Amazon kadınlarının içindeki kırılgan kız çocukları

Çağımızın Amazon kadınları savaşçı ruhlu, güçlü ve becerikli kadınlar, Çoğunun ruhunun derinliklerinde küçük, kırılgan bir kız çocuğu var. Şimdi o küçük kızı anlama ve dinleme zamanı. Prof. Dr. Aslıhan Dönmez yazdı.

Çağımızın Amazon kadınları tıpkı tarihteki Amazon kadınları gibi savaşçı ruhlu, güçlü ve becerikli kadınlar. Hayatın birçok alanında; evde, işte, ilişkilerinde hiç durmadan mücadele ediyorlar. Hayatta en iyi versiyonlarını deneyimlemek istiyorlar. Bunun için kuşandıkları bir sürü silah var; mükemmeliyetçi bir yapı, belirsizlikten hoşlanmayan kontrolcü bir mizaç, duyguları kendinden bile saklama yeteneği, insanları memnun etme gayreti. Fakat bu silahlar abartılı kullanıldığında Amazon kadınlarının iç huzurunu da kaçırabiliyor. Bu kadınların ruhsal dayanıklılığını arttırmak için önerilerimi Amazon Kadınlarına İç Huzuru Sağlama Rehberi isimli kitabımda ele almıştım1.

Bu güçlü ve savaşçı kadınların birçoğunun ruhunun derinliklerinde aslında küçük bir kız çocuğu var. Olumsuz yaşam koşulları ve birçok travma eşliğinde büyürken bir noktadan itibaren kendi benliklerinden ayırarak geride, kapalı kapılar arkasında bırakmak zorunda kaldıkları küçük bir kız çocuğu… Kırgın, incinmiş, ihtiyaçları karşılanmamış, kırılgan bir çocuk. O çocuğu ruhlarının derinliklerindeki odaya hapsetmelerinin o zamanlar için haklı bir gerekçesi mutlaka vardı. O zamanın çevresel şartları bunu gerektiriyordu. Çoğunun mutsuz ebeveynleri ve gergin bir ev ortamları vardı. Bu çevre başta koşulsuz sevilme, olduğu gibi kabul edilme, anlaşılma ve görülme, onaylanma ve şefkat gibi duygusal ihtiyaçlarını karşılayamayan bir çevreydi. Duygusal ihmal ve hatta istismar ortamında büyümek zorunda kalan, anne ve babanın mutsuzluk ve gerginliklerine şahit olan bu küçük kızlar o zamanki zorlu yaşam koşullarına ayak uydurabilmek ve bu koşullarda hayatta sağ salim ayakta kalabilmek için bazı inanç ve davranış stratejileri geliştirmek zorunda kaldılar. Bilişsel Davranışçı Terapi’de şema adını alan bu inanç ve davranış örüntüleri, bu kızların belli konularda başarı elde edip birer Amazon kadınına dönüşmesine yardımcı oldu belki ama, geride o küçük kırılgan kızın kalmasına da neden oldu.

Şimdi o küçük kızı anlamanın ve dinlemenin zamanı. Bu yazı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle içindeki kırılgan küçük kızı dinlemek, o kızın bugünkü hayatında yarattığı etkiyi anlamak ve o kızı oradan çıkarıp tekrar kendi benliğiyle birleştirmek isteyen tüm Amazon kadınlarına adanmıştır.

Duygusal ihmal ve ruhsal etkileri

Her çocuğun temel duygusal ihtiyaçları vardır. Nasıl gerekli besin, bakım, barınma gibi ihtiyaçları yeterince karşılanmayan bir çocuk hastalanır hatta ölürse, duygusal ihtiyaçları karşılanmayan çocuklar da büyüyemez, gelişemez ve hep biraz kavruk kalır. Bu duygusal ihtiyaçlardan bazıları koşulsuz sevgi ve kabul, güven ve bağlanma, anlaşılma, duygularını ifade etme özgürlüğü, takdir edilme, oyun oynama, dahil edilme ve özerkliktir. Çocuğun bu duygusal ihtiyaçlarının karşılanmaması, sevgi, ilgi, yakınlık gibi davranışların gösterilmemesi durumunda duygusal bir ihmalden söz edilir. Duygusal ihmal çocuğun ruhsal olarak sağlıklı bir birey olarak gelişmesinin önünde büyük bir engel teşkil eder.

Duygusal olarak ihmal edilen bir çocuk kendine, insanlara ve dünyaya karşı olumsuz birtakım inançlar geliştirmeye başlar. Kendine dair gelişen temel inançları “Değersizim, sevilmiyorum veya koşullu seviliyorum, yetersizim” şeklinde olabilir. İnsanların güvenilmez olduğuna, onun istek ve ihtiyaçlarına karşı duyarsız olduklarına dair olumsuz inançlar gelişebilir. Dünya tehlikeli, tekinsiz ve gelecek kötü olarak algılanabilir.

Çocuk bu olumsuz temel inançlarla başa çıkabilmek için kendine bazı kurallar ve varsayımlar geliştirmeye başlar. Bilişsel kuramda bu kural ve varsayımlara ara inançlar denir ve çoğunlukla temel inançların yarattığı olumsuz algılarla başa çıkmak için çocuğun kendine getirdiği açıklamalar ve kuralları içerir. Duygusal ihmalle büyüyen bir çocukta gelişebilecek ara inançlara örnekler şunlardır:

  • Kendi ihtiyaçlarımı kendim karşılamayı öğrenmeliyim.
  • Ancak uyumlu biri olursam sevilirim.
  • Sevdiklerim mutsuzsa bu benim suçum.
  • Sevdiklerimin mutluluğu için elimden gelen her şeyi yapmalıyım.
  • Sevdiklerimin istek ve ihtiyaçları benimkinden önce gelir.
  • Duygusallık zayıflıktır. İşleri halletmek için duygusallığı bir kenara bırakmam gerekir.
  • İnsanlar duygularını gösteren kişiler sevmezler.

Bu kuralların etkisiyle çocukta bazı davranışsal stratejiler gelişmeye başlar. Örneğin; olumsuz duygularını bastırmaya çalışma, istek ve ihtiyaçlarını dile getirmeme, anne ve babasını memnun etme çabası, sevdiği insanların sorumluluğunu yüklenip bir sorun çözücü olmaya çalışma, hep uyumlu olmaya, sorun çıkarmamaya çalışma, erken yaşta olgun tavırlar içine girip başının çaresine bakmaya çalışma, yardım istememe, çok çalışma gibi davranışlar gösterebilir. Her ne kadar bu davranışlar başta göze hoş gibi görünse de çocuğun bu davranışları o korkmuş, kırılgan, çocuksu yanını ezmek, görmezden gelmek ve halı altına süpürmek pahasına yaptığı unutulmamalıdır.

Travmayla çok içi içe olan bir durum dissosiyasyondur. Dissosiyasyon, kişinin bilinç, bellek, kimlik, duygu, algı gibi bir arada olması gereken süreçleri arasındaki bütünlüğün bozulması demektir ve travmaya karşı gelişen bir savunma mekanizmasıdır. Travmatik olayların yarattığı duygusal yükle baş edemeyen zihnin travmatik deneyimleri bilinçten uzaklaştırarak kişinin ruhsal dengesini korumaya çalışmasıdır. Duygusal ihmal travmasıyla büyüyen çocukların zihni, travmatik olayla baş etme açısından, çocuğu dezavantajlı duruma sokan bu kırılgan, korkmuş yanlarını benlikten ayırabilir. Bu durum dissosiyasyona ve çocuğun benliğinin bir kısmına yabancılaşmasına neden olabilir. Tüm bu süreçlerin bilinçdışı olduğunu, yani kişinin bilinçli farkındalığında olmadan geliştiğini vurgulamak isterim. İşte yazımın başından beri sizlere “ruhun derinliklerine hapsedilmiş küçük kız” olarak bahsettiğim, aslında travma etkisiyle dissosiye olmuş bir zihin parçasını betimler.

Hapsolmuş küçük kızın Amazon kadını üzerindeki etkileri

Kırılgan tarafını geride bırakan küçük kız az önce bahsettiğim inançlar çerçevesinde ve davranışsal stratejileri sayesinde zorlayıcı özellikleri olan o çevrede ayakta kalır. Zamanla kabuğu daha da sertleşir, geride bıraktığı küçük kızı adeta unutur. Hayattaki zorlukları birer birer aşarak yavaş yavaş bir Amazon kadınına dönüşür. Artık tuttuğunu koparan, zor işlerin üstesinden gelen, tam bir sorun çözücü olmuştur. Bu sayede hayatın ödüllerini de birer birer toplamaya başlar. Örneğin; şemanın davranışsal stratejisi olan çok çalışma sayesinde akademik ve mesleki hayatta başarılar elde eder. İnsanları memnun etme çabası nedeniyle çevresinde aranan bir insan olur. Sevdiklerinin istek ve ihtiyaçlarına önem verdiği için tam bir sorun çözücü haline gelir ve insanların takdirini kazanır.

Fakat ruhun derinliklerinde hapsettiği küçük kız yok olmaz. Çünkü o kızın istek ve ihtiyaçları halen karşılanmamıştır. Bu istek ve ihtiyaçlar özellikle Amazon kadının kurduğu ilişkilerde kendini gösterir.

Güçlü, dayanıklı, her işi halleden biri olarak görülen Amazon kadını aslında koşulsuz kabul ve sevgi ihtiyacı hisseder. Bir şey başarmasa da, sorunları çözmese de sevileceğini bilmek ister. Genellikle başkalarını koruma rolü üstlenirken aslında sırtını yaslayabileceği, tamamen güvende hissedebileceği bir ilişki arar. Oysa insanlara ve dünyaya karşı güvensizlik temel inancı olduğu için kimseye güvenemez. Özellikle yakın ilişkilerinde yaşadığı herhangi bir güvensizlik karşısında kırılgan küçük kız tarafıyla şiddetli duygusal ve dürtüsel tepkiler gösterebilir.

Yardım istemeden dağları devirmeye alışmış olan Amazon kadının içindeki kırılgan kız aslında “Biri beni görsün, beni duysun, anlasın” diye haykırır. Birçok ağır yükü yalnız başına yüklenmiş olmanın getirdiği yorgunluk, bitkinlik ve tükenmişlik ancak el ayak çekilip Amazon kadını kendiyle baş başa kalınca ortaya çıkar. İşte o zamanlarda Amazon kadını ve küçük kız baş başa verip ağlaşırlar.

Duygusallık zayıflıktır” inancının etkisiyle olumsuz duygularını görmezden gelerek devam etmeye çalışan Amazon kadını duyguların rehberliğinden yoksun kalır. Her ne kadar içerideki küçük kız çığlık çığlığa olumsuz duygularını haykırsa da Amazon kadını onu duymaz ve bu rehberlikten yoksun bir şekilde yoluna devam eder. Sonunda hayat yolculuğunda kendini aslında hiç de varmak istemediği bir yerde veya çıkmaz sokakta bulabilir.

Amazon kadını hep bir koşuşturma içindeyken içerdeki küçük kız yorulduğunu, artık biraz dinlenip oynamak istediğini haykırır. “Gel, biraz da hiçbir şey yapmadan yatalım, dinlenelim” der ama Amazon kadını onu duymaz. Sanki dünyayı kurtaracak olan kendisiymiş gibi çalışır da çalışır. Hatta çalışmadığı zamanlar da eli ayağına dolaşır; “Bu boş vaktimi en iyi şekilde değerlendirmem gerekir” diye kendine yeni işler çıkarır.

Oysa Amazon kadınının ihtiyacı olan tam da o küçük kız çocuğunu duymak ve onun ihtiyaçlarını karşılamaktır. Çünkü o çocuk Amazon kadınına en iyi versiyonunu deneyimlemesi konusunda yardımcı olabilir. Amazon kadını da bu çocuğun geçmişte karşılanmamış ihtiyaçlarını karşılayabilir. Dolayısıyla her ikisi mutlu mesut bir arada yaşayabilirler.

Küçük kız ve Amazon kadınının buluşması

Önce o kızı ara bul. İçindeki küçük kızla barışmak isteyen bir Amazon kadınıysanız ilk yapmanız gereken önce o kızı ruhunuzun derinliklerinde hapsettiğiniz odadan çıkarmaktır. Bunun için biraz içinize bakmanız gerekecek. Bazen bu çocuk çok da derinlerde değildir ve bir iki şefkatli çağırış karşısında hemencecik geliverir. Ama bazı Amazon kadınları içlerindeki küçük kızı o kadar derinlere hapsetmişlerdir ki, o kızı bulmak için profesyonel bir yardım yani bir ruh sağlığı çalışanına başvurmak gerekebilir.

Ondan özür dile. Amazon kadınıyla küçük kızın buluşması ilk başlarda biraz zor geçer. Çünkü kız ürkek ve kırgındır. Onca yıl bir kafese hapsedilmiş olmanın getirdiği bir tedirginlik ve güvensizlik vardır kızın üzerinde. Bu kızın güvenini kazanmak işi Amazon kadınına düşer. Bunun için de o kızla tatlı tatlı ve şefkatli bir sesle konuşmak gerekir. Bunu hayali olarak o kızı karşınızdaki bir koltuğa oturtarak veya o kıza bir sembolik mektup yazarak yapabilirsiniz. Yapmakta zorlanıyorsanız o kızın fotoğrafları veya halen ondan kalmış bir eşya (örneğin; bir peluş oyuncak) işinize yarayabilir. Bu konuşma sırasında ondan özür dilemek, onu oraya hapsetmenizdeki nedenlerden bahsetmek ve neden artık onunla birlik olmak istediğinizi söylemek işe yarayabilir.

Onu yanına al ve ihtiyaçlarını karşıla. Eğer onun da hazır olduğunu hissederseniz (ki sevgiye, ilgiye ve şefkate çok aç olduğu için sizi kolaylıkla affedecektir) artık bu ayrılığa son verip onunla tekrar bütünleşebilirsiniz. Bu, elbette ki sembolik bir bütünleşmedir. Küçük bir kızken yapmak istediğiniz fakat çevresel şartlar uygun olmadığı için yapamadığınız ne varsa şimdi yapmak bu bütünleşme için yardımcı olacaktır. Örneğin; bir danışanım terapinin bu aşamasında küçük bir kızken annesinden hep bir saçlı bebek istediğini, annesinin ise ona hep saçsız bebekler aldığını hatırlamıştı. Ve o hafta gidip kendine saçlı bir bebek almıştı. O küçük kızın maddi manevi karşılanmamış ihtiyaçlarını karşılamak sizi de tamamlanmış hissettirecektik.

Sana rehberlik etmesine izin ver. Eğer bu aşamaya kadar geldiyseniz kendinizi duygusal olarak daha canlı, zihinsel olarak daha dinç ve hayata karşı daha istekli hissediyor olma olasılığınız çok yüksektir. Çünkü o çocuk size ruhsal bir enerji verecektir. Üstelik dissosiye olmuş olan zihin eksik parçasına kavuşunca tekrar tıkır tıkır işlemeye başlayacaktır. Şimdi o çocuğun size rehber olma zamanı. “Bir çocuk bana nasıl rehberlik yapabilir” diye endişelenmeyin, çocuklardan öğreneceğimiz çok şey var. O çocukla birlikte odaya tıktığınız ve yıllardır kendinize deneyimleme izni vermediğiniz birçok duygu oluk oluk ruhunuza dolacaktır. Mesela uzun zamandır ağlamadığınız kadar çok ağlayabilirsiniz. Korkmayın, bu bir depresyon ağlaması değildir. Birikmiş gözyaşlarınız nihayet içerideki pisliği de beraberinde götürerek akmaktadır. Veya içinizi yoğun bir hüzün kaplayabilir. Yıllardır bir odaya hapsedilmiş küçük çocuğun yasıdır bu; özgür kalmadan önce o yası deneyimlemeniz gerekir. Ruhunuzdaki o tıkanıklık açıldıktan sonra artık duygulardan korkmadan, onların rehberliğine izin vererek ve içinizde keyifle oyun oynayan bir çocuğun verdiği neşe ve spontanlıkla en iyi versiyonunuzu deneyimlemeniz mümkün olacaktır.

Tüm Amazon kadınlarının içlerindeki küçük kızla birleşmesi ümidiyle…

Kaynaklar

  1. Aslıhan Dönmez. Amazon Kadınlarına İç Huzuru Sağlama Rehberi. Doğan Novus Yayınları, 2023.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fikir Turu’nun editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı ilk kez 7 Mart 2025’te yayımlanmıştır.

Aslıhan Dönmez
Aslıhan Dönmez
Prof. Dr. Aslıhan Dönmez - Psikiyatri uzmanı ve nörobilim doktoru. Çalışma alanları kaygı bozuklukları, depresyon ve yeme bozuklukları. Uzmanlık alanı Bilişsel Davranışçı Terapi. Halen Boğaziçi Üniversitesi'nde misafir öğretim üyesi olarak dersler veriyor.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Amazon kadınlarının içindeki kırılgan kız çocukları

Çağımızın Amazon kadınları savaşçı ruhlu, güçlü ve becerikli kadınlar, Çoğunun ruhunun derinliklerinde küçük, kırılgan bir kız çocuğu var. Şimdi o küçük kızı anlama ve dinleme zamanı. Prof. Dr. Aslıhan Dönmez yazdı.

Çağımızın Amazon kadınları tıpkı tarihteki Amazon kadınları gibi savaşçı ruhlu, güçlü ve becerikli kadınlar. Hayatın birçok alanında; evde, işte, ilişkilerinde hiç durmadan mücadele ediyorlar. Hayatta en iyi versiyonlarını deneyimlemek istiyorlar. Bunun için kuşandıkları bir sürü silah var; mükemmeliyetçi bir yapı, belirsizlikten hoşlanmayan kontrolcü bir mizaç, duyguları kendinden bile saklama yeteneği, insanları memnun etme gayreti. Fakat bu silahlar abartılı kullanıldığında Amazon kadınlarının iç huzurunu da kaçırabiliyor. Bu kadınların ruhsal dayanıklılığını arttırmak için önerilerimi Amazon Kadınlarına İç Huzuru Sağlama Rehberi isimli kitabımda ele almıştım1.

Bu güçlü ve savaşçı kadınların birçoğunun ruhunun derinliklerinde aslında küçük bir kız çocuğu var. Olumsuz yaşam koşulları ve birçok travma eşliğinde büyürken bir noktadan itibaren kendi benliklerinden ayırarak geride, kapalı kapılar arkasında bırakmak zorunda kaldıkları küçük bir kız çocuğu… Kırgın, incinmiş, ihtiyaçları karşılanmamış, kırılgan bir çocuk. O çocuğu ruhlarının derinliklerindeki odaya hapsetmelerinin o zamanlar için haklı bir gerekçesi mutlaka vardı. O zamanın çevresel şartları bunu gerektiriyordu. Çoğunun mutsuz ebeveynleri ve gergin bir ev ortamları vardı. Bu çevre başta koşulsuz sevilme, olduğu gibi kabul edilme, anlaşılma ve görülme, onaylanma ve şefkat gibi duygusal ihtiyaçlarını karşılayamayan bir çevreydi. Duygusal ihmal ve hatta istismar ortamında büyümek zorunda kalan, anne ve babanın mutsuzluk ve gerginliklerine şahit olan bu küçük kızlar o zamanki zorlu yaşam koşullarına ayak uydurabilmek ve bu koşullarda hayatta sağ salim ayakta kalabilmek için bazı inanç ve davranış stratejileri geliştirmek zorunda kaldılar. Bilişsel Davranışçı Terapi’de şema adını alan bu inanç ve davranış örüntüleri, bu kızların belli konularda başarı elde edip birer Amazon kadınına dönüşmesine yardımcı oldu belki ama, geride o küçük kırılgan kızın kalmasına da neden oldu.

Şimdi o küçük kızı anlamanın ve dinlemenin zamanı. Bu yazı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle içindeki kırılgan küçük kızı dinlemek, o kızın bugünkü hayatında yarattığı etkiyi anlamak ve o kızı oradan çıkarıp tekrar kendi benliğiyle birleştirmek isteyen tüm Amazon kadınlarına adanmıştır.

Duygusal ihmal ve ruhsal etkileri

Her çocuğun temel duygusal ihtiyaçları vardır. Nasıl gerekli besin, bakım, barınma gibi ihtiyaçları yeterince karşılanmayan bir çocuk hastalanır hatta ölürse, duygusal ihtiyaçları karşılanmayan çocuklar da büyüyemez, gelişemez ve hep biraz kavruk kalır. Bu duygusal ihtiyaçlardan bazıları koşulsuz sevgi ve kabul, güven ve bağlanma, anlaşılma, duygularını ifade etme özgürlüğü, takdir edilme, oyun oynama, dahil edilme ve özerkliktir. Çocuğun bu duygusal ihtiyaçlarının karşılanmaması, sevgi, ilgi, yakınlık gibi davranışların gösterilmemesi durumunda duygusal bir ihmalden söz edilir. Duygusal ihmal çocuğun ruhsal olarak sağlıklı bir birey olarak gelişmesinin önünde büyük bir engel teşkil eder.

Duygusal olarak ihmal edilen bir çocuk kendine, insanlara ve dünyaya karşı olumsuz birtakım inançlar geliştirmeye başlar. Kendine dair gelişen temel inançları “Değersizim, sevilmiyorum veya koşullu seviliyorum, yetersizim” şeklinde olabilir. İnsanların güvenilmez olduğuna, onun istek ve ihtiyaçlarına karşı duyarsız olduklarına dair olumsuz inançlar gelişebilir. Dünya tehlikeli, tekinsiz ve gelecek kötü olarak algılanabilir.

Çocuk bu olumsuz temel inançlarla başa çıkabilmek için kendine bazı kurallar ve varsayımlar geliştirmeye başlar. Bilişsel kuramda bu kural ve varsayımlara ara inançlar denir ve çoğunlukla temel inançların yarattığı olumsuz algılarla başa çıkmak için çocuğun kendine getirdiği açıklamalar ve kuralları içerir. Duygusal ihmalle büyüyen bir çocukta gelişebilecek ara inançlara örnekler şunlardır:

  • Kendi ihtiyaçlarımı kendim karşılamayı öğrenmeliyim.
  • Ancak uyumlu biri olursam sevilirim.
  • Sevdiklerim mutsuzsa bu benim suçum.
  • Sevdiklerimin mutluluğu için elimden gelen her şeyi yapmalıyım.
  • Sevdiklerimin istek ve ihtiyaçları benimkinden önce gelir.
  • Duygusallık zayıflıktır. İşleri halletmek için duygusallığı bir kenara bırakmam gerekir.
  • İnsanlar duygularını gösteren kişiler sevmezler.

Bu kuralların etkisiyle çocukta bazı davranışsal stratejiler gelişmeye başlar. Örneğin; olumsuz duygularını bastırmaya çalışma, istek ve ihtiyaçlarını dile getirmeme, anne ve babasını memnun etme çabası, sevdiği insanların sorumluluğunu yüklenip bir sorun çözücü olmaya çalışma, hep uyumlu olmaya, sorun çıkarmamaya çalışma, erken yaşta olgun tavırlar içine girip başının çaresine bakmaya çalışma, yardım istememe, çok çalışma gibi davranışlar gösterebilir. Her ne kadar bu davranışlar başta göze hoş gibi görünse de çocuğun bu davranışları o korkmuş, kırılgan, çocuksu yanını ezmek, görmezden gelmek ve halı altına süpürmek pahasına yaptığı unutulmamalıdır.

Travmayla çok içi içe olan bir durum dissosiyasyondur. Dissosiyasyon, kişinin bilinç, bellek, kimlik, duygu, algı gibi bir arada olması gereken süreçleri arasındaki bütünlüğün bozulması demektir ve travmaya karşı gelişen bir savunma mekanizmasıdır. Travmatik olayların yarattığı duygusal yükle baş edemeyen zihnin travmatik deneyimleri bilinçten uzaklaştırarak kişinin ruhsal dengesini korumaya çalışmasıdır. Duygusal ihmal travmasıyla büyüyen çocukların zihni, travmatik olayla baş etme açısından, çocuğu dezavantajlı duruma sokan bu kırılgan, korkmuş yanlarını benlikten ayırabilir. Bu durum dissosiyasyona ve çocuğun benliğinin bir kısmına yabancılaşmasına neden olabilir. Tüm bu süreçlerin bilinçdışı olduğunu, yani kişinin bilinçli farkındalığında olmadan geliştiğini vurgulamak isterim. İşte yazımın başından beri sizlere “ruhun derinliklerine hapsedilmiş küçük kız” olarak bahsettiğim, aslında travma etkisiyle dissosiye olmuş bir zihin parçasını betimler.

Hapsolmuş küçük kızın Amazon kadını üzerindeki etkileri

Kırılgan tarafını geride bırakan küçük kız az önce bahsettiğim inançlar çerçevesinde ve davranışsal stratejileri sayesinde zorlayıcı özellikleri olan o çevrede ayakta kalır. Zamanla kabuğu daha da sertleşir, geride bıraktığı küçük kızı adeta unutur. Hayattaki zorlukları birer birer aşarak yavaş yavaş bir Amazon kadınına dönüşür. Artık tuttuğunu koparan, zor işlerin üstesinden gelen, tam bir sorun çözücü olmuştur. Bu sayede hayatın ödüllerini de birer birer toplamaya başlar. Örneğin; şemanın davranışsal stratejisi olan çok çalışma sayesinde akademik ve mesleki hayatta başarılar elde eder. İnsanları memnun etme çabası nedeniyle çevresinde aranan bir insan olur. Sevdiklerinin istek ve ihtiyaçlarına önem verdiği için tam bir sorun çözücü haline gelir ve insanların takdirini kazanır.

Fakat ruhun derinliklerinde hapsettiği küçük kız yok olmaz. Çünkü o kızın istek ve ihtiyaçları halen karşılanmamıştır. Bu istek ve ihtiyaçlar özellikle Amazon kadının kurduğu ilişkilerde kendini gösterir.

Güçlü, dayanıklı, her işi halleden biri olarak görülen Amazon kadını aslında koşulsuz kabul ve sevgi ihtiyacı hisseder. Bir şey başarmasa da, sorunları çözmese de sevileceğini bilmek ister. Genellikle başkalarını koruma rolü üstlenirken aslında sırtını yaslayabileceği, tamamen güvende hissedebileceği bir ilişki arar. Oysa insanlara ve dünyaya karşı güvensizlik temel inancı olduğu için kimseye güvenemez. Özellikle yakın ilişkilerinde yaşadığı herhangi bir güvensizlik karşısında kırılgan küçük kız tarafıyla şiddetli duygusal ve dürtüsel tepkiler gösterebilir.

Yardım istemeden dağları devirmeye alışmış olan Amazon kadının içindeki kırılgan kız aslında “Biri beni görsün, beni duysun, anlasın” diye haykırır. Birçok ağır yükü yalnız başına yüklenmiş olmanın getirdiği yorgunluk, bitkinlik ve tükenmişlik ancak el ayak çekilip Amazon kadını kendiyle baş başa kalınca ortaya çıkar. İşte o zamanlarda Amazon kadını ve küçük kız baş başa verip ağlaşırlar.

Duygusallık zayıflıktır” inancının etkisiyle olumsuz duygularını görmezden gelerek devam etmeye çalışan Amazon kadını duyguların rehberliğinden yoksun kalır. Her ne kadar içerideki küçük kız çığlık çığlığa olumsuz duygularını haykırsa da Amazon kadını onu duymaz ve bu rehberlikten yoksun bir şekilde yoluna devam eder. Sonunda hayat yolculuğunda kendini aslında hiç de varmak istemediği bir yerde veya çıkmaz sokakta bulabilir.

Amazon kadını hep bir koşuşturma içindeyken içerdeki küçük kız yorulduğunu, artık biraz dinlenip oynamak istediğini haykırır. “Gel, biraz da hiçbir şey yapmadan yatalım, dinlenelim” der ama Amazon kadını onu duymaz. Sanki dünyayı kurtaracak olan kendisiymiş gibi çalışır da çalışır. Hatta çalışmadığı zamanlar da eli ayağına dolaşır; “Bu boş vaktimi en iyi şekilde değerlendirmem gerekir” diye kendine yeni işler çıkarır.

Oysa Amazon kadınının ihtiyacı olan tam da o küçük kız çocuğunu duymak ve onun ihtiyaçlarını karşılamaktır. Çünkü o çocuk Amazon kadınına en iyi versiyonunu deneyimlemesi konusunda yardımcı olabilir. Amazon kadını da bu çocuğun geçmişte karşılanmamış ihtiyaçlarını karşılayabilir. Dolayısıyla her ikisi mutlu mesut bir arada yaşayabilirler.

Küçük kız ve Amazon kadınının buluşması

Önce o kızı ara bul. İçindeki küçük kızla barışmak isteyen bir Amazon kadınıysanız ilk yapmanız gereken önce o kızı ruhunuzun derinliklerinde hapsettiğiniz odadan çıkarmaktır. Bunun için biraz içinize bakmanız gerekecek. Bazen bu çocuk çok da derinlerde değildir ve bir iki şefkatli çağırış karşısında hemencecik geliverir. Ama bazı Amazon kadınları içlerindeki küçük kızı o kadar derinlere hapsetmişlerdir ki, o kızı bulmak için profesyonel bir yardım yani bir ruh sağlığı çalışanına başvurmak gerekebilir.

Ondan özür dile. Amazon kadınıyla küçük kızın buluşması ilk başlarda biraz zor geçer. Çünkü kız ürkek ve kırgındır. Onca yıl bir kafese hapsedilmiş olmanın getirdiği bir tedirginlik ve güvensizlik vardır kızın üzerinde. Bu kızın güvenini kazanmak işi Amazon kadınına düşer. Bunun için de o kızla tatlı tatlı ve şefkatli bir sesle konuşmak gerekir. Bunu hayali olarak o kızı karşınızdaki bir koltuğa oturtarak veya o kıza bir sembolik mektup yazarak yapabilirsiniz. Yapmakta zorlanıyorsanız o kızın fotoğrafları veya halen ondan kalmış bir eşya (örneğin; bir peluş oyuncak) işinize yarayabilir. Bu konuşma sırasında ondan özür dilemek, onu oraya hapsetmenizdeki nedenlerden bahsetmek ve neden artık onunla birlik olmak istediğinizi söylemek işe yarayabilir.

Onu yanına al ve ihtiyaçlarını karşıla. Eğer onun da hazır olduğunu hissederseniz (ki sevgiye, ilgiye ve şefkate çok aç olduğu için sizi kolaylıkla affedecektir) artık bu ayrılığa son verip onunla tekrar bütünleşebilirsiniz. Bu, elbette ki sembolik bir bütünleşmedir. Küçük bir kızken yapmak istediğiniz fakat çevresel şartlar uygun olmadığı için yapamadığınız ne varsa şimdi yapmak bu bütünleşme için yardımcı olacaktır. Örneğin; bir danışanım terapinin bu aşamasında küçük bir kızken annesinden hep bir saçlı bebek istediğini, annesinin ise ona hep saçsız bebekler aldığını hatırlamıştı. Ve o hafta gidip kendine saçlı bir bebek almıştı. O küçük kızın maddi manevi karşılanmamış ihtiyaçlarını karşılamak sizi de tamamlanmış hissettirecektik.

Sana rehberlik etmesine izin ver. Eğer bu aşamaya kadar geldiyseniz kendinizi duygusal olarak daha canlı, zihinsel olarak daha dinç ve hayata karşı daha istekli hissediyor olma olasılığınız çok yüksektir. Çünkü o çocuk size ruhsal bir enerji verecektir. Üstelik dissosiye olmuş olan zihin eksik parçasına kavuşunca tekrar tıkır tıkır işlemeye başlayacaktır. Şimdi o çocuğun size rehber olma zamanı. “Bir çocuk bana nasıl rehberlik yapabilir” diye endişelenmeyin, çocuklardan öğreneceğimiz çok şey var. O çocukla birlikte odaya tıktığınız ve yıllardır kendinize deneyimleme izni vermediğiniz birçok duygu oluk oluk ruhunuza dolacaktır. Mesela uzun zamandır ağlamadığınız kadar çok ağlayabilirsiniz. Korkmayın, bu bir depresyon ağlaması değildir. Birikmiş gözyaşlarınız nihayet içerideki pisliği de beraberinde götürerek akmaktadır. Veya içinizi yoğun bir hüzün kaplayabilir. Yıllardır bir odaya hapsedilmiş küçük çocuğun yasıdır bu; özgür kalmadan önce o yası deneyimlemeniz gerekir. Ruhunuzdaki o tıkanıklık açıldıktan sonra artık duygulardan korkmadan, onların rehberliğine izin vererek ve içinizde keyifle oyun oynayan bir çocuğun verdiği neşe ve spontanlıkla en iyi versiyonunuzu deneyimlemeniz mümkün olacaktır.

Tüm Amazon kadınlarının içlerindeki küçük kızla birleşmesi ümidiyle…

Kaynaklar

  1. Aslıhan Dönmez. Amazon Kadınlarına İç Huzuru Sağlama Rehberi. Doğan Novus Yayınları, 2023.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fikir Turu’nun editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı ilk kez 7 Mart 2025’te yayımlanmıştır.

Aslıhan Dönmez
Aslıhan Dönmez
Prof. Dr. Aslıhan Dönmez - Psikiyatri uzmanı ve nörobilim doktoru. Çalışma alanları kaygı bozuklukları, depresyon ve yeme bozuklukları. Uzmanlık alanı Bilişsel Davranışçı Terapi. Halen Boğaziçi Üniversitesi'nde misafir öğretim üyesi olarak dersler veriyor.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

0
Would love your thoughts, please comment.x