Bundan üç-beş sene öncesine kadar “Giresun – Basketbol – ABD” kelimelerini arka arkaya telaffuz etsek, aklımızda hiçbir şey canlanmazdı muhtemelen. Çünkü bu şehrimizde uzun zamandır profesyonel bir basketbol kulübü bulunmuyor. Bu üçlemedeki ‘basketbol’un yerine Yağlıdere’yi koyduğumuzda ise çok şey…
1960’ların başında ABD’ye başlayan göç hareketinde Giresun’un Yağlıdere ilçesinden birçok insan, ağırlıklı olarak New York, New Jersey ve Paterson gibi şehirlere gitmişti. Bugün Yağlıdereliler ABD’de önemli bir topluluk haline gelirken; şu anki ilçe nüfusundan daha fazla Yağlıderelinin okyanus ötesinde yaşadığı tahmin ediliyor. Fakat daha çok benzin pompacılığı, boyacılık ve nakliyecilik gibi işlerle anılan bu topluluktan şu ana kadar bir NBA oyuncusu çıkmadı.
Sırtındaki 28, Giresun plakası
Son iki yıldır ise “Giresun – Basketbol – ABD” üçlemesinin bir karşılığı var: Milli basketbolcu Alperen Şengün…
Henüz 19 yaşındayken NBA’e ayak basan ve şu anda 21 yaşında olan Şengün, Giresun’un plakası olan 28 numaralı Houston Rockets formasıyla birçok ilke ve rekora imza ata ata basketbol kariyerine ABD’de devam ediyor.
Basketbolla hiç anılmayan Giresun’da doğup basamakları hızla çıkarak daha 20’sine bile gelmeden dünyanın en büyük ligine giden Alperen Şengün’ü biraz daha yakından tanıyalım mı, ne dersiniz?
Alican’a niyet, Alperen’e kısmet
Başarılı oyuncu, basketbol kahramanı olarak babası Kemal Şengün’ü görüyordu. Gençlik yıllarında basketbolu çok seven, pota ve top bulduğu her yerde basketbol oynayan baba Şengün, önce büyük oğlu Alican’ın basketbol oynamasını istedi.
Alican Şengün, o sıralarda Giresun Lisesi ikinci sınıfa gidiyordu ve küçük kardeşi Alperen ile arasında 8 yaş fark vardı. Kemal Şengün, bir gün minik oğlu Alperen ile birlikte Alican’ın lise maçını izlemeye gitti.
Devre arasında küçük Alperen’in sahaya girip topu eline alması ve potaya doğru atması, şehirden bir NBA oyuncusunun çıkacağının ilk işaretiydi. Bu atışı sayı olmuştu çünkü. Yeteneğini fark etmemek elde değildi. Alperen’in basketbol topuyla tanışması ve ilk sayısı böyle olmuştu. Ama baba Şengün’ün tek düşüncesi Alican’dı. Alperen aklının ucundan bile geçmiyordu. Basketbol oynaması için Alican’ı kimin yanına versem diye düşünürken karşısına Salim Taslı çıktı.
Okullarda aranan yetenekli çocuk
Kemal Şengün’ün gençlik yıllarında beraber basketbol oynadığı en yakın arkadaşlarından biriydi Salim Taslı. Birçok Giresunlu gibi ABD’de bulunan Taslı, uzun yıllar sonra memleketine dönmeye karar vermişti. Giresun’da basketbol adına bir şeyler gerçekleştirmek istiyor; okullarda seçmeler yaparak yetenekli ve istekli çocukları arıyordu.
Bu süreçte eski arkadaşı Kemal Şengün ile karşılaştı. Kemal Şengün, lisede okuyan bir oğlu (Alican) olduğunu ve antrenmanlarına katılıp katılamayacağını sordu. Salim Taslı ise kendisine, hem bir lise öğrencisinin basketbola başlaması için geç olduğunu, hem de ilkokul çocuklarına yönelik bir çalışma başlattığını söyledi.
Kemal Şengün’ün Taslı’ya yanıtı şöyle oldu: “Salim Hocam, bende bir çocuk daha var. Basketbol antrenmanlarına o gelsin o zaman.”
Salim Taslı bu teklifi hemen kabul etti.
Potaları iki hayırsever alıyor
Giresun’da yeni bir basketbol hareketi başlatan Salim Taslı, aralarında Alperen’in de bulunduğu ilkokul çocuklarından oluşan 24 tane takım kurdu. Bu çocukların antrenman yapabilmesi adına o zamanlarda basketbol oynamak için pek de elverişli olmayan Giresun Üniversitesi’nin spor salonunu seçti.
Salon sporlarının neredeyse adının bile anılmadığı bir şehirde başka seçeneği de yoktu zaten.
Salim Taslı, önce iki hayırsever basketbol sevdalısı bulup potaları aldırdı. Sonra üniversitenin malzeme desteğiyle birlikte bir işçi gibi çalışarak salonun onarılması ve verniklenmesi gibi işleri tamamladı. Ardından da yine basketbolu seven insanlara çocukların formalarını ve malzemelerini yaptırdı.
Lider, sosyal ve esprili bir çocuk
Bu şartlarda basketbola başlayan çocuklardan biri, henüz 8 yaşında olan Alperen Şengün’dü. İlk hocası Salim Taslı’ya göre Alperen; sözünden çıkmayan, gösterilen hareketi ilk seferde yapan, arkadaşlarına liderlik yapabilen, sosyal ve esprili bir çocuktu.
Takımın uzunuydu, ancak hocası Alperen’den sadece ribaunt almasını ya da uzun gibi davranmasını değil, top sürmesini, şut atmasını, ribaundu alınca topu hızlıca sürerek karşı alana geçirmesini, kısacası her pozisyonun gereklerini yerine getirmesini istiyordu. Akranları arasında en hızlı gelişim gösteren o oldu.
Salim Taslı, en yetenekli çocuklarla birlikte yoluna Yeşilgiresun Belediyespor çatısı altında devam ediyordu. Ancak kulüp, Salim Taslı çok istemesine rağmen, her yıl yapılan Türkiye Minikler Basketbol Şenliği’ne çocukları göndermedi. Taslı da takımıyla birlikte ertesi sezon Giresun Üniversitesi Spor Kulübü’ne geçti.
Banvit: Basketbol geleceği için doğru adres
O sezonun sonunda Türkiye Minikler Basketbol Şenliği’ne katıldılar.
Denizli’deki turnuvayı, yakın döneme kadar basketbol altyapısıyla ünlü olan Banvit’in hocası Ahmet Gürgen de izliyordu. Alperen Şengün’ün yeteneğini hemen fark eden Gürgen, Salim Taslı ile konuşup onu Banvit’e istediğini söyledi.
Salim Taslı, “Seni Banvit’e vereceğim, basketbol geleceğin için doğru adres orası.” dediğinde, Alperen hiç tepki vermedi. Ama akşam eve gittiğinde babasına şöyle dedi: “Banvit’e gideceğim, milli takıma gireceğim ve buradaki arkadaşlara destek olacağım.”
Banvit’e gittiğinde henüz 10-11 yaşındaydı Alperen Şengün. Giresun’daki ailesinden ayrılıp Bandırma’nın yolunu tutmuştu. İlk günlerde ailesinin yanı sıra ilk hocası Salim Taslı’yı da sık sık arıyordu.
Sonrasında ortama alışıp sadece basketbola odaklandı minik Alperen. Altyapısı sağlam olduğu için Banvit’te zorlanmadı. Bu süreçte baba Kemal Şengün’ün hayal çerçevesi ise Türkiye sınırlarının dışına taşmıyordu. NBA aklının ucundan bile geçmezken; çok hırslı olan oğlunun Türkiye’nin en iyi takımlarında oynayacağından ise emindi.
NBA seçmeleri
Şüphesiz Türkiye sınırları içinde en iyi basketbol kulüpleri, Eurolig şampiyonlukları yaşamış Anadolu Efes ve Fenerbahçe Beko’ydu, ancak Alperen Şengün, Bandırma Kırmızı ve Bandırma BK’daki birer sezonluk performanslarının ardından 2020-21 sezonu öncesi Beşiktaş ile 3 yıllık anlaşma imzaladı.
Beşiktaş, 2020-21 sezonunu beşinci bitirip play-off yarı finali oynarken; Alperen Şengün de çıktığı 29 maçta 28,3 dakika süre, 19,2 sayı, 9,4 ribaund, 2,5 asist, 1,3 top çalma ve 1,7 blok ortalaması yakalayarak Basketbol Süper Ligi MVP’si (En Değerli Oyuncu) seçildi. Bu performansla birlikte, 3 yıllık sözleşme süresinin bitmesini beklemeden NBA seçmelerine katılmaya karar verdi.
Şengün, 2021 NBA seçmelerinin ilk turunda Oklahoma City Thunder tarafından 16’ıncı sıradan seçildi ve gelecekteki iki kez ilk tur seçim hakkı karşılığında Houston Rockets’a takas edildi.
NBA yorumcuları, 7 Ağustos 2021’de Houston Rockets ile sözleşme imzalayan 2,11 metre uzunluğundaki Alperen Şengün’ü NBA seçmelerine katılan en yetenekli ve üretken uzunlardan biri olarak değerlendirdi.
İlklerin ve rekorların adamı
Dünyanın en büyük basketbol ligi NBA’de iki sezonu geride bırakıp üçüncü sezonuna da çok formda başlayan milli basketbolcu Alperen Şengün, ABD’deki kariyerinde sürekli olarak ilklere ve rekorlara imza atıyor.
Geçtiğimiz günlerde Houston Rockets’ın Charlotte Hornets’ı 128-119 mağlup ettiği maçta 19 sayı, 7 ribaunt, 4 asist ve 1 top çalmalık performans gösteren Şengün, NBA kariyerinde 500 asiste ulaşan en genç pivot oldu.
NBA Türkiye’nin sosyal medya hesabından da bu rekor duyuruldu. Yapılan paylaşımda, “Alperen Şengün, Nikola Jokic’i geride bırakarak NBA kariyerinde 500 asiste ulaşan en genç oyuncu oldu. Alperen Şengün 21 yaş, 99 gün; Nikola Jokic 22 yaş, 40 gün. Evet, en genç.” ifadeleri kullanıldı.
Hedef: All Star ve NBA şampiyonluğu
Şengün, daha önce de toplamda 1000 sayı ve 200 asist yapan en genç pivot, NBA tarihinde bir maçta +30 sayı, +10 ribaund, +5 asist yapan en genç basketbolcu olmuştu.
Ayrıca Şengün, NBA tarihinde triple-double yapan en genç pivot ve Houston Rockets tarihinde bunu başaran en genç basketbolcu olmayı da başarmıştı.
Bunlara ilaveten Alperen Şengün, ilk sezonunda Çaylaklar All Star, ikinci sezonunda da Yükselen Yıldızlar All Star takımına seçilmişti. Henüz 21 yaşında olmasına rağmen birçok başarıya imza atan Şengün’ün hedefi, All Star ve NBA şampiyonluğu.
ABD’deki binlerce Yağlıdereli, milli gururumuz olan Alperen Şengün’ün maçlarını takip ediyor mu, bilmiyoruz, ama memleketinin plakası olan 28 numaralı formasıyla neredeyse her karşılaşmada şov yapan, yerlere serdiği dev rakiplerinin üzerinden zıplayıp potayı kırarcasına smaç basan, kendine özgü atış stiliyle sürpriz sayılar üreten ve sporseverleri kendine hayran bırakan yıldız oyuncu, şu an “Giresun – Basketbol – ABD” denince akla ilk ve tek gelen isim.
Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fikir Turu’nun editöryel politikasını yansıtmayabilir.
Bu yazı ilk kez 24 Kasım 2023’te yayımlanmıştır.