Rusya-Ukrayna savaşında yeni cephe: Sosyal medya

Rusya-Ukrayna Savaşında sosyal medya cephesinde neler oluyor? Sosyal medya cephesine ülkeler nasıl hazırlandı? Kim galip ve neden? Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı yazdı.

Ukrayna ve Rusya arasında yaşanan savaş, yalnızca karada, havada, şehirlerde geçmiyor, taraflar sosyal medyada da adeta savaşıyorlar. Çatışmalara ait olduğu iddia edilen görüntülerin dolaşım platformlarındaki yayılma hızı ve yoğunluğu, dünyanın bugüne kadar bir savaş ile ilgili olarak tecrübe ettiğinin çok ötesinde. Bazı uzmanların da dediği gibi ‘Sosyal Medya Savaşı’ yaşanıyor.[efn_note]The Wire, Ukraine-Russia: Is Social Media a New Way to Wage War?https://thewire.in/world/ukraine-russia-is-social-media-a-new-way-to-wage-war, (03.04.2022).[/efn_note] Her iki ülke de sosyal medyayı yoğun bir propaganda faaliyeti için devreye sokmuş durumda.

Ukrayna ve Rusya’nın sosyal medyayı etkili bir enformasyon savaş tekniği olarak kullanabilmesinde, elbette sosyal medya olanaklarına ulaşmanın herkes için kolay, hızlı, aynı anda olmasının etkisi var. Ayrıca sosyal medyanın çok kısa sürede yönlendirilebilir, dikkat çekici ve etkili, coğrafi sınır tanımayan yapısının da, bunda etkili olduğu açık. Daha detaylı bir şekilde irdeleyecek olursak;

  • Sosyal medya üzerinden gerçekleşen propaganda ilgi çekici ve daha anlaşılırdır.
  • Sosyal medya vasıtasıyla iletilen bilgiler, ihtiyaçlara göre esnek bir yapıda ve sürekli olarak revize edilebilen özelliktedir.
  • Sosyal medya vasıtasıyla istenilen bilgi hedef kitleye kolay, hızlı, aynı anda ve çok kısa sürede yönlendirilebilir.
  • Sosyal medya uygulamalarının sağladığı imkânlar coğrafi sınır tanımayan bir yapıdadır.
  • Sosyal medya uygulamalarının kriptolu yazılım özellikleri kullanıcılarının kimliğini rahatlıkla gizlemesine olanak sağlar.

Sosyal medya savaşının galibi

Sahada yaşanan savaşı kimin kazandığı tartışılabilir ancak şimdiye kadar yaşananlara bakınca sosyal medya meydanındaki savaşı kazanın Ukrayna olduğunu söylenebilir.

Bu durumun çeşitli nedenleri var ama en önemlisi çatışmaların başından bu yana küresel düzeyde bu savaşa dair oluşan kamuoyu. Rusya’nın saldırgan, Ukrayna’nın da mazlum taraf olduğunu düşünüyor. Bu kanı gerçekçi temellere de dayanıyor. Çünkü uluslararası hukuka göre de Rusya’nın Ukrayna’ya karşı giriştiği söz konusu savaşın hukuki nedenleri oldukça zayıf.

Ukrayna’nın sosyal medya savaşındaki diğer bir avantajı da bahse konu propaganda faaliyetlerinin sürdürüldüğü sosyal medya platformlarının ve video paylaşım sitelerinin önemli bir kısmının Amerika Birleşik Devletleri (ABD) menşeili küresel şirketlerce kontrol edilmesi. Bu itibarla söz konusu şirketler, Ukrayna lehine olan paylaşımlar yapan grupları ve hesapları desteklerken, Rusya lehine paylaşımları yayan hesapları ve şahısları sansürlüyorlar.[efn_note]NBC News, “Facebook, Twitter remove disinformation accounts targeting Ukrainians”, https://www.nbcnews.com/tech/internet/facebook-twitter-remove-disinformation-accounts-targeting-ukrainians-rcna17880, (03.04.2022).[/efn_note]

Ukrayna’nın takip ettiği propaganda stratejisinin de daha isabetli olduğunu da söylemek gerek. Örneğin “Ukrayna’nın eline esir düşen Rus askerlerin annelerine seslenmesine gibi” etkileyici insani öğeleri içeren paylaşımlar, zaten başından beri Ukrayna lehine olan kamuoyunu çok daha fazla bir şekilde konsolide etti. Ukrayna’nın bu etkili propaganda stratejisinin belirlenmesinde NATO üyesi ülkelerin desteği olduğunu tahmin etmek zor değil.[efn_note]The Week, “How Russia lost its footing in the propaganda war against Ukraine”, https://theweek.com/news/1010919/the-russo-ukrainian-propaganda-war, (03.04.2022).[/efn_note]

Sosyal medya savaşını kim kaybediyor?

Rusya’nın izlediği kara propaganda[efn_note]Propaganda faaliyetlerinin, her türlü yalan haber, çarpıtma, iftira, entrika ve benzeri ahlak dışı uygulamalara başvurulmak suretiyle icra edilmesi.[/efn_note] stratejisi ise oldukça klasik ve Soğuk Savaş döneminin suçlayıcı ve yıpratıcı dilini hatırlattı. “Ukrayna’yı Neo-Naziler’in yönettiği veya Ukrayna devletinde karar verici konumda uyuşturucu bağımlısı oldukları” yönündeki Rus iddiaları uluslararası kamuoyu nezdinde genel itibariyle inandırıcı bulunmadı.

Rusya’nın izlediği propaganda stratejisi adeta kendi ülkesinin sınırları içine de hapsoldu. Bu durumun en önemli nedeni, Rusya’nın VK, Ok.ru, Moi Mir, LiveJournal, Rutube gibi platformların küresel düzeyde kullanımın sınırlı olması.

Rus propaganda faaliyetlerinin küresel düzeyde yaygınlaşamamasının bir diğer önemli nedeni ise Rusya lehine olan yayınlarının, Batı medyası tarafından sansür edilerek verilmesi ve genel olarak Rusya’nın aleyhine olan paylaşımların ise hızla küresel dolaşıma servis edilmesi.

Ukrayna’nın avantajı

Ukrayna’nın propaganda alanında en önemli avantajlarından biri de, Ukrayna lideri Zelenski’nin komedyen ve aktör geçmişi.

Hem klasik hem de sosyal medyayı profesyonel düzeyde kullanma yeteneğine sahip olan Zelenski, sivil kıyafetleriyle kimi zaman uluslararası örgütlerin toplantılarına kimi zamanda Batılı ülkelerin parlamentolarının oturumlarına video konferans yöntemleriyle bağlanıyor ve Ukrayna’nın tezlerini birinci ağızdan dünya kamuoyuna duygulara da hitap edebilecek bir biçimde duyuruyor.

Savaşın başında manipülatif ve çelişki yayınlar yapan, askerî araç-teçhizat ve asker kayıplarını gizlemeye gayret eden Rus medyasının karşısında medya organlarını proaktif ve şeffaf bir şekilde kullanmayı seçen Ukrayna var.

Ayrıca, Rus muhalefetinin ya da muhalif unsurların bizzat Rusya’nın sürdürmekte olduğu yayın politikasını tekzip edecek şekilde, Rus kayıplarıyla ilgili farklı rakamlar açıklaması, Ukrayna’nın Rusya’ya karşı propaganda faaliyetlerinde daha etkili olmasına neden oluyor. Bu minvalde, bir Rus medya çalışanının Rus devlet televizyonunda savaş aleyhtarı posterle boy göstermesi gibi etkileyici eylemi buna örnek olarak gösterilebilir.

Ukrayna’nın Dijital Dönüşüm Bakanlığı neden önemli?

2019 yılında kurulan ve Ukrayna’daki kamu hizmetlerinin dijitalleşmesi amacıyla faaliyet gösteren Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanlığı, 31 yaşındaki Bakan Mykhailo Fedorov’un sosyal medyadaki aktif faaliyetleri kapsamında Ukrayna’nın etkili bir propaganda stratejisi sürdürmesine önemli katkı sağladı.[efn_note]BBC, “Ukrayna’nın en genç bakanı, sosyal medyayı Rusya işgaline karşı kullanıyor”, https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-60648333, (30.03.2022).[/efn_note]

Bu bakanlık, Fedorov’un öncülüğünde Apple, Google, Meta, Twitter, YouTube, Microsoft, Sony, Oracle gibi teknoloji devlerinin Rusya’daki faaliyetlerini sonlandırılması için ciddi kamuoyu baskı yaratmayı başarabildi.

Yine bu bakanlığın girişimleri sayesinde Elon Musk, uydu üzerinden internete bağlanmayı sağlayan Starlink uydularının konumlarını Ukrayna’ya göre ayarladı ve böylelikle de internetin veya telekomünikasyon altyapısının kesilmesi veya hasar görmesi durumunda hükümetin ülkeyle ve dünyayla bağlantı kurabilmesine olanak sağlandı.

Sonuç olarak sıcak çatışma ortamında ağır kayıplara rağmen yavaş da olsa ilerlemeler kaydeden Rusya, enformasyon savaşı cephesinde ise Ukrayna’ya karşı hezimet yaşıyor.

Ukrayna’nın Batı’nın da desteğiyle dijital mecrada yeni bir cephe açmayı başardığı da söylenebilir. Bu yeni cephedeki etkinliği sayesinde de Ukrayna, Rus halkını kendi yanına çekmek, Ukrayna lehine olan uluslararası kamuoyunu daha da konsolide etmek, kendi halkının ve ordusunun direnme gücünü artırmak ve Rus silahlı unsurlarının ise moralini bozmak konusunda önemli kazanımlar elde ettiği söylenebilir.

Yeni nesil enformasyon savaşı stratejileri

Propaganda faaliyetleri, konvansiyonel savaşların başladığı ilk dönemlerden buyana savaşan tarafların üzerinde önemli durduğu alanlardan biri olmuştur. Günümüzde ise sosyal medya imkanlarının gelişmesi ve internetleşmeyle birlikte, klasik propaganda teknikleri yerini yeni nesil enformasyon savaşı stratejilerine bıraktı. Ukrayna-Rusya Savaşı da bu sürecin gerçek hayatta tecrübe edilen ilk örneklerinden biridir. Bu sürece gelinmesinde ise ABD ve Rusya gibi küresel güçlerin yanı sıra bölgesel güç konumunda olan devletlerin de özellikle 2010 sonrası dönemde siber güvenlik alanına yaptığı yatırımların büyük rolü bulunuyor. Bu kapsamda uluslararası sistemde güç mücadelesi içinde bulunan devletler, gerek propaganda faaliyetlerini icra etmek gerekse de siber saldırı kapasitelerini geliştirmek amacıyla özel birimler tesis ediyorlar.

Örneğin ABD Ordusu bünyesindeki Siber Komutanlık (USCYBERCOM) 2010 yılında faaliyete geçti. Rusya’nın ise İnternet Araştırmaları Kurumu (İnternet-İsseledovaniy), Rusya lehine küresel algı operasyonlarının merkezi konumunda olan bir örgütlenme olduğu iddia ediliyor.[efn_note]NBC, “Russia Steps up Propaganda Push with Online ‘Kremlin Trolls” . https://www.nbcnews.com/tech/internet/russia-steps-propaganda-push-online-kremlin-trolls-n366606, (03.04.2022).[/efn_note] Tüm bu gelişmeler ise bizlere savaşın değişen doğasını ortaya koyuyor.

Bununla birlikte her ne kadar Ukrayna-Rusya Savaşı, sosyal medya üzerinden yoğun dezenformasyon mücadelesine sahne olsa da gerçek çatışmalar hâlâ klasik silahlar kullanılarak kazanılıyor. Bu itibarla yeni nesil propaganda tekniklerini icra etmek bir tarafa avantajlar sağlıyor. Ancak bu durum, tek başına sıcak bir çatışmayı kazanmaya yetmiyor.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fikir Turu’nun editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı ilk kez 7 Nisan 2022’de yayımlanmıştır.

Ali Burak Darıcılı
Ali Burak Darıcılı
Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı - Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde lisans eğitimini 1998 yılında, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde “The Role of International Community in the Bosnian Conflict; Its activities, successes and failures” konulu yüksek lisans eğitimini 2010 yılında, Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı’nda “Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya Federasyonu’nun Siber Güvenlik Stratejilerinin Karşılaştırmalı Analizi” konulu doktora eğitimini ise 2017 yılında tamamladı. 2000-2014 yılları arasında Başbakanlık’ta İstihbarat ve Güvenlik konularında “Meslek Memuru” olarak yurtiçi ve yurtdışında görev yaptı. Daha sonra akademik çalışmalarına yoğunlaşarak, özellikle “Siber Güvenlik, İstihbarat, Güncel Türk Dış Politika Meseleleri ve Terör” konularında akademik çalışmalar gerçekleştirdi. Halen Bursa Teknik Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde Doçent Dr. Öğretim Üyesi olarak görev yapıyor.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Rusya-Ukrayna savaşında yeni cephe: Sosyal medya

Rusya-Ukrayna Savaşında sosyal medya cephesinde neler oluyor? Sosyal medya cephesine ülkeler nasıl hazırlandı? Kim galip ve neden? Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı yazdı.

Ukrayna ve Rusya arasında yaşanan savaş, yalnızca karada, havada, şehirlerde geçmiyor, taraflar sosyal medyada da adeta savaşıyorlar. Çatışmalara ait olduğu iddia edilen görüntülerin dolaşım platformlarındaki yayılma hızı ve yoğunluğu, dünyanın bugüne kadar bir savaş ile ilgili olarak tecrübe ettiğinin çok ötesinde. Bazı uzmanların da dediği gibi ‘Sosyal Medya Savaşı’ yaşanıyor.[efn_note]The Wire, Ukraine-Russia: Is Social Media a New Way to Wage War?https://thewire.in/world/ukraine-russia-is-social-media-a-new-way-to-wage-war, (03.04.2022).[/efn_note] Her iki ülke de sosyal medyayı yoğun bir propaganda faaliyeti için devreye sokmuş durumda.

Ukrayna ve Rusya’nın sosyal medyayı etkili bir enformasyon savaş tekniği olarak kullanabilmesinde, elbette sosyal medya olanaklarına ulaşmanın herkes için kolay, hızlı, aynı anda olmasının etkisi var. Ayrıca sosyal medyanın çok kısa sürede yönlendirilebilir, dikkat çekici ve etkili, coğrafi sınır tanımayan yapısının da, bunda etkili olduğu açık. Daha detaylı bir şekilde irdeleyecek olursak;

  • Sosyal medya üzerinden gerçekleşen propaganda ilgi çekici ve daha anlaşılırdır.
  • Sosyal medya vasıtasıyla iletilen bilgiler, ihtiyaçlara göre esnek bir yapıda ve sürekli olarak revize edilebilen özelliktedir.
  • Sosyal medya vasıtasıyla istenilen bilgi hedef kitleye kolay, hızlı, aynı anda ve çok kısa sürede yönlendirilebilir.
  • Sosyal medya uygulamalarının sağladığı imkânlar coğrafi sınır tanımayan bir yapıdadır.
  • Sosyal medya uygulamalarının kriptolu yazılım özellikleri kullanıcılarının kimliğini rahatlıkla gizlemesine olanak sağlar.

Sosyal medya savaşının galibi

Sahada yaşanan savaşı kimin kazandığı tartışılabilir ancak şimdiye kadar yaşananlara bakınca sosyal medya meydanındaki savaşı kazanın Ukrayna olduğunu söylenebilir.

Bu durumun çeşitli nedenleri var ama en önemlisi çatışmaların başından bu yana küresel düzeyde bu savaşa dair oluşan kamuoyu. Rusya’nın saldırgan, Ukrayna’nın da mazlum taraf olduğunu düşünüyor. Bu kanı gerçekçi temellere de dayanıyor. Çünkü uluslararası hukuka göre de Rusya’nın Ukrayna’ya karşı giriştiği söz konusu savaşın hukuki nedenleri oldukça zayıf.

Ukrayna’nın sosyal medya savaşındaki diğer bir avantajı da bahse konu propaganda faaliyetlerinin sürdürüldüğü sosyal medya platformlarının ve video paylaşım sitelerinin önemli bir kısmının Amerika Birleşik Devletleri (ABD) menşeili küresel şirketlerce kontrol edilmesi. Bu itibarla söz konusu şirketler, Ukrayna lehine olan paylaşımlar yapan grupları ve hesapları desteklerken, Rusya lehine paylaşımları yayan hesapları ve şahısları sansürlüyorlar.[efn_note]NBC News, “Facebook, Twitter remove disinformation accounts targeting Ukrainians”, https://www.nbcnews.com/tech/internet/facebook-twitter-remove-disinformation-accounts-targeting-ukrainians-rcna17880, (03.04.2022).[/efn_note]

Ukrayna’nın takip ettiği propaganda stratejisinin de daha isabetli olduğunu da söylemek gerek. Örneğin “Ukrayna’nın eline esir düşen Rus askerlerin annelerine seslenmesine gibi” etkileyici insani öğeleri içeren paylaşımlar, zaten başından beri Ukrayna lehine olan kamuoyunu çok daha fazla bir şekilde konsolide etti. Ukrayna’nın bu etkili propaganda stratejisinin belirlenmesinde NATO üyesi ülkelerin desteği olduğunu tahmin etmek zor değil.[efn_note]The Week, “How Russia lost its footing in the propaganda war against Ukraine”, https://theweek.com/news/1010919/the-russo-ukrainian-propaganda-war, (03.04.2022).[/efn_note]

Sosyal medya savaşını kim kaybediyor?

Rusya’nın izlediği kara propaganda[efn_note]Propaganda faaliyetlerinin, her türlü yalan haber, çarpıtma, iftira, entrika ve benzeri ahlak dışı uygulamalara başvurulmak suretiyle icra edilmesi.[/efn_note] stratejisi ise oldukça klasik ve Soğuk Savaş döneminin suçlayıcı ve yıpratıcı dilini hatırlattı. “Ukrayna’yı Neo-Naziler’in yönettiği veya Ukrayna devletinde karar verici konumda uyuşturucu bağımlısı oldukları” yönündeki Rus iddiaları uluslararası kamuoyu nezdinde genel itibariyle inandırıcı bulunmadı.

Rusya’nın izlediği propaganda stratejisi adeta kendi ülkesinin sınırları içine de hapsoldu. Bu durumun en önemli nedeni, Rusya’nın VK, Ok.ru, Moi Mir, LiveJournal, Rutube gibi platformların küresel düzeyde kullanımın sınırlı olması.

Rus propaganda faaliyetlerinin küresel düzeyde yaygınlaşamamasının bir diğer önemli nedeni ise Rusya lehine olan yayınlarının, Batı medyası tarafından sansür edilerek verilmesi ve genel olarak Rusya’nın aleyhine olan paylaşımların ise hızla küresel dolaşıma servis edilmesi.

Ukrayna’nın avantajı

Ukrayna’nın propaganda alanında en önemli avantajlarından biri de, Ukrayna lideri Zelenski’nin komedyen ve aktör geçmişi.

Hem klasik hem de sosyal medyayı profesyonel düzeyde kullanma yeteneğine sahip olan Zelenski, sivil kıyafetleriyle kimi zaman uluslararası örgütlerin toplantılarına kimi zamanda Batılı ülkelerin parlamentolarının oturumlarına video konferans yöntemleriyle bağlanıyor ve Ukrayna’nın tezlerini birinci ağızdan dünya kamuoyuna duygulara da hitap edebilecek bir biçimde duyuruyor.

Savaşın başında manipülatif ve çelişki yayınlar yapan, askerî araç-teçhizat ve asker kayıplarını gizlemeye gayret eden Rus medyasının karşısında medya organlarını proaktif ve şeffaf bir şekilde kullanmayı seçen Ukrayna var.

Ayrıca, Rus muhalefetinin ya da muhalif unsurların bizzat Rusya’nın sürdürmekte olduğu yayın politikasını tekzip edecek şekilde, Rus kayıplarıyla ilgili farklı rakamlar açıklaması, Ukrayna’nın Rusya’ya karşı propaganda faaliyetlerinde daha etkili olmasına neden oluyor. Bu minvalde, bir Rus medya çalışanının Rus devlet televizyonunda savaş aleyhtarı posterle boy göstermesi gibi etkileyici eylemi buna örnek olarak gösterilebilir.

Ukrayna’nın Dijital Dönüşüm Bakanlığı neden önemli?

2019 yılında kurulan ve Ukrayna’daki kamu hizmetlerinin dijitalleşmesi amacıyla faaliyet gösteren Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanlığı, 31 yaşındaki Bakan Mykhailo Fedorov’un sosyal medyadaki aktif faaliyetleri kapsamında Ukrayna’nın etkili bir propaganda stratejisi sürdürmesine önemli katkı sağladı.[efn_note]BBC, “Ukrayna’nın en genç bakanı, sosyal medyayı Rusya işgaline karşı kullanıyor”, https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-60648333, (30.03.2022).[/efn_note]

Bu bakanlık, Fedorov’un öncülüğünde Apple, Google, Meta, Twitter, YouTube, Microsoft, Sony, Oracle gibi teknoloji devlerinin Rusya’daki faaliyetlerini sonlandırılması için ciddi kamuoyu baskı yaratmayı başarabildi.

Yine bu bakanlığın girişimleri sayesinde Elon Musk, uydu üzerinden internete bağlanmayı sağlayan Starlink uydularının konumlarını Ukrayna’ya göre ayarladı ve böylelikle de internetin veya telekomünikasyon altyapısının kesilmesi veya hasar görmesi durumunda hükümetin ülkeyle ve dünyayla bağlantı kurabilmesine olanak sağlandı.

Sonuç olarak sıcak çatışma ortamında ağır kayıplara rağmen yavaş da olsa ilerlemeler kaydeden Rusya, enformasyon savaşı cephesinde ise Ukrayna’ya karşı hezimet yaşıyor.

Ukrayna’nın Batı’nın da desteğiyle dijital mecrada yeni bir cephe açmayı başardığı da söylenebilir. Bu yeni cephedeki etkinliği sayesinde de Ukrayna, Rus halkını kendi yanına çekmek, Ukrayna lehine olan uluslararası kamuoyunu daha da konsolide etmek, kendi halkının ve ordusunun direnme gücünü artırmak ve Rus silahlı unsurlarının ise moralini bozmak konusunda önemli kazanımlar elde ettiği söylenebilir.

Yeni nesil enformasyon savaşı stratejileri

Propaganda faaliyetleri, konvansiyonel savaşların başladığı ilk dönemlerden buyana savaşan tarafların üzerinde önemli durduğu alanlardan biri olmuştur. Günümüzde ise sosyal medya imkanlarının gelişmesi ve internetleşmeyle birlikte, klasik propaganda teknikleri yerini yeni nesil enformasyon savaşı stratejilerine bıraktı. Ukrayna-Rusya Savaşı da bu sürecin gerçek hayatta tecrübe edilen ilk örneklerinden biridir. Bu sürece gelinmesinde ise ABD ve Rusya gibi küresel güçlerin yanı sıra bölgesel güç konumunda olan devletlerin de özellikle 2010 sonrası dönemde siber güvenlik alanına yaptığı yatırımların büyük rolü bulunuyor. Bu kapsamda uluslararası sistemde güç mücadelesi içinde bulunan devletler, gerek propaganda faaliyetlerini icra etmek gerekse de siber saldırı kapasitelerini geliştirmek amacıyla özel birimler tesis ediyorlar.

Örneğin ABD Ordusu bünyesindeki Siber Komutanlık (USCYBERCOM) 2010 yılında faaliyete geçti. Rusya’nın ise İnternet Araştırmaları Kurumu (İnternet-İsseledovaniy), Rusya lehine küresel algı operasyonlarının merkezi konumunda olan bir örgütlenme olduğu iddia ediliyor.[efn_note]NBC, “Russia Steps up Propaganda Push with Online ‘Kremlin Trolls” . https://www.nbcnews.com/tech/internet/russia-steps-propaganda-push-online-kremlin-trolls-n366606, (03.04.2022).[/efn_note] Tüm bu gelişmeler ise bizlere savaşın değişen doğasını ortaya koyuyor.

Bununla birlikte her ne kadar Ukrayna-Rusya Savaşı, sosyal medya üzerinden yoğun dezenformasyon mücadelesine sahne olsa da gerçek çatışmalar hâlâ klasik silahlar kullanılarak kazanılıyor. Bu itibarla yeni nesil propaganda tekniklerini icra etmek bir tarafa avantajlar sağlıyor. Ancak bu durum, tek başına sıcak bir çatışmayı kazanmaya yetmiyor.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fikir Turu’nun editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı ilk kez 7 Nisan 2022’de yayımlanmıştır.

Ali Burak Darıcılı
Ali Burak Darıcılı
Doç. Dr. Ali Burak Darıcılı - Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde lisans eğitimini 1998 yılında, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde “The Role of International Community in the Bosnian Conflict; Its activities, successes and failures” konulu yüksek lisans eğitimini 2010 yılında, Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı’nda “Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya Federasyonu’nun Siber Güvenlik Stratejilerinin Karşılaştırmalı Analizi” konulu doktora eğitimini ise 2017 yılında tamamladı. 2000-2014 yılları arasında Başbakanlık’ta İstihbarat ve Güvenlik konularında “Meslek Memuru” olarak yurtiçi ve yurtdışında görev yaptı. Daha sonra akademik çalışmalarına yoğunlaşarak, özellikle “Siber Güvenlik, İstihbarat, Güncel Türk Dış Politika Meseleleri ve Terör” konularında akademik çalışmalar gerçekleştirdi. Halen Bursa Teknik Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde Doçent Dr. Öğretim Üyesi olarak görev yapıyor.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

0
Would love your thoughts, please comment.x