Artık sosyal medya daha çok yalanla mı dolu olacak?

Meta’nın duyurduğu üçüncü taraf doğrulama hizmetlerinden vazgeçme kararı ifade özgürlüğünü artıracak mı, yoksa yanlış bilgilerin yayılmasının önüne geçmek artık mümkün olmayacak mı?

Sosyal medya, toplum üzerinde bireysel seçimlerden siyasi seçimlere pek çok alanda yönlendirici oluyor. En çok kullanılan sosyal platformların sahibi olan Meta’nın içerik doğrulama konusundaki yeni kararı ise yanlış bilgilerin yayılmasıyla ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi.

Cardiff Üniversitesi’nde pazarlama ve strateji konularından ders veren Doç. Denitsa Dineva, The Conversation internet sitesinde yayımlanan yazısında, bu kararın olası sonuçlarını ele alıyor.

Yazının bazı bölümlerini aktarıyoruz:

“Facebook, Instagram, WhatsApp’ın ana şirketi olan Meta, ABD’den başlayarak üçüncü taraf doğrulama programlarını sonlandıracağını duyurdu. Gazeteciler ve nefret söylemi karşıtı aktivistler, kararı ABD’nin yeni başkanı Donald Trump’ın gözüne girme girişimi olarak değerlendirerek eleştirdi. Ancak Meta’nın stratejisi, kullanıcı etkileşimi ve geliri artırmak için yapılmış bir hamle de olabilir.

Karar, sosyal medya devinin platformlarındaki yanlış bilgilendirmeyle başa çıkma biçiminde önemli bir değişimi temsil ediyor.

Meta’nın bağımsız doğrulamayı sonlandırıp kitle kaynaklı katkıları desteklemesinin resmi gerekçesi, ifade özgürlüğünü teşvik etmek. İcra Kurulu Başkanı Mark Zuckerberg, şirketin sansürü azaltmayı hedeflediğini ve çabalarını yasa dışı veya çok zararlı içeriklere yoğunlaştıracağını söyledi.

Bu hamle, hükümetler, sosyal medya şirketleri, sivil toplum grupları ve kamuoyunda ifade özgürlüğü ile içerik denetimi arasında denge kurulması konusunda yapılan tartışmalarla örtüşüyor. İçerik denetimi konusunda önyargılar olduğuna dair kanıtların artması ise tartışmaları hararetlendirdi.

Örneğin, Cambridge Üniversitesi’nin 2023 tarihli bir araştırması, içerik denetimindeki önyargıların marjinal toplulukların kültürel, sosyal ve ekonomik haklarına nasıl zarar verdiğini ele alıyor.”

Yazar, kitle kaynak kullanımı modelinin katılımcı denetimi teşvik ettiğini belirtiyor ve ekliyor: “Ancak profesyonel doğrulama, eğitimli kontrolcülerin veya otomatik modellerin uzmanlığı ve titiz yöntemleri nedeniyle içerik denetiminde doğruluk ve tutarlılığı sağlamada daha etkili olabilir.

Öte yandan Meta da dahil olmak üzere sosyal medya platformları gelirlerini kullanıcı etkileşiminden elde ediyor. Yanıltıcı veya zararlı olarak işaretlenen içerik türü, platform algoritmalarının erişimi artırması nedeniyle genellikle daha fazla ilgi çekiyor.

Örneğin, 2022’de ABD’de yapılan bir araştırma, siyasi kutuplaşmanın, insanların özdeşleştikleri kişilerin gerçeği söylediğine inanma eğilimi olan gerçeklik önyargısını artırdığını gösteriyor. Söz konusu durum, dikkat çekici içeriklere öncelik veren algoritmalar tarafından daha da güçlendirilen dezenformasyonla kullanıcı etkileşimini artırabilir.

Peki, bu, dijital bilgi ekosistemimiz için ne anlama geliyor?

  1. Yanlış bilgilendirmeye daha fazla maruz kalma

Profesyonel kontrolcüler olmadan, yanlış veya yanıltıcı içeriklerin yaygınlığı muhtemelen artacaktır. Topluluk odaklı denetim kapsayıcı ve merkezsiz olabilir, ancak sınırlamaları var.

X’in topluluk notlarında görüldüğü gibi, kitle kaynaklı denetimin başarısı hem bilgili kullanıcıların katılımına hem de kullanıcıların notlar üzerinde fikir birliğine varmasına dayanıyor ve bunların hiçbiri garantili değil. Bağımsız doğrulama mekanizmaları olmadan, kullanıcılar için güvenilir bilgileri yanlış bilgilerden ayırt etmek giderek zorlaşabilir.

  1. Doğrulama yükü

Profesyonel denetim azaldıkça, içerik doğruluğunu değerlendirme sorumluluğu kullanıcılara düşüyor. Ancak birçok sosyal medya kullanıcısı karmaşık iddiaları değerlendirmek için gereken medya okuryazarlığına, zamana veya uzmanlığa sahip değil. Bu değişim, özellikle dijital bilgi ortamında gezinen donanımsız kitleler arasında yanlış bilgilerin yayılmasını artırma riski taşıyor. (…)

  1. Manipülasyon riski

2018’de yapılan bir çalışmada, sosyal botların ve kullanıcı etkileşimlerinin başta düşük güvenilirliğe sahip içerik olmak üzere bilgilerin yayılmasına nasıl katkıda bulunduğunu ortaya koymak üzere birkaç ay boyunca milyonlarca mesaj incelendi. Çalışma, bir makale viral olmadan önceki aşamalarda sosyal botların güvenilmez kaynaklardan gelen içeriğin yaygınlaştırılmasında önemli bir rol oynadığını buldu.

Bu kanıt, organize grupların kendilerine uygun anlatıları güçlendirmek için kitle kaynaklı denetimden faydalanabileceğini gösteriyor. Böyle bir dinamik, denetim sürecinin güvenilirliğini ve nesnelliğini zayıflatarak platforma olan güveni aşındırabilir. (…)

  1. Kamusal söylem üzerindeki etki

Kontrol edilmeyen yanlış bilgilendirme, toplulukları kutuplaştırabilir, güvensizlik yaratabilir ve kamuoyu tartışmalarını çarpıtabilir. Hükümetler, akademisyenler ve sosyal gruplar, ihtilafa neden olan içerikleri yaymadaki rolleri nedeniyle sosyal medya platformlarını eleştiriyor ve Meta’nın kararı bu endişeleri artırabilir. Yanlış bilgilendirme yayıldıkça Facebook ve Instagram’daki tartışmaların kalitesi düşebilir ve bu da kamuoyunu ve politika yapımını etkileyebilir.

İçerik denetiminin zorluklarına karşı mükemmel bir çözüm yok. Meta’nın ifade özgürlüğüne yaptığı vurgu, teknoloji şirketlerinin çevrimiçi içeriği denetlemedeki rolü hakkındaki uzun süredir devam eden tartışmalarla tutarlı.

Sansürü eleştirenler, aşırı agresif denetimin önemli tartışmaları bastırdığını savunuyor. Meta, metinlerin doğruluğunu kontrol edenlere bağımlılığını azaltarak açık diyaloğu teşvik eden ve bastırma riskini en aza indiren bir platform yaratmayı amaçlıyor. Ancak kuşkusuz bunun dezavantajları var. Nitekim uygun güvenlik önlemleri olmadan ifade özgürlüğü, komplo teorileri, nefret söylemi ve tıbbi konularda yanlış bilgilendirme gibi zararlı içerikler kontrolsüz bir şekilde yayılabilir.

İfade özgürlüğünü korumak ve bilginin bütünlüğünü sağlamak arasında doğru dengeyi kurmak karmaşık bir zorluk yaratıyor ve bu konuda mesafe katediliyor. Meta’nın profesyonel doğrulamadan topluluk denetimine geçme duyurusu, dezenformasyon ve nefret söyleminin yayılmasını artırarak bu dengeyi bozma riski taşıyor.”

Bu yazı ilk kez 21 Ocak 2025’te yayımlanmıştır.

Denitsa Dineva’nın The Conversation’da yayımlanan “What Meta’s move to community moderation could mean for misinformation” başlıklı yazısından öne çıkan bazı bölümler Nevra Yaraç tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısıyla yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline ve tamamına aşağıdaki linkten erişebilirsiniz: https://theconversation.com/what-metas-move-to-community-moderation-could-mean-for-misinformation-247016

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Artık sosyal medya daha çok yalanla mı dolu olacak?

Meta’nın duyurduğu üçüncü taraf doğrulama hizmetlerinden vazgeçme kararı ifade özgürlüğünü artıracak mı, yoksa yanlış bilgilerin yayılmasının önüne geçmek artık mümkün olmayacak mı?

Sosyal medya, toplum üzerinde bireysel seçimlerden siyasi seçimlere pek çok alanda yönlendirici oluyor. En çok kullanılan sosyal platformların sahibi olan Meta’nın içerik doğrulama konusundaki yeni kararı ise yanlış bilgilerin yayılmasıyla ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi.

Cardiff Üniversitesi’nde pazarlama ve strateji konularından ders veren Doç. Denitsa Dineva, The Conversation internet sitesinde yayımlanan yazısında, bu kararın olası sonuçlarını ele alıyor.

Yazının bazı bölümlerini aktarıyoruz:

“Facebook, Instagram, WhatsApp’ın ana şirketi olan Meta, ABD’den başlayarak üçüncü taraf doğrulama programlarını sonlandıracağını duyurdu. Gazeteciler ve nefret söylemi karşıtı aktivistler, kararı ABD’nin yeni başkanı Donald Trump’ın gözüne girme girişimi olarak değerlendirerek eleştirdi. Ancak Meta’nın stratejisi, kullanıcı etkileşimi ve geliri artırmak için yapılmış bir hamle de olabilir.

Karar, sosyal medya devinin platformlarındaki yanlış bilgilendirmeyle başa çıkma biçiminde önemli bir değişimi temsil ediyor.

Meta’nın bağımsız doğrulamayı sonlandırıp kitle kaynaklı katkıları desteklemesinin resmi gerekçesi, ifade özgürlüğünü teşvik etmek. İcra Kurulu Başkanı Mark Zuckerberg, şirketin sansürü azaltmayı hedeflediğini ve çabalarını yasa dışı veya çok zararlı içeriklere yoğunlaştıracağını söyledi.

Bu hamle, hükümetler, sosyal medya şirketleri, sivil toplum grupları ve kamuoyunda ifade özgürlüğü ile içerik denetimi arasında denge kurulması konusunda yapılan tartışmalarla örtüşüyor. İçerik denetimi konusunda önyargılar olduğuna dair kanıtların artması ise tartışmaları hararetlendirdi.

Örneğin, Cambridge Üniversitesi’nin 2023 tarihli bir araştırması, içerik denetimindeki önyargıların marjinal toplulukların kültürel, sosyal ve ekonomik haklarına nasıl zarar verdiğini ele alıyor.”

Yazar, kitle kaynak kullanımı modelinin katılımcı denetimi teşvik ettiğini belirtiyor ve ekliyor: “Ancak profesyonel doğrulama, eğitimli kontrolcülerin veya otomatik modellerin uzmanlığı ve titiz yöntemleri nedeniyle içerik denetiminde doğruluk ve tutarlılığı sağlamada daha etkili olabilir.

Öte yandan Meta da dahil olmak üzere sosyal medya platformları gelirlerini kullanıcı etkileşiminden elde ediyor. Yanıltıcı veya zararlı olarak işaretlenen içerik türü, platform algoritmalarının erişimi artırması nedeniyle genellikle daha fazla ilgi çekiyor.

Örneğin, 2022’de ABD’de yapılan bir araştırma, siyasi kutuplaşmanın, insanların özdeşleştikleri kişilerin gerçeği söylediğine inanma eğilimi olan gerçeklik önyargısını artırdığını gösteriyor. Söz konusu durum, dikkat çekici içeriklere öncelik veren algoritmalar tarafından daha da güçlendirilen dezenformasyonla kullanıcı etkileşimini artırabilir.

Peki, bu, dijital bilgi ekosistemimiz için ne anlama geliyor?

  1. Yanlış bilgilendirmeye daha fazla maruz kalma

Profesyonel kontrolcüler olmadan, yanlış veya yanıltıcı içeriklerin yaygınlığı muhtemelen artacaktır. Topluluk odaklı denetim kapsayıcı ve merkezsiz olabilir, ancak sınırlamaları var.

X’in topluluk notlarında görüldüğü gibi, kitle kaynaklı denetimin başarısı hem bilgili kullanıcıların katılımına hem de kullanıcıların notlar üzerinde fikir birliğine varmasına dayanıyor ve bunların hiçbiri garantili değil. Bağımsız doğrulama mekanizmaları olmadan, kullanıcılar için güvenilir bilgileri yanlış bilgilerden ayırt etmek giderek zorlaşabilir.

  1. Doğrulama yükü

Profesyonel denetim azaldıkça, içerik doğruluğunu değerlendirme sorumluluğu kullanıcılara düşüyor. Ancak birçok sosyal medya kullanıcısı karmaşık iddiaları değerlendirmek için gereken medya okuryazarlığına, zamana veya uzmanlığa sahip değil. Bu değişim, özellikle dijital bilgi ortamında gezinen donanımsız kitleler arasında yanlış bilgilerin yayılmasını artırma riski taşıyor. (…)

  1. Manipülasyon riski

2018’de yapılan bir çalışmada, sosyal botların ve kullanıcı etkileşimlerinin başta düşük güvenilirliğe sahip içerik olmak üzere bilgilerin yayılmasına nasıl katkıda bulunduğunu ortaya koymak üzere birkaç ay boyunca milyonlarca mesaj incelendi. Çalışma, bir makale viral olmadan önceki aşamalarda sosyal botların güvenilmez kaynaklardan gelen içeriğin yaygınlaştırılmasında önemli bir rol oynadığını buldu.

Bu kanıt, organize grupların kendilerine uygun anlatıları güçlendirmek için kitle kaynaklı denetimden faydalanabileceğini gösteriyor. Böyle bir dinamik, denetim sürecinin güvenilirliğini ve nesnelliğini zayıflatarak platforma olan güveni aşındırabilir. (…)

  1. Kamusal söylem üzerindeki etki

Kontrol edilmeyen yanlış bilgilendirme, toplulukları kutuplaştırabilir, güvensizlik yaratabilir ve kamuoyu tartışmalarını çarpıtabilir. Hükümetler, akademisyenler ve sosyal gruplar, ihtilafa neden olan içerikleri yaymadaki rolleri nedeniyle sosyal medya platformlarını eleştiriyor ve Meta’nın kararı bu endişeleri artırabilir. Yanlış bilgilendirme yayıldıkça Facebook ve Instagram’daki tartışmaların kalitesi düşebilir ve bu da kamuoyunu ve politika yapımını etkileyebilir.

İçerik denetiminin zorluklarına karşı mükemmel bir çözüm yok. Meta’nın ifade özgürlüğüne yaptığı vurgu, teknoloji şirketlerinin çevrimiçi içeriği denetlemedeki rolü hakkındaki uzun süredir devam eden tartışmalarla tutarlı.

Sansürü eleştirenler, aşırı agresif denetimin önemli tartışmaları bastırdığını savunuyor. Meta, metinlerin doğruluğunu kontrol edenlere bağımlılığını azaltarak açık diyaloğu teşvik eden ve bastırma riskini en aza indiren bir platform yaratmayı amaçlıyor. Ancak kuşkusuz bunun dezavantajları var. Nitekim uygun güvenlik önlemleri olmadan ifade özgürlüğü, komplo teorileri, nefret söylemi ve tıbbi konularda yanlış bilgilendirme gibi zararlı içerikler kontrolsüz bir şekilde yayılabilir.

İfade özgürlüğünü korumak ve bilginin bütünlüğünü sağlamak arasında doğru dengeyi kurmak karmaşık bir zorluk yaratıyor ve bu konuda mesafe katediliyor. Meta’nın profesyonel doğrulamadan topluluk denetimine geçme duyurusu, dezenformasyon ve nefret söyleminin yayılmasını artırarak bu dengeyi bozma riski taşıyor.”

Bu yazı ilk kez 21 Ocak 2025’te yayımlanmıştır.

Denitsa Dineva’nın The Conversation’da yayımlanan “What Meta’s move to community moderation could mean for misinformation” başlıklı yazısından öne çıkan bazı bölümler Nevra Yaraç tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısıyla yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline ve tamamına aşağıdaki linkten erişebilirsiniz: https://theconversation.com/what-metas-move-to-community-moderation-could-mean-for-misinformation-247016

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

0
Would love your thoughts, please comment.x