Rusya-Ukrayna savaşında pat durumu mu?

Trump’ın ortaya koyduğu Ukrayna-Rusya barış planının yankıları sürüyor. Sahada son durum ne? Taraflar hangi baskılarla karşı karşıya? Ufukta bir çözüm var mı? Ümit Nazmi Hazır yazdı.

Şubat ayında dördüncü yılını tamamlayacak olan Rusya-Ukrayna savaşında barışa henüz ulaşılabilmiş değil. Trump 2024’te ABD seçimleri kampanyasında Rusya-Ukrayna savaşını 24 saatte bitirebileceğine dair popülist bir iddiada bulunmuştu. Göreve geldikten sonra havuç-sopa stratejisi izleyerek hızlıca savaşı bitirme girişiminde bulundu ve birçok defa barışa yakın olunduğuna dair açıklamalarda yaparak Rusya-Ukrayna savaşının çözümüne dair toz pembe bir tablo çizdi.

Rusya tarafı ise diplomatik temasları ve müzakereleri sürdürerek ABD’yi oyalamayı başardı. Ağustos ayındaki Trump ve Putin arasındaki Alaska Zirvesi’ne, Rus ve Ukraynalı heyetler arasındaki görüşmelere ve Trump’ın Özel Temsilcisi Witkoff’un birçok defa Moskova’ya gidip Putin ile görüşmesine rağmen barışa ulaşma konusunda istenilen ve umut edilen noktaya henüz gelinemedi.

Trump’ın planı Rus talepleriyle uyumlu

Trump yönetimi Moskova’nın çizgisine yakın hareket etti ve bu stratejisini Ukrayna’ya ve Avrupa’ya kabul ettirme politikası izledi. Fakat bu politika da henüz sonuç getirebilmiş değil.

Aralık ayının başında Witkoff’un Moskova’da Putin ile beş saatlik görüşmesi, tıpkı diğer görüşmelerin sonucunda olduğu gibi yapıcı olarak nitelendirilse de somut bir ilerleme sağlamadı. Görüşmeden önce Rus medyasında yapılan bazı yorumlarda da Rusya’nın gözle görülür tavizler vermeyeceği; ancak öneriler Rusya tarafından kabul edilirse, Budapeşte’de bir zirveden söz edilebileceği belirtiliyordu.

Görüşmenin hemen bitiminde Putin’in Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, Trump’ın önerilerinde yer alan maddelerin özünün tartışıldığını, bazı konularda anlaşılabileceğini, bazı önerilere ise Putin’in olumsuz baktığını söyledi.

Görüşmede Trump’ın barış planının revize edilmiş halinin görüşüldüğü ve dört bölümden oluştuğu söylenmekte. Trump’ın ortaya attığı ve medyaya yansıyan 28 maddelik plan ilk haliyle Rusya’nın taleplerinin çoğuyla uyuşuyordu. Bu plan bir bakıma Ukrayna’ya bir ültimatom ve hatta Ukrayna’nın Sevr Anlaşması niteliğindeydi.[i] Bu yüzden de Zelenskiy ve Avrupa karşı çıktı. Tabii şunu da belirtmek gerekiyor ki, 28 maddelik planda Rus uzmanların memnun olmadığı maddeler de oldu. Örneğin, bazı Rus uzmanlar Ukrayna’nın asker sayısının 600 bin ile sınırlandırılmasını yeterli görmüyor ve asker sayısının daha az olması gerektiğini düşünüyor.[ii] Uşakov, Putin’in Witkoff ile görüşmesinde dört ek belgenin de ele alındığını söyledi fakat neler olduğunu açıklamadı. Bundan dolayı Kremlin’deki görüşmedeki tüm detaylar ve pazarlık unsurları bilinmiyor.

Toprak meselesi ne olacak?

Hem Uşakov’un hem de Putin’in açıklamalarına bakılırsa sorunun çözümünü kitleyen en büyük anlaşmazlık noktalarından birisi toprak meselesi. Görüşmeden bir gün sonra Hindistan medyasına konuşan Putin, “Donbass topraklarını ne şekilde olursa olsun özgürleştireceğiz, askerî ya da başka yollarla” şeklinde bir açıklamada bulundu.[iii] Rusya tarafı resmî açıklamalarında sürekli şunu söylüyor: “Özel askerî operasyon (SVO) hedeflerine ulaşasıya kadar devam edecek.”[iv]

Kremlin ve Putin’in açıklamalarına bakılırsa Rusya’nın Donbass bölgesini tamamen ele geçirmeden savaşı bitirmeyeceği anlaşılıyor. Donbass bölgesi Donetsk ve Lugansk oblastlarını[v] içermekte. Donbass bölgesi zengin kömür ve maden yataklarına sahip. Rusya Lugansk bölgesinin neredeyse tamamını ele geçirdi fakat Donetsk bölgesinin %70 civarını ele geçirdi, kalan bölge Ukrayna’nın kontrolü altında. Ayrıca Rusya Zaporojiye ve Herson bölgelerinin de 3’te 2’sinden fazlasını kontrol ediyor. ABD, Ukrayna’nın Rusya’nın Donbass’taki ele geçiremediği bölgelerden çekilmesini, karşılığında Rusya’nın ateşkesi kabul edeceğini düşünüyor. Ancak Avrupa ise Rusya’nın toprak kazanımıyla ödüllendirilmesinin, ileride diğer Avrupa ülkelerine saldırmaya cesaretlendireceğinden endişe ediyor.[vi]

Rusya’nın Donetsk’teki kalan bölgeyi hâlâ ele geçirememesindeki nedenlerden birisi, bu bölgede Ukrayna’nın güçlendirilmiş savunma setlerinin olması. Rusya tarafı ısrarla Ukrayna’nın Donetsk’in kalan bölgesinden çıkmasını istiyor. Zelenskiy yönetimi ise buna karşı çıkıyor. Çünkü Ukrayna buradan çıktığı ve Rus birlikleri Donetsk sınırı boyunca mevzilendiği takdirde Ukrayna birliklerinin Harkiv ve Dnipropetrovsk sınır bölgelerinde acilen büyük savunma tahkimatları inşa etmesi gerekebilir. Fakat bu bölgelerin coğrafyası savunma hattı için çok elverişli değil.

Ukrayna Donetsk’in kalanından çıktığı takdirde Rusya’nın ileride Ukrayna’nın iç bölgelerine girme riski de doğacak. Ayrıca Zelenskiy yönetimi çekilmeyi kabul etse bile buradaki Ukrayna birliklerinin Zelenskiy’i dinlemeyip çekilmemesi de bir ihtimal. Öte yandan Fransız Le Monde gazetesi, Ukrayna’nın Donbass’ta tampon bölge oluşturulması konusunda ABD’nin şartlarını kabul ettiğini ancak Kiev’in güvenli bir tampon bölge sağlanması için her iki ordunun da geri çekilmesi gerektiğine inandığını iddia etti.[vii]

Savaş Araştırmaları Enstitüsü (ISW)’nün iddiasına göre, “15 Ağustos’taki Alaska Zirvesi’nden bu yana Rus ordusunun genel cephe boyunca ilerleme hızı artmış durumda ve Rus güçleri 15 Ağustos–20 Kasım arasında tüm cephe hattı boyunca günde ortalama 9,3 kilometrekare ilerledi. Ancak bu ilerleme hâlâ yavaş tempoyla sınırlı. Mevcut ilerleme hızının sabit kalması halinde Rus güçleri, Donetsk’in Ukrayna’nın kontrolünde kalan alanı Ağustos 2027’ye kadar ele geçirebilir.”[viii]

Rusya’nın Ukrayna kadar insan kaynağı sıkıntısı yok

Öte yandan konuştuğum bazı Rus uzmanlar ise Ukrayna’nın insan sıkıntısının daha da artacağını, bir noktadan sonra dayanamayacağını ve düşeceğini söylemekte.

Rusya insan kaynağı konusunda Ukrayna kadar dezavantajlı durumda değil. Rusya tarafı şu anda ülke çapında bir askerî seferberliğe geçmiyor. 2022 Eylül ayında Rusya kısmî seferberlik ilan etmiş, bunun neticesinde birçok genç ülkeden ayrılmıştı. Rusya Hükümeti daha sonra tekrar bu yola başvurmadı. Moskova sözleşmeli asker alarak asker sayısını arttırmaya çalışıyor.

Rusya’da her tarafta sözleşmeli askere alım ilanları bulunmakta. Örneğin, sokaklardaki billboardlarda, metrolarda ve gazetelerde bu ilanları sürekli görüyorsunuz. Bu ilanlarda, “Sen sözleşmeli askerliğe yazılmadın mı? Sözleşmeli asker ilk yıl için beş milyon ikiz yüz bin ruble alıyor.” şeklinde çağrılar bulunmakta.

Batının yaptırımları şimdilik başarısız

Batı ve ABD ekonomik baskı yöntemini kullanarak Rusya’yı masaya oturtmaya ve tavizler verdirtmeye çalışsa da bunda şu ana kadar tamamen başarılı olmuş değil. Doğalgaz ve petrol Rus ekonomisinde önemli bir role sahip olduğu için Trump Rusya’dan enerji ithal eden ülkelere yaptırımlar getirerek Rusya’ya ekonomik baskıyı arttırmaya çalışıyor.

Ayrıca Batı’nın bu stratejisiyle paralel olarak son aylarda Ukrayna Rusya’nın enerji tesislerini vuruyor. Karadeniz’de ticari gemilere yönelik saldırılar nedeniyle de savaş Karadeniz’de daha fazla hissedilmeye ve Türkiye’yi etkilemeye başlıyor. Ukrayna, Aralık ayının başında, Karadeniz’de Rusya’nın ‘gölge filosu’ ile bağlantılı ve yaptırım altındaki iki tankerini vurdu. 12 Aralık günü ise, Putin ve Erdoğan’ın Türkmenistan’da görüştüğü sıralarda, Odessa Limanı’ndaki Türk yük gemisi Rus füzesiyle saldırıya uğradı.

Rusya, Ukrayna savaşının başlamasından sonra Batı piyasasına yaptırımlar nedeniyle petrol satamadığı için Avrupa’ya engellenen enerji satışını Çin ve Hindistan’a satarak ikame etmeye çalıştı. İki ülke de savaşın başlamasından sonra Rusya’dan petrol alımını çok büyük oradan arttırdı. Hatta Moskova bu ülkelere neredeyse piyasa değerinin altında petrol satmaya başladı. Trump yaptırım baskısını ve tarifeleri arttırıp, Çin, Hindistan ve Rusya’dan enerji ithal eden diğer ülkelerin Rusya’dan enerji alımını engellediği takdirde bunun Rus ekonomisi üzerinde olumsuz etkileri olacaktır. Fakat bu Rusya’nın Ukrayna’daki askerî operasyonlarını durdurmayabilir.

2014’ten 2022’ye kadar olan süreçte Ukrayna ordusunu hazırlarken, Rusya da ekonomik olarak bu savaşa hazırlandı. Şu anda Rusya savaş ekonomisine geçmiş durumda. Putin’in onayladığı 2026 Rusya bütçesinde savunma harcamaları 166 milyar dolar olarak belirtiliyor. Bu da bütçenin neredeyse üçte birinin orduya gitmesi anlamına geliyor.

Ukrayna iç ve dış baskı yorgunu

Kremlin’i savaşı sürdürmeye ve müzakere masasında taviz vermemeye iten en önemli nedenlerden biri de, Ukrayna’daki gibi iç ve dış baskının Rusya’da olmaması.

Savaşı doğrudan hisseden Ukrayna halkının savaştan yorulması ve ülkedeki son rüşvet olayı nedeniyle Zelenskiy iç baskıya maruz kalıyor.[ix] Zelenskiy Batı yardımına ihtiyaç duyması ve Trump’ın baskısı nedeniyle dış baskı altında da.

Kremlin ise Rus toplumundan gelen savaş karşıtı bir baskıyla şimdilik karşı karşıya değil. Ülkedeki muhaliflerin ve savaş karşıtı olanların önemli kısmı ülkeden ayrılmış durumda ve savaş doğrudan Rusya’nın içerisinde gerçekleşmediği için Rus halkı Ukrayna halkı kadar savaşı yoğun hissetmiyor. Bu da Rusya’yı Ukrayna’ya nazaran daha az ödün vermeye itiyor.

Kremlin, savaşın uzamasıyla birlikte Zelenskiy üzerindeki baskının, Ukrayna halkının memnuniyetsizliğinin artacağını ve ABD ile Avrupa arasındaki ayrımın daha da derinleşeceğini hesaplıyor. Putin’in Trump yönetimini öven, Avrupa’yı ise sert bir şekilde eleştiren ve “istiyorlarsa Avrupa’yla şimdi savaşmaya hazırız” şeklindeki açıklamaları da bununla bağlantılı. Trump’ın süreci Avrupa ve Ukrayna’yı dışlayarak götürmesi de Kremlin’in bu konuda ekmeğine yağ sürmüş oldu.

Bunun neticesinde sistemsiz, kurumsallaştırılmadan, bütün tarafların katılımı ve konsensüs olmadan, dayatma ile götürülen ve Trump’ın sürekli değişen söylemlerini içeren tutarsız bir süreç oldu ve nihayetinde hâlâ çözüm getirmedi.

Savaşın bitmesinin koşulları

Genelde iki ülke arasındaki savaşın bitmesi için gerekli temel koşullar şunlardır: Taraflardan birinin tam üstünlük kurması, iki tarafın da anlaşabileceği optimum noktanın bulunması veya tarafları anlaşmaya iten dış baskının olması. Rusya-Ukrayna savaşında bu koşullar şu ana kadar tam olarak gerçekleşmiş değil.

Her ne kadar sahada inisiyatif Rusya’nın elinde olsa da her iki taraf da birbirine tam üstünlük kurmuş değil. Savaşta ‘pat’ denilebilecek bir durum var. Rusya yavaş ilerliyor ama zafere dönüşecek hızda değil. Ukrayna ise savunuyor fakat büyük bir karşı taarruz yapacak güce sahip değil.

Rusya ve Ukrayna’nın talepleri arasındaki derin farklılıklar devam ediyor ve Moskova maksimalist taleplerinde esnemiyor.

Rusya tarafı bu savaşı varlık meselesi olarak görmekte ve Ukrayna’daki hedeflerine diplomatik ya da askerî yolla ne olursa olsun ulaşma gayesinde.

Ayrıca ABD ve Avrupa arasında derin görüş farklılığı bulunmakta ve Kiev Trump’ın dayatmasını Avrupa ve İngiltere üzerinden dengelemeye çalışıyor.

Bütün bunlardan dolayı savaş kısa sürede bitmeyebilir. Savaşın ne zaman biteceği ise yıpratma savaşına dönen Rusya-Ukrayna savaşında Kiev’in ABD baskısına ve sahada askerî olarak ne kadar dayanabileceğine, Moskova’nın ise ekonomik direncine ve hedeflediği bölgeleri ele geçirip geçirememesine bağlı olacak.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fikir Turu’nun editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı ilk kez 15 Aralık 2025’te yayımlanmıştır.

[i] Özçelik, S. 2025. “Ukrayna barış planı: Biz bu filmi daha önce izlemedik mi?”, Fikir Turu, https://fikirturu.com/jeo-politika/ukrayna-baris-plani-biz-bu-filmi-daha/

[ii] Kirillov, M. 2025. «Москва может не согласиться» Что известно о мирном плане США и как на него отреагировали в Европе, в России и на Украине? Lenta, https://lenta.ru/brief/2025/11/21/plan-us/

[iii] Интервью телеканалам Aaj Tak и India Today, 04.12.205, http://kremlin.ru/events/president/news/78649

[iv] Песков: Россия продолжит СВО до достижения целей, поставленных Путиным, RIA Novosti, 13.11.2025, https://ria.ru/20251113/rossija-2054736538.html

[v] Oblast, bazı Doğu Avrupa ve eski Sovyet ülkelerinde kullanılan bir idari-bölgesel yönetim birimidir. Türkçe’de bölge ve eyalet anlamlarına yakındır.

[vi] “Ukrayna barış müzakereleri: Zelenskiy revize edilmiş planı ABD ile paylaşacak”, BBC Türkçe, 03.12.2025, https://www.bbc.com/turkce/articles/cqxq41n4r49o?at_medium=social&utm_social_handle_id=22475139&utm_social_post_id=618421205&at_link_type=web_link&at_format=link&at_campaign=Social_Flow&at_bbc_team=editorial&at_link_id=94129DA2-D48E-11F0-8A22-C8BB83EEA267&at_ptr_name=twitter&at_campaign_type=owned&at_link_origin=bbcturkce

[vii] “OP, Ukrayna’nın Donbass’ta tampon bölge oluşturulması için ABD’nin şartlarını kabul ettiği yönündeki bilgileri yalanladı.” UKRHaber, 13.12.2025, https://www.ukrhaber.com/blog/op-ukraynanin-donbassta-tampon-bolge-olusturulmasi-icin-abdnin-sartlarini-kabul-ettigi-yonundeki-bilgileri-yalanladi/

[viii] https://x.com/TheStudyofWar/status/1993886465089056845

[ix] Ukrayna’daki Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu ve Savcılığı 15 ay süren soruşturma sonucunda ülkedeki nükleer enerji şirketlerinin ve yöneticilerinin dahil olduğu 100 milyon dolarlık yolsuzluk skandalını açığa çıkardı. Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy’nin yakın çalışma arkadaşlarından biri olan ve sağ kolu olarak da nitelendirilen Başkanlık Ofisi Başkanı Andriy Yermak yolsuzluk operasyonu kapsamında evinin basılmasının ardından görevinden istifa etti.

Ümit Nazmi Hazır
Ümit Nazmi Hazır
Ümit Nazmi Hazır - Moskova’daki Higher School of Economics (HSE Üniversitesi)’den Siyaset Bilimi alanında doktora derecesi aldı. Birinci yüksek lisansını Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde, ikinci yüksek lisansını Rusya Halkların Dostluğu Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde tamamladı. Rus Devlet Beşeri Bilimler Üniversitesi’nde Rus dili eğitimi aldı. Moskova’da Sputnik Haber Ajansı’nda gazeteci, Polonya’da Accenture şirketinde data analist, Rus Devlet Beşeri Bilimler Üniversitesi’nde misafir öğretim görevlisi ve Moskova’daki HSE Üniversitesi’nde asistan olarak çalıştı. Prag’da Uluslararası İlişkiler Enstitüsü, Varşova’da Doğu Çalışmaları Merkezi adlı düşünce kuruluşlarında ve Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi’nde misafir araştırmacı olarak bulundu. Rusya ve Avrasya üzerine çalışmalarına şu anda Moskova’da devam ediyor, Türk ve yabancı medya kuruluşlarında değerlendirmelerde bulunuyor.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Rusya-Ukrayna savaşında pat durumu mu?

Trump’ın ortaya koyduğu Ukrayna-Rusya barış planının yankıları sürüyor. Sahada son durum ne? Taraflar hangi baskılarla karşı karşıya? Ufukta bir çözüm var mı? Ümit Nazmi Hazır yazdı.

Şubat ayında dördüncü yılını tamamlayacak olan Rusya-Ukrayna savaşında barışa henüz ulaşılabilmiş değil. Trump 2024’te ABD seçimleri kampanyasında Rusya-Ukrayna savaşını 24 saatte bitirebileceğine dair popülist bir iddiada bulunmuştu. Göreve geldikten sonra havuç-sopa stratejisi izleyerek hızlıca savaşı bitirme girişiminde bulundu ve birçok defa barışa yakın olunduğuna dair açıklamalarda yaparak Rusya-Ukrayna savaşının çözümüne dair toz pembe bir tablo çizdi.

Rusya tarafı ise diplomatik temasları ve müzakereleri sürdürerek ABD’yi oyalamayı başardı. Ağustos ayındaki Trump ve Putin arasındaki Alaska Zirvesi’ne, Rus ve Ukraynalı heyetler arasındaki görüşmelere ve Trump’ın Özel Temsilcisi Witkoff’un birçok defa Moskova’ya gidip Putin ile görüşmesine rağmen barışa ulaşma konusunda istenilen ve umut edilen noktaya henüz gelinemedi.

Trump’ın planı Rus talepleriyle uyumlu

Trump yönetimi Moskova’nın çizgisine yakın hareket etti ve bu stratejisini Ukrayna’ya ve Avrupa’ya kabul ettirme politikası izledi. Fakat bu politika da henüz sonuç getirebilmiş değil.

Aralık ayının başında Witkoff’un Moskova’da Putin ile beş saatlik görüşmesi, tıpkı diğer görüşmelerin sonucunda olduğu gibi yapıcı olarak nitelendirilse de somut bir ilerleme sağlamadı. Görüşmeden önce Rus medyasında yapılan bazı yorumlarda da Rusya’nın gözle görülür tavizler vermeyeceği; ancak öneriler Rusya tarafından kabul edilirse, Budapeşte’de bir zirveden söz edilebileceği belirtiliyordu.

Görüşmenin hemen bitiminde Putin’in Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, Trump’ın önerilerinde yer alan maddelerin özünün tartışıldığını, bazı konularda anlaşılabileceğini, bazı önerilere ise Putin’in olumsuz baktığını söyledi.

Görüşmede Trump’ın barış planının revize edilmiş halinin görüşüldüğü ve dört bölümden oluştuğu söylenmekte. Trump’ın ortaya attığı ve medyaya yansıyan 28 maddelik plan ilk haliyle Rusya’nın taleplerinin çoğuyla uyuşuyordu. Bu plan bir bakıma Ukrayna’ya bir ültimatom ve hatta Ukrayna’nın Sevr Anlaşması niteliğindeydi.[i] Bu yüzden de Zelenskiy ve Avrupa karşı çıktı. Tabii şunu da belirtmek gerekiyor ki, 28 maddelik planda Rus uzmanların memnun olmadığı maddeler de oldu. Örneğin, bazı Rus uzmanlar Ukrayna’nın asker sayısının 600 bin ile sınırlandırılmasını yeterli görmüyor ve asker sayısının daha az olması gerektiğini düşünüyor.[ii] Uşakov, Putin’in Witkoff ile görüşmesinde dört ek belgenin de ele alındığını söyledi fakat neler olduğunu açıklamadı. Bundan dolayı Kremlin’deki görüşmedeki tüm detaylar ve pazarlık unsurları bilinmiyor.

Toprak meselesi ne olacak?

Hem Uşakov’un hem de Putin’in açıklamalarına bakılırsa sorunun çözümünü kitleyen en büyük anlaşmazlık noktalarından birisi toprak meselesi. Görüşmeden bir gün sonra Hindistan medyasına konuşan Putin, “Donbass topraklarını ne şekilde olursa olsun özgürleştireceğiz, askerî ya da başka yollarla” şeklinde bir açıklamada bulundu.[iii] Rusya tarafı resmî açıklamalarında sürekli şunu söylüyor: “Özel askerî operasyon (SVO) hedeflerine ulaşasıya kadar devam edecek.”[iv]

Kremlin ve Putin’in açıklamalarına bakılırsa Rusya’nın Donbass bölgesini tamamen ele geçirmeden savaşı bitirmeyeceği anlaşılıyor. Donbass bölgesi Donetsk ve Lugansk oblastlarını[v] içermekte. Donbass bölgesi zengin kömür ve maden yataklarına sahip. Rusya Lugansk bölgesinin neredeyse tamamını ele geçirdi fakat Donetsk bölgesinin %70 civarını ele geçirdi, kalan bölge Ukrayna’nın kontrolü altında. Ayrıca Rusya Zaporojiye ve Herson bölgelerinin de 3’te 2’sinden fazlasını kontrol ediyor. ABD, Ukrayna’nın Rusya’nın Donbass’taki ele geçiremediği bölgelerden çekilmesini, karşılığında Rusya’nın ateşkesi kabul edeceğini düşünüyor. Ancak Avrupa ise Rusya’nın toprak kazanımıyla ödüllendirilmesinin, ileride diğer Avrupa ülkelerine saldırmaya cesaretlendireceğinden endişe ediyor.[vi]

Rusya’nın Donetsk’teki kalan bölgeyi hâlâ ele geçirememesindeki nedenlerden birisi, bu bölgede Ukrayna’nın güçlendirilmiş savunma setlerinin olması. Rusya tarafı ısrarla Ukrayna’nın Donetsk’in kalan bölgesinden çıkmasını istiyor. Zelenskiy yönetimi ise buna karşı çıkıyor. Çünkü Ukrayna buradan çıktığı ve Rus birlikleri Donetsk sınırı boyunca mevzilendiği takdirde Ukrayna birliklerinin Harkiv ve Dnipropetrovsk sınır bölgelerinde acilen büyük savunma tahkimatları inşa etmesi gerekebilir. Fakat bu bölgelerin coğrafyası savunma hattı için çok elverişli değil.

Ukrayna Donetsk’in kalanından çıktığı takdirde Rusya’nın ileride Ukrayna’nın iç bölgelerine girme riski de doğacak. Ayrıca Zelenskiy yönetimi çekilmeyi kabul etse bile buradaki Ukrayna birliklerinin Zelenskiy’i dinlemeyip çekilmemesi de bir ihtimal. Öte yandan Fransız Le Monde gazetesi, Ukrayna’nın Donbass’ta tampon bölge oluşturulması konusunda ABD’nin şartlarını kabul ettiğini ancak Kiev’in güvenli bir tampon bölge sağlanması için her iki ordunun da geri çekilmesi gerektiğine inandığını iddia etti.[vii]

Savaş Araştırmaları Enstitüsü (ISW)’nün iddiasına göre, “15 Ağustos’taki Alaska Zirvesi’nden bu yana Rus ordusunun genel cephe boyunca ilerleme hızı artmış durumda ve Rus güçleri 15 Ağustos–20 Kasım arasında tüm cephe hattı boyunca günde ortalama 9,3 kilometrekare ilerledi. Ancak bu ilerleme hâlâ yavaş tempoyla sınırlı. Mevcut ilerleme hızının sabit kalması halinde Rus güçleri, Donetsk’in Ukrayna’nın kontrolünde kalan alanı Ağustos 2027’ye kadar ele geçirebilir.”[viii]

Rusya’nın Ukrayna kadar insan kaynağı sıkıntısı yok

Öte yandan konuştuğum bazı Rus uzmanlar ise Ukrayna’nın insan sıkıntısının daha da artacağını, bir noktadan sonra dayanamayacağını ve düşeceğini söylemekte.

Rusya insan kaynağı konusunda Ukrayna kadar dezavantajlı durumda değil. Rusya tarafı şu anda ülke çapında bir askerî seferberliğe geçmiyor. 2022 Eylül ayında Rusya kısmî seferberlik ilan etmiş, bunun neticesinde birçok genç ülkeden ayrılmıştı. Rusya Hükümeti daha sonra tekrar bu yola başvurmadı. Moskova sözleşmeli asker alarak asker sayısını arttırmaya çalışıyor.

Rusya’da her tarafta sözleşmeli askere alım ilanları bulunmakta. Örneğin, sokaklardaki billboardlarda, metrolarda ve gazetelerde bu ilanları sürekli görüyorsunuz. Bu ilanlarda, “Sen sözleşmeli askerliğe yazılmadın mı? Sözleşmeli asker ilk yıl için beş milyon ikiz yüz bin ruble alıyor.” şeklinde çağrılar bulunmakta.

Batının yaptırımları şimdilik başarısız

Batı ve ABD ekonomik baskı yöntemini kullanarak Rusya’yı masaya oturtmaya ve tavizler verdirtmeye çalışsa da bunda şu ana kadar tamamen başarılı olmuş değil. Doğalgaz ve petrol Rus ekonomisinde önemli bir role sahip olduğu için Trump Rusya’dan enerji ithal eden ülkelere yaptırımlar getirerek Rusya’ya ekonomik baskıyı arttırmaya çalışıyor.

Ayrıca Batı’nın bu stratejisiyle paralel olarak son aylarda Ukrayna Rusya’nın enerji tesislerini vuruyor. Karadeniz’de ticari gemilere yönelik saldırılar nedeniyle de savaş Karadeniz’de daha fazla hissedilmeye ve Türkiye’yi etkilemeye başlıyor. Ukrayna, Aralık ayının başında, Karadeniz’de Rusya’nın ‘gölge filosu’ ile bağlantılı ve yaptırım altındaki iki tankerini vurdu. 12 Aralık günü ise, Putin ve Erdoğan’ın Türkmenistan’da görüştüğü sıralarda, Odessa Limanı’ndaki Türk yük gemisi Rus füzesiyle saldırıya uğradı.

Rusya, Ukrayna savaşının başlamasından sonra Batı piyasasına yaptırımlar nedeniyle petrol satamadığı için Avrupa’ya engellenen enerji satışını Çin ve Hindistan’a satarak ikame etmeye çalıştı. İki ülke de savaşın başlamasından sonra Rusya’dan petrol alımını çok büyük oradan arttırdı. Hatta Moskova bu ülkelere neredeyse piyasa değerinin altında petrol satmaya başladı. Trump yaptırım baskısını ve tarifeleri arttırıp, Çin, Hindistan ve Rusya’dan enerji ithal eden diğer ülkelerin Rusya’dan enerji alımını engellediği takdirde bunun Rus ekonomisi üzerinde olumsuz etkileri olacaktır. Fakat bu Rusya’nın Ukrayna’daki askerî operasyonlarını durdurmayabilir.

2014’ten 2022’ye kadar olan süreçte Ukrayna ordusunu hazırlarken, Rusya da ekonomik olarak bu savaşa hazırlandı. Şu anda Rusya savaş ekonomisine geçmiş durumda. Putin’in onayladığı 2026 Rusya bütçesinde savunma harcamaları 166 milyar dolar olarak belirtiliyor. Bu da bütçenin neredeyse üçte birinin orduya gitmesi anlamına geliyor.

Ukrayna iç ve dış baskı yorgunu

Kremlin’i savaşı sürdürmeye ve müzakere masasında taviz vermemeye iten en önemli nedenlerden biri de, Ukrayna’daki gibi iç ve dış baskının Rusya’da olmaması.

Savaşı doğrudan hisseden Ukrayna halkının savaştan yorulması ve ülkedeki son rüşvet olayı nedeniyle Zelenskiy iç baskıya maruz kalıyor.[ix] Zelenskiy Batı yardımına ihtiyaç duyması ve Trump’ın baskısı nedeniyle dış baskı altında da.

Kremlin ise Rus toplumundan gelen savaş karşıtı bir baskıyla şimdilik karşı karşıya değil. Ülkedeki muhaliflerin ve savaş karşıtı olanların önemli kısmı ülkeden ayrılmış durumda ve savaş doğrudan Rusya’nın içerisinde gerçekleşmediği için Rus halkı Ukrayna halkı kadar savaşı yoğun hissetmiyor. Bu da Rusya’yı Ukrayna’ya nazaran daha az ödün vermeye itiyor.

Kremlin, savaşın uzamasıyla birlikte Zelenskiy üzerindeki baskının, Ukrayna halkının memnuniyetsizliğinin artacağını ve ABD ile Avrupa arasındaki ayrımın daha da derinleşeceğini hesaplıyor. Putin’in Trump yönetimini öven, Avrupa’yı ise sert bir şekilde eleştiren ve “istiyorlarsa Avrupa’yla şimdi savaşmaya hazırız” şeklindeki açıklamaları da bununla bağlantılı. Trump’ın süreci Avrupa ve Ukrayna’yı dışlayarak götürmesi de Kremlin’in bu konuda ekmeğine yağ sürmüş oldu.

Bunun neticesinde sistemsiz, kurumsallaştırılmadan, bütün tarafların katılımı ve konsensüs olmadan, dayatma ile götürülen ve Trump’ın sürekli değişen söylemlerini içeren tutarsız bir süreç oldu ve nihayetinde hâlâ çözüm getirmedi.

Savaşın bitmesinin koşulları

Genelde iki ülke arasındaki savaşın bitmesi için gerekli temel koşullar şunlardır: Taraflardan birinin tam üstünlük kurması, iki tarafın da anlaşabileceği optimum noktanın bulunması veya tarafları anlaşmaya iten dış baskının olması. Rusya-Ukrayna savaşında bu koşullar şu ana kadar tam olarak gerçekleşmiş değil.

Her ne kadar sahada inisiyatif Rusya’nın elinde olsa da her iki taraf da birbirine tam üstünlük kurmuş değil. Savaşta ‘pat’ denilebilecek bir durum var. Rusya yavaş ilerliyor ama zafere dönüşecek hızda değil. Ukrayna ise savunuyor fakat büyük bir karşı taarruz yapacak güce sahip değil.

Rusya ve Ukrayna’nın talepleri arasındaki derin farklılıklar devam ediyor ve Moskova maksimalist taleplerinde esnemiyor.

Rusya tarafı bu savaşı varlık meselesi olarak görmekte ve Ukrayna’daki hedeflerine diplomatik ya da askerî yolla ne olursa olsun ulaşma gayesinde.

Ayrıca ABD ve Avrupa arasında derin görüş farklılığı bulunmakta ve Kiev Trump’ın dayatmasını Avrupa ve İngiltere üzerinden dengelemeye çalışıyor.

Bütün bunlardan dolayı savaş kısa sürede bitmeyebilir. Savaşın ne zaman biteceği ise yıpratma savaşına dönen Rusya-Ukrayna savaşında Kiev’in ABD baskısına ve sahada askerî olarak ne kadar dayanabileceğine, Moskova’nın ise ekonomik direncine ve hedeflediği bölgeleri ele geçirip geçirememesine bağlı olacak.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Fikir Turu’nun editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Bu yazı ilk kez 15 Aralık 2025’te yayımlanmıştır.

[i] Özçelik, S. 2025. “Ukrayna barış planı: Biz bu filmi daha önce izlemedik mi?”, Fikir Turu, https://fikirturu.com/jeo-politika/ukrayna-baris-plani-biz-bu-filmi-daha/

[ii] Kirillov, M. 2025. «Москва может не согласиться» Что известно о мирном плане США и как на него отреагировали в Европе, в России и на Украине? Lenta, https://lenta.ru/brief/2025/11/21/plan-us/

[iii] Интервью телеканалам Aaj Tak и India Today, 04.12.205, http://kremlin.ru/events/president/news/78649

[iv] Песков: Россия продолжит СВО до достижения целей, поставленных Путиным, RIA Novosti, 13.11.2025, https://ria.ru/20251113/rossija-2054736538.html

[v] Oblast, bazı Doğu Avrupa ve eski Sovyet ülkelerinde kullanılan bir idari-bölgesel yönetim birimidir. Türkçe’de bölge ve eyalet anlamlarına yakındır.

[vi] “Ukrayna barış müzakereleri: Zelenskiy revize edilmiş planı ABD ile paylaşacak”, BBC Türkçe, 03.12.2025, https://www.bbc.com/turkce/articles/cqxq41n4r49o?at_medium=social&utm_social_handle_id=22475139&utm_social_post_id=618421205&at_link_type=web_link&at_format=link&at_campaign=Social_Flow&at_bbc_team=editorial&at_link_id=94129DA2-D48E-11F0-8A22-C8BB83EEA267&at_ptr_name=twitter&at_campaign_type=owned&at_link_origin=bbcturkce

[vii] “OP, Ukrayna’nın Donbass’ta tampon bölge oluşturulması için ABD’nin şartlarını kabul ettiği yönündeki bilgileri yalanladı.” UKRHaber, 13.12.2025, https://www.ukrhaber.com/blog/op-ukraynanin-donbassta-tampon-bolge-olusturulmasi-icin-abdnin-sartlarini-kabul-ettigi-yonundeki-bilgileri-yalanladi/

[viii] https://x.com/TheStudyofWar/status/1993886465089056845

[ix] Ukrayna’daki Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu ve Savcılığı 15 ay süren soruşturma sonucunda ülkedeki nükleer enerji şirketlerinin ve yöneticilerinin dahil olduğu 100 milyon dolarlık yolsuzluk skandalını açığa çıkardı. Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy’nin yakın çalışma arkadaşlarından biri olan ve sağ kolu olarak da nitelendirilen Başkanlık Ofisi Başkanı Andriy Yermak yolsuzluk operasyonu kapsamında evinin basılmasının ardından görevinden istifa etti.

Ümit Nazmi Hazır
Ümit Nazmi Hazır
Ümit Nazmi Hazır - Moskova’daki Higher School of Economics (HSE Üniversitesi)’den Siyaset Bilimi alanında doktora derecesi aldı. Birinci yüksek lisansını Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde, ikinci yüksek lisansını Rusya Halkların Dostluğu Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde tamamladı. Rus Devlet Beşeri Bilimler Üniversitesi’nde Rus dili eğitimi aldı. Moskova’da Sputnik Haber Ajansı’nda gazeteci, Polonya’da Accenture şirketinde data analist, Rus Devlet Beşeri Bilimler Üniversitesi’nde misafir öğretim görevlisi ve Moskova’daki HSE Üniversitesi’nde asistan olarak çalıştı. Prag’da Uluslararası İlişkiler Enstitüsü, Varşova’da Doğu Çalışmaları Merkezi adlı düşünce kuruluşlarında ve Rusya Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi’nde misafir araştırmacı olarak bulundu. Rusya ve Avrasya üzerine çalışmalarına şu anda Moskova’da devam ediyor, Türk ve yabancı medya kuruluşlarında değerlendirmelerde bulunuyor.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

0
Would love your thoughts, please comment.x