Amerikalı politikacılar neden bu kadar yaşlı?

ABD'de Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleri adaylarının yaşı büyük tartışma konusu. Kimileri başkanlık adaylığı için yaş sınırı getirilmesini savunuyor, ama bu bir çözüm olmayabilir. Peki, çözüm ne olabilir?

ABD’de Kasım ayında kritik başkanlık seçimleri öncesi politikalar değil rakiplerin yaşları konuşuluyor. Üstelik halkın önemli bir bölümü her iki adaya da karşı. Yapılan çok sayıda anket sonucu da gösterdi ki, Donald Trump ve Joe Biden arasında bir rövanş istenmiyor. Daha sağlıklı bir siyasi sistemde, görevdeki iki adaya karşı duyulan bu hoşnutsuzluk, başka fikirlerin ortaya çıkması ve diğer adayların halka kendilerini anlatması için bir fırsat olurdu. Ama Vox.com’un politika muhabiri Abdallah Fayyad’ın altını çizdiği üzere, ülkede siyasi sistem yaşlıların lehine işliyor ve bu da demokrasiyi baltalıyor.

Yazıdan öne çıkan bölümleri aktarıyoruz:

“ABD Başkan Joe Biden o kadar yaşlı ki, bazı Demokratlar bile başkanlık yarışından çekilmesini istiyor. Ancak Biden elbette tek yaşlı üst düzey Amerikalı siyasetçi değil. En büyük rakibi Donald Trump 78 yaşında. ABD Senatosu’ndaki senatörlerin yaş ortalaması 65’in üzerinde. Aslında Amerikalı politikacılar o kadar yaşlandı ki, ABD artık bir gerontokrasi, yani gücün yaşlılar arasında yoğunlaştığı bir hükümet sistemi olarak adlandırılıyor.

Yaşlı insanların iktidar mevkilerinde bulunmasında yanlış bir şey yok. Eğer seçmenler deneyimli yetkililerin ülkeyi yönetmesini istiyorsa, muhtemelen bu yetkililer ortalama yaşı diğer çalışan kesimden daha yüksek olacaktır. Bununla birlikte, yaşlı Amerikalıların ulusal siyasette aşırı temsil edilmesi ve bu durumun gençlerin karşılaştığı pek çok zorluktan bihaber bir siyasi sınıfa yol açabilecek olması endişe vericidir.

Yaş sınırı bir çözüm mü?

Politikacılar, sağlıkları hakkında çok az bilgi paylaştıkları için bu endişe daha da artıyor. Örneğin merhum Dianne Feinstein, hayatının son birkaç yılını, 90 yaşına yaklaşırken bile, zihinsel zindeliğiyle ilgili ciddi endişelere ve hafıza kaybı da dahil olmak üzere bilişsel gerilemenin açık işaretlerine rağmen Senato koltuğuna tutunarak geçirdi. Senato azınlık lideri 82 yaşındaki Mitch McConnell, geçen yıl birçok kez kamuoyunun karşısına çıktığında donakalmış gibi göründü ve sonunda görevinden istifa etmeyi düşündüğünü açıkladı. Yakın zamanda ise Biden’ın yanlış çıkışları ve berbat münazara performansı, 81 yaşındaki başkanın bırakın resmi görevlerini yerine getirmeyi, gerçekten kampanya yürütebilecek kapasitede olup olmadığı konusunda bir paniğe yol açtı.

Pek çok Amerikalı, son birkaç seçim döneminde başkanlık için seçtikleri adayların, her biri tarihteki en yaşlı başkan olacak kadar yaşlı adaylar olmasından dolayı hayal kırıklığına uğramış durumda. (Biden bugüne kadarki en yaşlı başkan; Trump seçilirse görev süresinin sonunda bu rekoru kıracak).

Ancak seçmenlerin bu kadar az seçeneğe sahip görünmesinin bir nedeni de başkanlığa giden en önemli yollardan birinin, kendisi de yaşlanmakta olan Kongre olmasıdır. Aslında mevcut Kongre, Amerikan tarihinin en yaşlısı.

Bunca yaşlı siyasetçinin olması pek çok kişinin, yaş sınırı da dahil olmak üzere basit çözümler talep etmesine yol açtı.

Ancak bu kadar çok yaşlı siyasetçiye sahip olmak demokrasimizle ilgili daha derin sorunların bir belirtisi. Ne var ki bu sorunlar, yaşlı insanların kamu görevlerine aday olmalarını yasaklamakla çözülemez. Demokrasiler farklı yaş gruplarının temsilini sağlamalıdır. Zira milletvekilleri arasında gençlerin yeterince temsil edilmemesi, değişen dünyaya uyum sağlayamayan bir hükümete yol açabilir.

Amerikalı siyasetçiler neden bu kadar yaşlı?

Amerika’nın seçilmiş temsilcilerinin neden yaşlandığına dair en basit açıklama, bir bütün olarak Amerikan nüfusunun da yaşlanmasıdır. ABD Nüfus Sayım Bürosu’na göre 1980’de 30 olan ABD’deki ortanca yaş, bugün 39’dur ve “baby boomers” kuşağı (1946 ve 1964 yılları arasında doğan nesli tanımlamak için kullanılan terim. Bu dönem, II. Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra doğum oranlarının önemli ölçüde artmasıyla ortaya çıktı çev. notu) önceki kuşaklara göre çok daha uzun süre aktif olarak çalışma hayatında kalıyor.

Bu durum seçilmiş yetkililerin neden yaşlandığını açıklasa da Feinstein, McConnell ya da Biden gibi insanların 80’li yaşlarına kadar görevde kalıp sağlıklarıyla ilgili kamuoyunu endişeye boğmalarını ya da Kongre’nin yaklaşık dörtte birinin neden 70 yaşın üzerindeki üyelerden oluştuğunu açıklamıyor.

Demokrasi erozyonu

İşte bu noktada demokrasinin erozyona uğradığına dair işaretler ortaya çıkmaya başlıyor. Çünkü seçmenler 80 yaşında birini seçmek istiyorlarsa, bunu yapma hakkına sahip olmalıdırlar; daha yaşlı politikacılara sahip olmak demokratik bir sürecin sonucu olacaktır.

Gerçekte ise pek çok Amerikalının pek fazla seçim şansı yok. Çünkü gerçek bir rekabetin önünde sistemik engeller var ve çoğu durumda görevdeki Kongre üyelerinin istedikleri kadar iktidarda kalmalarına izin veriliyor. (Ne de olsa Biden, 2009’da başkan yardımcısı olmadan önce 36 yıl boyunca Senato’da görev yaptı.)

Kongre seçimleri geçtiğimiz yüzyıl boyunca giderek daha az rekabetçi hale geldi. Son yıllardaysa Temsilciler Meclisi yarışlarının büyük çoğunluğu 10 puan ya da daha yüksek bir farkla kazanıldı.

Rekabet azaldıkça, kongre üyelerinin yaş ortalaması yükseldi. Örneğin 1981’de bir ABD senatörünün ortalama yaşı 52 iken, 2022’de 65 oldu.

Siyaset kutuplaştı

Temsilciler Meclisi seçimlerinin bu kadar rekabetten uzak olmasının iki ana nedeni var: kutuplaşma ve gerginlik siyaseti. Amerikalılar daha fazla kutuplaştıkça, siyasi partilerine daha sadık hale geldiler. Örneğin Demokrat bir başkan adayına oy verirken aynı zamanda Temsilciler Meclisi veya Senato için Cumhuriyetçi bir adaya da oy vermek genel seçimlerde kongre bölgelerini daha güvenli hale getiriyordu. Daha önemlisi, milletvekillerinin kongre bölgelerini bir partinin yararına olacak şekilde düzenledikleri partizan gerginlik siyaseti, rekabetçi seçimleri daha da nadir hale getirdi.

Bu da çoğu kongre seçiminin esasen ön seçimlerle belirlendiği anlamına geliyor. Örneğin çok güvenli bir Demokrat ya da Cumhuriyetçi bölgede biri ön seçimi[1] kazandığında, genel seçim formaliteden öteye gitmiyor. Ancak ön seçimlerde gerçek rekabetin önünde bir başka engel daha var ki bu da siyasetçilerin daha uzun süre görevde kalmasına yol açıyor: Görev süresinin verdiği güç.

Görev başında olanlar, isim bilinirliği, parti desteği ve kampanya bağış toplama miktarları da dahil olmak üzere çeşitli nedenlerle rakiplerine karşı büyük bir avantaja sahip oluyorlar. Aslında, 2018’de 29 yaşındaki Demokrat Milletvekili Alexandria Ocasio-Cortez’in yirmi yıldır Kongre’de görev yapan Joe Crowley’i mağlup etmesinde olduğu gibi, zaman zaman bazı sürpriz sonuçların yaşansa da, görevdekilerin ön seçimleri kaybetmesi aslında olağanüstü nadir bir durumdur. Brookings Enstitüsü’ne göre, her dönem sadece bir avuç görevdeki aday ön seçimlerini kaybediyor.

Böyle bir sistemin sonucu, görevdeki vekillerin gönüllü emekliliğe gitmedikleri takdirde onlarca yıl boyunca koltuklarını koruyabilmeleridir. Bu da seçmenlerin teknik olarak istedikleri kişiye oy verebilmelerine rağmen, oy pusulalarında kimlerin yer alacağı ve seçebilecekleri ciddi alternatiflerin olup olmadığı konusunda çok az söz sahibi oldukları anlamına geliyor. Çözüm yaş sınırlaması değildir. Seçmenlere daha fazla seçenek sunmaktır.

Ayrımcılık tuzağı

Anketler Amerikalıların çoğunun federal milletvekillerine yaş sınırı getirilmesini desteklediğini gösteriyor. Ayrıca son yıllarda bu yönde bazı girişimler de oldu. Ancak yaş sınırı, görevde çok fazla yaşlı insan bulunması ihtimalini kesinlikle ortadan kaldıracak olsa da birçok sorunu da beraberinde getirecektir. Öncelikle, böylesi bir uygulama ayrımcılık olacaktır: İnsanları sadece demografik özellikleri nedeniyle demokratik katılımdan alıkoyacaktır. Ayrıca insanlar aynı şekilde yaşlanmazlar ve bir kişi 70’li yaşlarında bilişsel gerileme belirtileri göstermeye başlarken, başka bir kişi 80’li yaşlarına kadar görev yapabilecek durumda olabilir. Fiziksel ve zihinsel sağlığın bilimsel ortalamalarına dayanarak bir yaş sınırı belirlemek de özellikle tıbbi tedavinin daha iyi hale gelmesi ve yaşam beklentilerinin zaman içinde uzaması nedeniyle, nispeten keyfi olabilir.

Seçmene seçenek sunmalı

Yaş sınırlarıyla ilgili ikinci sorun ise, seçimlerde rekabetin çok az olması gibi temel bir sorunu ortadan kaldırmamasıdır.

Bu nedenle çabalar büyük ölçüde seçimleri daha adil ve daha rekabetçi hale getirmeye odaklanmalıdır. Görevde bulunmanın bir adayın seçimi kazanması için garanti olmaktan çıkarılmalı, Kongre’de daha genç insanların seçilmesi mümkün hale getirilmelidir. Bu da seçilmiş yetkililerin kendi seçmenlerini daha fazla temsil ettiği bir gerçekliğin yaratılmasına yardımcı olacaktır.

Bu hedefe ulaşmak için milletvekilleri, partileri lehine seçim çevreleriyle oynayamaz hale getirilmeli, aday olmanın daha ekonomik hale getirilmesi, derin cepli bağışçılara daha az etki tanınması ve oy pusulasına erişimin iyileştirilmesi gibi demokratik reformlara odaklanmalıdır.

Bu teknik reformlar Kongre’yi hemen gençleştirmeyeceği gibi Biden’ın karşı karşıya olduğu mevcut güven krizini kesinlikle çözmeyecektir. Ancak bu gerontokrasi çağının tekrar yaşanma olasılığını azaltacaktır.

Ayrıca seçmenlere, ister genç ve gelecek vaat eden birini ister ülkesine kamu görevinde hizmet ederek iş gücüne geri dönmek isteyen bir emekliyi seçme şansı verecektir.

Nihayetinde seçmenlerin sahip olması gereken şey de budur: Seçenek!”

Bu yazı ilk kez 10 Temmuz 2024’te yayımlanmıştır.

Abdallah Fayyad’ın Vox.com’da yayınlanan, “Why American politicians are so old” başlıklı yazısından bölümler Mustafa Alkan tarafından çevrildi ve onun editoryal katkısı ile yayına hazırlandı. Yazının orijinaline aşağıdaki linkten erişebilirsiniz.
https://www.vox.com/policy/358863/old-politicians-gerontocracy-age-limits

[1] Amerika Birleşik Devletleri’nde, siyasi partilerin adaylarını belirlemek için yapılan ön seçimler… Çev.n.

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Amerikalı politikacılar neden bu kadar yaşlı?

ABD'de Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleri adaylarının yaşı büyük tartışma konusu. Kimileri başkanlık adaylığı için yaş sınırı getirilmesini savunuyor, ama bu bir çözüm olmayabilir. Peki, çözüm ne olabilir?

ABD’de Kasım ayında kritik başkanlık seçimleri öncesi politikalar değil rakiplerin yaşları konuşuluyor. Üstelik halkın önemli bir bölümü her iki adaya da karşı. Yapılan çok sayıda anket sonucu da gösterdi ki, Donald Trump ve Joe Biden arasında bir rövanş istenmiyor. Daha sağlıklı bir siyasi sistemde, görevdeki iki adaya karşı duyulan bu hoşnutsuzluk, başka fikirlerin ortaya çıkması ve diğer adayların halka kendilerini anlatması için bir fırsat olurdu. Ama Vox.com’un politika muhabiri Abdallah Fayyad’ın altını çizdiği üzere, ülkede siyasi sistem yaşlıların lehine işliyor ve bu da demokrasiyi baltalıyor.

Yazıdan öne çıkan bölümleri aktarıyoruz:

“ABD Başkan Joe Biden o kadar yaşlı ki, bazı Demokratlar bile başkanlık yarışından çekilmesini istiyor. Ancak Biden elbette tek yaşlı üst düzey Amerikalı siyasetçi değil. En büyük rakibi Donald Trump 78 yaşında. ABD Senatosu’ndaki senatörlerin yaş ortalaması 65’in üzerinde. Aslında Amerikalı politikacılar o kadar yaşlandı ki, ABD artık bir gerontokrasi, yani gücün yaşlılar arasında yoğunlaştığı bir hükümet sistemi olarak adlandırılıyor.

Yaşlı insanların iktidar mevkilerinde bulunmasında yanlış bir şey yok. Eğer seçmenler deneyimli yetkililerin ülkeyi yönetmesini istiyorsa, muhtemelen bu yetkililer ortalama yaşı diğer çalışan kesimden daha yüksek olacaktır. Bununla birlikte, yaşlı Amerikalıların ulusal siyasette aşırı temsil edilmesi ve bu durumun gençlerin karşılaştığı pek çok zorluktan bihaber bir siyasi sınıfa yol açabilecek olması endişe vericidir.

Yaş sınırı bir çözüm mü?

Politikacılar, sağlıkları hakkında çok az bilgi paylaştıkları için bu endişe daha da artıyor. Örneğin merhum Dianne Feinstein, hayatının son birkaç yılını, 90 yaşına yaklaşırken bile, zihinsel zindeliğiyle ilgili ciddi endişelere ve hafıza kaybı da dahil olmak üzere bilişsel gerilemenin açık işaretlerine rağmen Senato koltuğuna tutunarak geçirdi. Senato azınlık lideri 82 yaşındaki Mitch McConnell, geçen yıl birçok kez kamuoyunun karşısına çıktığında donakalmış gibi göründü ve sonunda görevinden istifa etmeyi düşündüğünü açıkladı. Yakın zamanda ise Biden’ın yanlış çıkışları ve berbat münazara performansı, 81 yaşındaki başkanın bırakın resmi görevlerini yerine getirmeyi, gerçekten kampanya yürütebilecek kapasitede olup olmadığı konusunda bir paniğe yol açtı.

Pek çok Amerikalı, son birkaç seçim döneminde başkanlık için seçtikleri adayların, her biri tarihteki en yaşlı başkan olacak kadar yaşlı adaylar olmasından dolayı hayal kırıklığına uğramış durumda. (Biden bugüne kadarki en yaşlı başkan; Trump seçilirse görev süresinin sonunda bu rekoru kıracak).

Ancak seçmenlerin bu kadar az seçeneğe sahip görünmesinin bir nedeni de başkanlığa giden en önemli yollardan birinin, kendisi de yaşlanmakta olan Kongre olmasıdır. Aslında mevcut Kongre, Amerikan tarihinin en yaşlısı.

Bunca yaşlı siyasetçinin olması pek çok kişinin, yaş sınırı da dahil olmak üzere basit çözümler talep etmesine yol açtı.

Ancak bu kadar çok yaşlı siyasetçiye sahip olmak demokrasimizle ilgili daha derin sorunların bir belirtisi. Ne var ki bu sorunlar, yaşlı insanların kamu görevlerine aday olmalarını yasaklamakla çözülemez. Demokrasiler farklı yaş gruplarının temsilini sağlamalıdır. Zira milletvekilleri arasında gençlerin yeterince temsil edilmemesi, değişen dünyaya uyum sağlayamayan bir hükümete yol açabilir.

Amerikalı siyasetçiler neden bu kadar yaşlı?

Amerika’nın seçilmiş temsilcilerinin neden yaşlandığına dair en basit açıklama, bir bütün olarak Amerikan nüfusunun da yaşlanmasıdır. ABD Nüfus Sayım Bürosu’na göre 1980’de 30 olan ABD’deki ortanca yaş, bugün 39’dur ve “baby boomers” kuşağı (1946 ve 1964 yılları arasında doğan nesli tanımlamak için kullanılan terim. Bu dönem, II. Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra doğum oranlarının önemli ölçüde artmasıyla ortaya çıktı çev. notu) önceki kuşaklara göre çok daha uzun süre aktif olarak çalışma hayatında kalıyor.

Bu durum seçilmiş yetkililerin neden yaşlandığını açıklasa da Feinstein, McConnell ya da Biden gibi insanların 80’li yaşlarına kadar görevde kalıp sağlıklarıyla ilgili kamuoyunu endişeye boğmalarını ya da Kongre’nin yaklaşık dörtte birinin neden 70 yaşın üzerindeki üyelerden oluştuğunu açıklamıyor.

Demokrasi erozyonu

İşte bu noktada demokrasinin erozyona uğradığına dair işaretler ortaya çıkmaya başlıyor. Çünkü seçmenler 80 yaşında birini seçmek istiyorlarsa, bunu yapma hakkına sahip olmalıdırlar; daha yaşlı politikacılara sahip olmak demokratik bir sürecin sonucu olacaktır.

Gerçekte ise pek çok Amerikalının pek fazla seçim şansı yok. Çünkü gerçek bir rekabetin önünde sistemik engeller var ve çoğu durumda görevdeki Kongre üyelerinin istedikleri kadar iktidarda kalmalarına izin veriliyor. (Ne de olsa Biden, 2009’da başkan yardımcısı olmadan önce 36 yıl boyunca Senato’da görev yaptı.)

Kongre seçimleri geçtiğimiz yüzyıl boyunca giderek daha az rekabetçi hale geldi. Son yıllardaysa Temsilciler Meclisi yarışlarının büyük çoğunluğu 10 puan ya da daha yüksek bir farkla kazanıldı.

Rekabet azaldıkça, kongre üyelerinin yaş ortalaması yükseldi. Örneğin 1981’de bir ABD senatörünün ortalama yaşı 52 iken, 2022’de 65 oldu.

Siyaset kutuplaştı

Temsilciler Meclisi seçimlerinin bu kadar rekabetten uzak olmasının iki ana nedeni var: kutuplaşma ve gerginlik siyaseti. Amerikalılar daha fazla kutuplaştıkça, siyasi partilerine daha sadık hale geldiler. Örneğin Demokrat bir başkan adayına oy verirken aynı zamanda Temsilciler Meclisi veya Senato için Cumhuriyetçi bir adaya da oy vermek genel seçimlerde kongre bölgelerini daha güvenli hale getiriyordu. Daha önemlisi, milletvekillerinin kongre bölgelerini bir partinin yararına olacak şekilde düzenledikleri partizan gerginlik siyaseti, rekabetçi seçimleri daha da nadir hale getirdi.

Bu da çoğu kongre seçiminin esasen ön seçimlerle belirlendiği anlamına geliyor. Örneğin çok güvenli bir Demokrat ya da Cumhuriyetçi bölgede biri ön seçimi[1] kazandığında, genel seçim formaliteden öteye gitmiyor. Ancak ön seçimlerde gerçek rekabetin önünde bir başka engel daha var ki bu da siyasetçilerin daha uzun süre görevde kalmasına yol açıyor: Görev süresinin verdiği güç.

Görev başında olanlar, isim bilinirliği, parti desteği ve kampanya bağış toplama miktarları da dahil olmak üzere çeşitli nedenlerle rakiplerine karşı büyük bir avantaja sahip oluyorlar. Aslında, 2018’de 29 yaşındaki Demokrat Milletvekili Alexandria Ocasio-Cortez’in yirmi yıldır Kongre’de görev yapan Joe Crowley’i mağlup etmesinde olduğu gibi, zaman zaman bazı sürpriz sonuçların yaşansa da, görevdekilerin ön seçimleri kaybetmesi aslında olağanüstü nadir bir durumdur. Brookings Enstitüsü’ne göre, her dönem sadece bir avuç görevdeki aday ön seçimlerini kaybediyor.

Böyle bir sistemin sonucu, görevdeki vekillerin gönüllü emekliliğe gitmedikleri takdirde onlarca yıl boyunca koltuklarını koruyabilmeleridir. Bu da seçmenlerin teknik olarak istedikleri kişiye oy verebilmelerine rağmen, oy pusulalarında kimlerin yer alacağı ve seçebilecekleri ciddi alternatiflerin olup olmadığı konusunda çok az söz sahibi oldukları anlamına geliyor. Çözüm yaş sınırlaması değildir. Seçmenlere daha fazla seçenek sunmaktır.

Ayrımcılık tuzağı

Anketler Amerikalıların çoğunun federal milletvekillerine yaş sınırı getirilmesini desteklediğini gösteriyor. Ayrıca son yıllarda bu yönde bazı girişimler de oldu. Ancak yaş sınırı, görevde çok fazla yaşlı insan bulunması ihtimalini kesinlikle ortadan kaldıracak olsa da birçok sorunu da beraberinde getirecektir. Öncelikle, böylesi bir uygulama ayrımcılık olacaktır: İnsanları sadece demografik özellikleri nedeniyle demokratik katılımdan alıkoyacaktır. Ayrıca insanlar aynı şekilde yaşlanmazlar ve bir kişi 70’li yaşlarında bilişsel gerileme belirtileri göstermeye başlarken, başka bir kişi 80’li yaşlarına kadar görev yapabilecek durumda olabilir. Fiziksel ve zihinsel sağlığın bilimsel ortalamalarına dayanarak bir yaş sınırı belirlemek de özellikle tıbbi tedavinin daha iyi hale gelmesi ve yaşam beklentilerinin zaman içinde uzaması nedeniyle, nispeten keyfi olabilir.

Seçmene seçenek sunmalı

Yaş sınırlarıyla ilgili ikinci sorun ise, seçimlerde rekabetin çok az olması gibi temel bir sorunu ortadan kaldırmamasıdır.

Bu nedenle çabalar büyük ölçüde seçimleri daha adil ve daha rekabetçi hale getirmeye odaklanmalıdır. Görevde bulunmanın bir adayın seçimi kazanması için garanti olmaktan çıkarılmalı, Kongre’de daha genç insanların seçilmesi mümkün hale getirilmelidir. Bu da seçilmiş yetkililerin kendi seçmenlerini daha fazla temsil ettiği bir gerçekliğin yaratılmasına yardımcı olacaktır.

Bu hedefe ulaşmak için milletvekilleri, partileri lehine seçim çevreleriyle oynayamaz hale getirilmeli, aday olmanın daha ekonomik hale getirilmesi, derin cepli bağışçılara daha az etki tanınması ve oy pusulasına erişimin iyileştirilmesi gibi demokratik reformlara odaklanmalıdır.

Bu teknik reformlar Kongre’yi hemen gençleştirmeyeceği gibi Biden’ın karşı karşıya olduğu mevcut güven krizini kesinlikle çözmeyecektir. Ancak bu gerontokrasi çağının tekrar yaşanma olasılığını azaltacaktır.

Ayrıca seçmenlere, ister genç ve gelecek vaat eden birini ister ülkesine kamu görevinde hizmet ederek iş gücüne geri dönmek isteyen bir emekliyi seçme şansı verecektir.

Nihayetinde seçmenlerin sahip olması gereken şey de budur: Seçenek!”

Bu yazı ilk kez 10 Temmuz 2024’te yayımlanmıştır.

Abdallah Fayyad’ın Vox.com’da yayınlanan, “Why American politicians are so old” başlıklı yazısından bölümler Mustafa Alkan tarafından çevrildi ve onun editoryal katkısı ile yayına hazırlandı. Yazının orijinaline aşağıdaki linkten erişebilirsiniz.
https://www.vox.com/policy/358863/old-politicians-gerontocracy-age-limits

[1] Amerika Birleşik Devletleri’nde, siyasi partilerin adaylarını belirlemek için yapılan ön seçimler… Çev.n.

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

0
Would love your thoughts, please comment.x