sığınağı ile Suriye’nin batısındaki Khmeimim Hava Üssü arasında özel bir şifreli iletişim hattı kullanarak Rus mevkidaşlarını yaklaşan saldırılar hakkında bilgilendiriyor.
Suriye’deki hassas güvenlik durumu
Bu ilişkide yapılacak herhangi bir değişiklik hem İsrail hem de Rusya’nın Suriye’deki stratejilerini karmaşık hale getirebilir. Eylül 2018’de İsrail uçaklarına ateş açan Suriye uçaksavar füzeleri tesadüfen bölgeden geçen bir Rus uçağını vurmuştu. Uçak düşmüş ve 15 Rus askerinin tümü hayatını kaybetmişti.
İsrailli üst düzey bir savunma yetkilisi, Rus uçaklarının son haftalarda hem İsrail’in batı sınırında hem de Amerikan uçaklarının sıklıkla uçuş yaptığı doğu Suriye’de Suriye sınırları çevresinde daha aktif olduğunu söylüyor. Yetkili, bu artışın büyüyen Ukrayna krizi hakkında bir işaret göndermek amacıyla yapılan bir güç gösterisi olabileceğini de sözlerine ekliyor.
Üç İsrailli ve bir Ukraynalı yetkili, Rusya’yı yatıştırma ihtiyacının bilincinde olan İsrail’in son aylarda Ukrayna’ya askerî teçhizat ve istihbarat teçhizatı göndermeye yönelik çok sayıda talebi reddettiğini söylüyor. Ukraynalı yetkili, en son talebin kısa bir süre önce yapılan görüşme sırasında Bennett tarafından reddedildiğini belirtiyor.
İsrail yapımı casus yazılım programı Pegasus’un düzinelerce ülkeye satışını onayladıktan sonra bile İsrail, bunu Ukrayna’ya satmayı reddetti. İsrailli bir yetkiliye ve konuyu yakından takip eden iki kişiye göre İsrail, geçen Ağustos ayında casus yazılım alımlarını görüşmek üzere İsrail’e ziyarette bulunan Ukraynalı bir heyetin talebini reddetti. Ukraynalı yetkili, Ukrayna’nın İsrail’den, Demir Kubbe olarak bilinen efsanevi hava savunma sistemini kullanmayı asla resmî olarak talep etmediğini, çünkü İsrail’in bunu tedarik etmeyi asla kabul etmeyeceğini bildiğini söylüyor.
İsrail bunun yerine İsrailli özel şirketlerin Ukrayna’ya askerî iletişim ekipmanı ve robotik ürünleri satmasına izin verdi ve Ukraynalı sivillere 100 tonluk insani ve tıbbi malzeme teslimatı yaptığını duyurdu.”
Putin’e sempati azalıyor
Yazarlar, Ukrayna’daki savaşın İsrail’deki Rusça konuşan nüfusu da siyasi ayrımlara sürüklediğini, tanıklıklarla anlatıyor: “1990 yılında, o zamanlar Moldova’nın bir parçası olan bölgeden İsrail’e gelen bir öğretmen ve iş insanı Eduard Shtrasner’in bazı arkadaşlarıyla arası, Putin’e karşı daha az eleştirel bir tavır takındığı için açılmış. 48 yaşındaki Shtrasner, ‘Hiç de savaştan yana değilim. Ama Putin’in yaptığını haklı çıkarabilirim. Okuyorum, dinliyorum, bilgi topluyorum ve onun yerinde olsam ben de aynısını yapardım’ diyor. Ancak bu tutumunun İsrail’de ‘hiç de popüler olmadığını’ kabul ediyor. Aktivistler, işgalin Rusça konuşanları birleştirici bir işlev gördüğünü ve bir zamanlar Putin’i destekleyenlerin şimdi giderek ona daha fazla sırt çevirdiğini ifade ediyor.
Rusya’nın işgale başladığı gün Kudüs’te Rusça konuşan İsrailliler arasında popüler bir mekân olan Putin Pub’ın Rusya doğumlu sahipleri, cephedeki altın ‘P-U-T-I-N’ harflerini kaldırmış ve ismi değiştirmeye karar vermişler. (…)
1991 yılında Moskova’dan İsrail’e gelen gazeteci, akademisyen ve İsrail Parlamentosu eski üyesi Ksenia Svetlova, 2014’te Rusya’nın Kırım’ı ilhakı sırasında, Rusça konuşan İsraillilerin karşıt kampları arasında sosyal medyada çok daha fırtınalı bir tartışmalar olduğunu söylüyor: ‘Ancak o zamanlar şimdiki kadar şiddet ve kan yoktu’.
İsrail’deki Rus haber medyasına genellikle güvenen ve geçmişteki güçlü liderliğe hayranlık duyan daha ileri yaştaki Rusça konuşan nüfus bile, bu kez Putin’e karşı çok az sempati besliyor gibi görünüyor.
1990’ların başında çocukken ailesiyle birlikte Ukrayna’dan İsrail’e gelen aktivist Pola Barkan, ‘Bir şok hali söz konusu. Ailemin yaşındaki insanlar bunun utanç verici olduğunu söylüyor. Dedelerinin Nazilere karşı omuz omuza savaştığını ve torunların şimdi birbirleriyle savaştığını söylüyorlar’ diyor.
Yeni göç dalgasına hazırlık
İsrail’deki Rusça konuşan nüfus, Ukrayna’dan yeni bir Yahudi göçü dalgasına hazırlanıyor; zira en az bir dedesi Yahudi olan herkes İsrail vatandaşlığına başvurabiliyor.
İsrail hükümetiyle koordinasyon içinde çalışan ve İsrail’e göç etmek isteyen Yahudilere yardımcı olan küresel Yahudi örgütü Yahudi Ajansı; Polonya, Moldova, Romanya ve Macaristan ile Ukrayna sınır kapılarında olası göçmenler için altı istasyon açacağını açıkladı.
İsrail Göç Bakanlığı yeni bir göç dalgası konusunda geçici barınma da dahil olmak üzere acil durum planları yapıyor. Ukrayna doğumlu şair ve aktivist Alex Rif, ‘90’lara döndüğümüzü hissediyorum. Kaç kişi gelecek gibi, yine aynı sorular gündemde.’”
Bu yazı ilk kez 10 Mart 2022’de yayımlanmıştır.