Bir terapi olarak yemek yapmak

Yemek yapmak, önemli bir terapi yolu olabilir. Hem bedeninizi hem ruhunuzu yemek yaparak doyurmak için hangi adımları izlemelisiniz? Terapi amacıyla yemek yapmak için atmanız gereken adımlar neler?

Mutfakta zaman geçirmek, yemek yapmak kimilerine eğlenceli, kimilerine de vakit kaybı gibi gelebilir. Ancak her durumda yaratıcı bir süreç olduğu kesindir.

Psikodinamik danışman Charlotte Hastings, Psyche internet sitesinde yayımlanan yazısında sıfırdan yenebilir bir lezzet ortaya çıkarmanın terapötik etkisine değiniyor ve bu etkinin aşamalarını bir tarif üzerinden anlatıyor.

Yazının bazı bölümlerini aktarıyoruz:

“Yemeği terapötik bir araç olarak kullanmak, ilk kez terapist olarak eğitim almaya başladığımda aklıma geldi. Aynı dönemde bir topluluğa yemek pişirmeyi de öğretiyordum ve iki eğitimin de birbirini beslediğini gördüm, çünkü yemek pişirme şeklimiz bize kim olduğumuz, nasıl ve hatta neden böyle olduğumuz hakkında çok şey anlatıyor. Fransız gastronom Jean Anthelme Brillat-Savarin’in dediği gibi: ‘Bana ne yediğini söyle, sana ne olduğunu söyleyeyim.’ Ne kadar haklı…

Yiyecek, tür olarak hikâyemizin merkezinde olmasının yanı sıra her bireyin gelişiminde de önemli bir rol oynar. Bebekken nasıl beslendiğimiz, daha sonra dünyayı anlama ve onun içindeki yerimizi bulma bakımından çok önemlidir. (…) Bebeklerimi kucağıma alıp beslerken gözlerinin benimkilere nasıl kilitlendiğini hatırlıyorum. Çok daha sonra nörobilim sayesinde anne bakışının erken beyin gelişiminde oynadığı önemli rolü öğrenecektim. Bir bakıma ebeveyn ile bebek arasındaki beslenme senaryosu türümüzün ilk gelişimini yansıtıyor.

Terapötik yemek yapma yoluyla bu ilk iletişimi ortaya çıkarabilirsiniz. (…) Bu sayede içsel durumunuzu dönüştürebilir, ihtiyaçlarınıza dikkat edebilir ve ruhunuzu yeniden canlandırabilirsiniz. (…) Yemek ve yemek yapma ilgili biçimlendirici ve devam eden deneyimleriniz üzerine düşünmek, kendinizi anlamanız ve geliştirmeniz için değerli bir kaynak sağlar. Kendinizi beslemeye bilinçli bir yaklaşım, benlik duygusunu tazeleyebilir. (…)

Terapötik yemek yapmak için çok meşgul, mutfakla ilgisiz veya beceriksiz olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Ya da belki de şu anda yaptığınız gibi yemek yapmayı zaten seviyorsunuzdur? Her iki durumda da, bu yazının yediğiniz yiyeceklerden daha anlamlı bir tatmin ve destek almanıza yardımcı olacağını umuyorum. (…)

Bu yazı ile sizi bir mutfak terapisi seansına davet etmek istiyorum. (…) Yapacağımız enerji toplarını günün her saatinde herkese ikram edebilirsiniz. İhtiyacınız olan; denemeye istekli olmak, biraz ortalığı karıştırmak ve yönünüzü seçmek. Yiyeceklerin tabaktan çok daha fazlasını ifade ettiğini düşünürken, yiyecekle, kendinizle ve başkalarıyla olan ilişkinizi keşfederken, yolda kendiniz hakkınızda bilgi edineceğinizi göreceksiniz. Varış noktası önemlidir (enerji topları çok lezzetli), ancak yolculuk daha besleyicidir. (…) Hazır mısınız?

Mutfak günlüğü tutmaya başlayın

Günlüğünüz, keyif aldığınız ve yeniden yaratmak istediğiniz tarifleri veya yemekleri not edebileceğiniz bir defter olacaktır. Aynı zamanda, o gün ne tür bir aşçı olduğunuzu düşünmek ve yazı boyunca anlatılan farklı aşamalardan geçerken durumun nasıl değiştiğinizi görmek için notlar da alabilirsiniz. (…)

Gerçekten keyif aldığınız son yemekle başlayalım. Acaba neyi beğendiniz, nerede yediniz ve orada kim vardı? Aynı şekilde, sevmediğiniz en son yemeği hatırlıyor musunuz? Bunda hoş olmayan ne vardı? Bu biraz rüyaları dinleyip ne anlama geldiklerini anlamaya çalışmaya benziyor. İlgilenmeye başladığınızda daha fazla bilgi ortaya çıkar ve iç dünyanıza açılan o kapıdan geçersiniz.

Tariflerle çalıştığımda, her birine eğlencenin, ilginin ve hatta sevginin baharatını tencereye katarak beni onları yapmaya davet eden bir karakter atıyorum. (…) Sizin yemekleriniz ‘kim’ olabilir acaba?

Şimdi çikolata hakkındaki düşüncelerinizi sorayım. Çikolata deyince aklınıza kim geliyor? (…) Benim için çikolata, ilgisiyle kendimi korunduğumu ve sevildiğimi hissettiren biri demek. Çikolatanın sizin için daha az olumlu çağrışımları varsa (veya tadından hoşlanmıyorsanız), çikolata ve Hindistan cevizi yağını fındık ezmesiyle değiştirmeyi, aynı enerji ve lezzet patlamasını elde etmek için biraz kurutulmuş meyve eklemeyi düşünün. (…) Tarifin adımlarını takip ederken düşüncelerinizi, değişiklikleri veya fikirleri not edin. Fotoğraf çekin ya da sesli notlar alın. Bunu yapmak süreçten elde ettiğiniz içgörüleri artıracaktır.

Hazırlanın

Bir alan düzenlenip hazır olduğunda sizi harekete geçmeye teşvik eder. İhtiyaç duyacağınız malzemeleri ve ekipmanı bir araya getirerek size yaratıcı bir güven ve potansiyel duygusu verecektir. Sağlam bir kesme tahtası ve bıçak, bir karıştırma kabı ve tencerenin yanı sıra birkaç tadım kaşığı ve karıştırmak için tahta kaşık bulundurun. Elbette daha fazlasına sahip olmak isteyebilirsiniz, ancak bunlar başlamanıza yardımcı olacaktır.

Yapacağımız enerji toplarının malzemeleri ise şunlar:

  • Çiğ çikolata (blok veya toz halinde),
  • Tercihinize göre Hindistan cevizi yağı veya fındık ezmesi (malzemeleri bir arada tutacaktır),
  • Çekirdekleri çıkarılmış hurma ve kayısı, kızılcık vb. kuru meyveler,
  • Protein için yulaf veya öğütülmüş badem veya kurutulmuş Hindistan cevizi;
  • Kabak çekirdeği, ayçiçeği, keten tohumu gibi enerji veren tohumlar (bir gece önceden ıslatın),
  • Tatlandırmak için hurma şurubu veya bal,
  • Etraflarını kaplamak için kenevir tohumu veya kurutulmuş Hindistan cevizi, öğütülmüş badem ya da sadece yulaf,
  • Tadı keskinleştirmek için limon suyu ve biraz tuz.

Sahneyi hazırlayın

İlk olarak, yemek pişirme seansınız için ses ortamını oluşturun; bir podcast, canlandırıcı ya da rahatlatıcı bir şarkı veya odaklanmak için sessizlik. İlerledikçe her zaman değiştirebileceğinizi bilerek bir seçim yapın. İkincisi, özellikle de yorgunsam, etrafa biraz koku yayarım: Kendi parfümüm veya sandal ağacı gibi bir tütsü mesela. Sonra da bir önlük takarım. Bunlar sahneyi hazırlar ve hikâyenin başlamasını sağlar.

Bu seçimlerde, dikkatimizi odaklayarak alanda var olmamıza yardımcı olan bilinçli bir niyet vardır. Yemek pişirmek, vücudun, aç karnımızda başlayan, hisseden kalbimize taşınan ve düşünceli zihnimize yerleşen beyin matrisini bütünleştirebilir. Yemek pişirmenin dikkat sürenizi artırmanıza yardımcı olmasının bir nedeni, vücudunuzdaki her bir önemli merkeze bağlanarak eyleminizi zihni, bedeni ve ruhu beslemek gibi ortak bir hedef doğrultusunda hizalamasıdır. (…)

Dikkatinizi verin

Malzemelerimiz, ekipmanımız ve sahnemiz hazır olduğuna göre artık yola çıkabiliriz. Hurmaları ezerek başlayın; kayısı kullanıyorsanız küçük küçük doğrayın. Çalışırken ortaya çıkan aromalara, renklere ve dokulara dikkat edin. (…)

Terapötik olarak, insan gelişimi için gerekli olan keyif, beceriklilik ve zamanın besinini de karışımımıza katıyoruz. Yapışkan parmaklar ve benzeri şeylerden rahatsız olmak normaldir, ancak bu rahatsızlık lezzet testi yapma zevkiyle giderilebilir. Gerçekliğe dahil olma biçimimiz aslında oradakileri değiştirir ve bugün nasıl olduğumuza dair bir şeyler yansıtır. (…)

“Çamurdan pasta” yapın

Çocukken hiç çamurdan pasta veya benzeri bir şey yaptınız mı? Kimsenin size ne kadar toprak ekleyeceğinizi, ne zaman ve neden ekleyeceğinizi söylememesine rağmen bir şekilde neyin doğru olup olmadığını bilmeniz ne kadar harikadır.”

Yazar, yemek yapmanın bizim ilk teknolojimiz olduğunu ve eğer onu mükemmelleştirmeyi bırakıp sürecin tadını çıkarabilirsek, yararlanabileceğimiz içsel bilgi depolarımızın olduğunu göreceğimizi söylüyor. (…)

“Bu, tüm malzemelerinizi kâseye ekleyeceğiniz aşamadır: Islatılmış tohumlar, doğranmış hurma, çiğ çikolata (ister bütün bloktan rendeleyin ister kakaoya benzer hazır toz satın alın), yulaf veya benzerleri. Bu arada su ısıtıcısında su kaynattınız ve Hindistan cevizi yağı kavanozunuzu erimesi için kaynar suyun içine koydunuz. Kuru malzemelerinizi birbirine karıştırdıktan sonra, tatlı şurubu veya balı sıvı yağla (veya fındık ezmesi eşdeğeriyle) ekleyin. Sürekli karıştırın ve tadı test edin. Lezzeti patlatmak istiyorsanız, birkaç damla limon suyu ve bir tutam tuz koyun. Kıvamı tutmadı mı? Yulaf ekleyin. Çok mu sert? Yağ ekleyin. Daha fazla çikolataya mı ihtiyacınız var ve bunun daha fazla hurmayla dengelenmesi mi gerekiyor? Sizin tatlınız, sizin seçiminiz… (…)

Bonus ipucu: Belirli bir yemek yapmak istediğinizde, o yemeğin üç tarifine bakın, sonra işleri kendi yönteminizle yapın.

Duygularınız üzerine düşünün

Enerji toplarını yaparken düşüncelerinizi ve duygularınızı keşfedin. Yeterince iyi ya da çabaya değer olup olmadıkları konusunda kendi kendinize konuşuyor musunuz? Bu, içinizdeki anlatıcının konuşmasıdır, belki kendiniz hakkında duymaya alıştığınız eski senaryoları tekrar eder, belki de bazı yeni sorular ortaya çıkar. Karıştırmaya devam ederken merakınızı da canlı tutun. (…)

Kendinizi kutlayın

Muhteşem lezzetleri bir araya getirip çeşnileri ekledikten sonra, bir dakika durup kendinizi kutlayın. Tüm bu güzel malzemelerin ve olanakların elimizde olduğu bir dünyada yaşadığımız için ne kadar şanslı olduğumuzu da düşünün. Onları bize getiren yetiştiricilere ve tüccarlara da minnettar olun. Yemek yapmak bizi kişisel çabalarımızla, etrafımızdaki ve içimizdeki kaynaklarla ve birbirimizle bağlantıya geçirir. Bir yemeği sıfırdan yapmak gerçekten bir topluluğa ihtiyaç duyar. (…) İşte bu lezzetli süreçte tüm duyularınız, hayal gücünüz ve yaratıcılığınız ön plana çıktı.

Süreçten öğrenin ve yaptıklarınızın tadını çıkarın

Bu aşama, kâseyi temizlediğiniz, tatlınızı toplar haline getirip kenevir tohumu, Hindistan cevizi veya kakaoya buladığınız aşamadır. Hazinenizi simya potasından topluyorsunuz. Ham elementleri yemeye hazır lezzetlere dönüştürdünüz. (…)

Şimdi ortalığı toparlayıp belki bir fincan çay içtikten sonra bir kez daha günlüğümüze dönelim ve sürecin nasıl ilerlediğini not edelim. Bir dahaki sefere işleri nasıl farklı yapardınız? Yol boyunca ne fark ettiniz? (…) Hazırlama, doğrayıp karıştırma, tatma, seçme ve yapma süreci, özellikle ellerimiz ve zihnimizin birlikte çalışmasıyla uyarılan içimizdeki çaba-ödül mekanizmalarını harekete geçirir. Umarım değişiklik yapma ve kendimizi besleme gücünün nasıl içimizde, parmaklarımızın ucunda olduğunu fark etmişsinizdir.”

Bu yazı ilk kez 8 Mayıs 2024’te yayımlanmıştır.

Charlotte Hastings’in Psyche internet sitesinde yayımlanan “How to use cooking as a form of therapy” başlıklı yazısından öne çıkan bazı bölümler Nevra Yaraç tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısıyla yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline ve tamamına aşağıdaki linkten erişebilirsiniz: https://psyche.co/guides/how-to-use-kitchen-therapy-to-nourish-your-sense-of-self

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

Bir terapi olarak yemek yapmak

Yemek yapmak, önemli bir terapi yolu olabilir. Hem bedeninizi hem ruhunuzu yemek yaparak doyurmak için hangi adımları izlemelisiniz? Terapi amacıyla yemek yapmak için atmanız gereken adımlar neler?

Mutfakta zaman geçirmek, yemek yapmak kimilerine eğlenceli, kimilerine de vakit kaybı gibi gelebilir. Ancak her durumda yaratıcı bir süreç olduğu kesindir.

Psikodinamik danışman Charlotte Hastings, Psyche internet sitesinde yayımlanan yazısında sıfırdan yenebilir bir lezzet ortaya çıkarmanın terapötik etkisine değiniyor ve bu etkinin aşamalarını bir tarif üzerinden anlatıyor.

Yazının bazı bölümlerini aktarıyoruz:

“Yemeği terapötik bir araç olarak kullanmak, ilk kez terapist olarak eğitim almaya başladığımda aklıma geldi. Aynı dönemde bir topluluğa yemek pişirmeyi de öğretiyordum ve iki eğitimin de birbirini beslediğini gördüm, çünkü yemek pişirme şeklimiz bize kim olduğumuz, nasıl ve hatta neden böyle olduğumuz hakkında çok şey anlatıyor. Fransız gastronom Jean Anthelme Brillat-Savarin’in dediği gibi: ‘Bana ne yediğini söyle, sana ne olduğunu söyleyeyim.’ Ne kadar haklı…

Yiyecek, tür olarak hikâyemizin merkezinde olmasının yanı sıra her bireyin gelişiminde de önemli bir rol oynar. Bebekken nasıl beslendiğimiz, daha sonra dünyayı anlama ve onun içindeki yerimizi bulma bakımından çok önemlidir. (…) Bebeklerimi kucağıma alıp beslerken gözlerinin benimkilere nasıl kilitlendiğini hatırlıyorum. Çok daha sonra nörobilim sayesinde anne bakışının erken beyin gelişiminde oynadığı önemli rolü öğrenecektim. Bir bakıma ebeveyn ile bebek arasındaki beslenme senaryosu türümüzün ilk gelişimini yansıtıyor.

Terapötik yemek yapma yoluyla bu ilk iletişimi ortaya çıkarabilirsiniz. (…) Bu sayede içsel durumunuzu dönüştürebilir, ihtiyaçlarınıza dikkat edebilir ve ruhunuzu yeniden canlandırabilirsiniz. (…) Yemek ve yemek yapma ilgili biçimlendirici ve devam eden deneyimleriniz üzerine düşünmek, kendinizi anlamanız ve geliştirmeniz için değerli bir kaynak sağlar. Kendinizi beslemeye bilinçli bir yaklaşım, benlik duygusunu tazeleyebilir. (…)

Terapötik yemek yapmak için çok meşgul, mutfakla ilgisiz veya beceriksiz olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Ya da belki de şu anda yaptığınız gibi yemek yapmayı zaten seviyorsunuzdur? Her iki durumda da, bu yazının yediğiniz yiyeceklerden daha anlamlı bir tatmin ve destek almanıza yardımcı olacağını umuyorum. (…)

Bu yazı ile sizi bir mutfak terapisi seansına davet etmek istiyorum. (…) Yapacağımız enerji toplarını günün her saatinde herkese ikram edebilirsiniz. İhtiyacınız olan; denemeye istekli olmak, biraz ortalığı karıştırmak ve yönünüzü seçmek. Yiyeceklerin tabaktan çok daha fazlasını ifade ettiğini düşünürken, yiyecekle, kendinizle ve başkalarıyla olan ilişkinizi keşfederken, yolda kendiniz hakkınızda bilgi edineceğinizi göreceksiniz. Varış noktası önemlidir (enerji topları çok lezzetli), ancak yolculuk daha besleyicidir. (…) Hazır mısınız?

Mutfak günlüğü tutmaya başlayın

Günlüğünüz, keyif aldığınız ve yeniden yaratmak istediğiniz tarifleri veya yemekleri not edebileceğiniz bir defter olacaktır. Aynı zamanda, o gün ne tür bir aşçı olduğunuzu düşünmek ve yazı boyunca anlatılan farklı aşamalardan geçerken durumun nasıl değiştiğinizi görmek için notlar da alabilirsiniz. (…)

Gerçekten keyif aldığınız son yemekle başlayalım. Acaba neyi beğendiniz, nerede yediniz ve orada kim vardı? Aynı şekilde, sevmediğiniz en son yemeği hatırlıyor musunuz? Bunda hoş olmayan ne vardı? Bu biraz rüyaları dinleyip ne anlama geldiklerini anlamaya çalışmaya benziyor. İlgilenmeye başladığınızda daha fazla bilgi ortaya çıkar ve iç dünyanıza açılan o kapıdan geçersiniz.

Tariflerle çalıştığımda, her birine eğlencenin, ilginin ve hatta sevginin baharatını tencereye katarak beni onları yapmaya davet eden bir karakter atıyorum. (…) Sizin yemekleriniz ‘kim’ olabilir acaba?

Şimdi çikolata hakkındaki düşüncelerinizi sorayım. Çikolata deyince aklınıza kim geliyor? (…) Benim için çikolata, ilgisiyle kendimi korunduğumu ve sevildiğimi hissettiren biri demek. Çikolatanın sizin için daha az olumlu çağrışımları varsa (veya tadından hoşlanmıyorsanız), çikolata ve Hindistan cevizi yağını fındık ezmesiyle değiştirmeyi, aynı enerji ve lezzet patlamasını elde etmek için biraz kurutulmuş meyve eklemeyi düşünün. (…) Tarifin adımlarını takip ederken düşüncelerinizi, değişiklikleri veya fikirleri not edin. Fotoğraf çekin ya da sesli notlar alın. Bunu yapmak süreçten elde ettiğiniz içgörüleri artıracaktır.

Hazırlanın

Bir alan düzenlenip hazır olduğunda sizi harekete geçmeye teşvik eder. İhtiyaç duyacağınız malzemeleri ve ekipmanı bir araya getirerek size yaratıcı bir güven ve potansiyel duygusu verecektir. Sağlam bir kesme tahtası ve bıçak, bir karıştırma kabı ve tencerenin yanı sıra birkaç tadım kaşığı ve karıştırmak için tahta kaşık bulundurun. Elbette daha fazlasına sahip olmak isteyebilirsiniz, ancak bunlar başlamanıza yardımcı olacaktır.

Yapacağımız enerji toplarının malzemeleri ise şunlar:

  • Çiğ çikolata (blok veya toz halinde),
  • Tercihinize göre Hindistan cevizi yağı veya fındık ezmesi (malzemeleri bir arada tutacaktır),
  • Çekirdekleri çıkarılmış hurma ve kayısı, kızılcık vb. kuru meyveler,
  • Protein için yulaf veya öğütülmüş badem veya kurutulmuş Hindistan cevizi;
  • Kabak çekirdeği, ayçiçeği, keten tohumu gibi enerji veren tohumlar (bir gece önceden ıslatın),
  • Tatlandırmak için hurma şurubu veya bal,
  • Etraflarını kaplamak için kenevir tohumu veya kurutulmuş Hindistan cevizi, öğütülmüş badem ya da sadece yulaf,
  • Tadı keskinleştirmek için limon suyu ve biraz tuz.

Sahneyi hazırlayın

İlk olarak, yemek pişirme seansınız için ses ortamını oluşturun; bir podcast, canlandırıcı ya da rahatlatıcı bir şarkı veya odaklanmak için sessizlik. İlerledikçe her zaman değiştirebileceğinizi bilerek bir seçim yapın. İkincisi, özellikle de yorgunsam, etrafa biraz koku yayarım: Kendi parfümüm veya sandal ağacı gibi bir tütsü mesela. Sonra da bir önlük takarım. Bunlar sahneyi hazırlar ve hikâyenin başlamasını sağlar.

Bu seçimlerde, dikkatimizi odaklayarak alanda var olmamıza yardımcı olan bilinçli bir niyet vardır. Yemek pişirmek, vücudun, aç karnımızda başlayan, hisseden kalbimize taşınan ve düşünceli zihnimize yerleşen beyin matrisini bütünleştirebilir. Yemek pişirmenin dikkat sürenizi artırmanıza yardımcı olmasının bir nedeni, vücudunuzdaki her bir önemli merkeze bağlanarak eyleminizi zihni, bedeni ve ruhu beslemek gibi ortak bir hedef doğrultusunda hizalamasıdır. (…)

Dikkatinizi verin

Malzemelerimiz, ekipmanımız ve sahnemiz hazır olduğuna göre artık yola çıkabiliriz. Hurmaları ezerek başlayın; kayısı kullanıyorsanız küçük küçük doğrayın. Çalışırken ortaya çıkan aromalara, renklere ve dokulara dikkat edin. (…)

Terapötik olarak, insan gelişimi için gerekli olan keyif, beceriklilik ve zamanın besinini de karışımımıza katıyoruz. Yapışkan parmaklar ve benzeri şeylerden rahatsız olmak normaldir, ancak bu rahatsızlık lezzet testi yapma zevkiyle giderilebilir. Gerçekliğe dahil olma biçimimiz aslında oradakileri değiştirir ve bugün nasıl olduğumuza dair bir şeyler yansıtır. (…)

“Çamurdan pasta” yapın

Çocukken hiç çamurdan pasta veya benzeri bir şey yaptınız mı? Kimsenin size ne kadar toprak ekleyeceğinizi, ne zaman ve neden ekleyeceğinizi söylememesine rağmen bir şekilde neyin doğru olup olmadığını bilmeniz ne kadar harikadır.”

Yazar, yemek yapmanın bizim ilk teknolojimiz olduğunu ve eğer onu mükemmelleştirmeyi bırakıp sürecin tadını çıkarabilirsek, yararlanabileceğimiz içsel bilgi depolarımızın olduğunu göreceğimizi söylüyor. (…)

“Bu, tüm malzemelerinizi kâseye ekleyeceğiniz aşamadır: Islatılmış tohumlar, doğranmış hurma, çiğ çikolata (ister bütün bloktan rendeleyin ister kakaoya benzer hazır toz satın alın), yulaf veya benzerleri. Bu arada su ısıtıcısında su kaynattınız ve Hindistan cevizi yağı kavanozunuzu erimesi için kaynar suyun içine koydunuz. Kuru malzemelerinizi birbirine karıştırdıktan sonra, tatlı şurubu veya balı sıvı yağla (veya fındık ezmesi eşdeğeriyle) ekleyin. Sürekli karıştırın ve tadı test edin. Lezzeti patlatmak istiyorsanız, birkaç damla limon suyu ve bir tutam tuz koyun. Kıvamı tutmadı mı? Yulaf ekleyin. Çok mu sert? Yağ ekleyin. Daha fazla çikolataya mı ihtiyacınız var ve bunun daha fazla hurmayla dengelenmesi mi gerekiyor? Sizin tatlınız, sizin seçiminiz… (…)

Bonus ipucu: Belirli bir yemek yapmak istediğinizde, o yemeğin üç tarifine bakın, sonra işleri kendi yönteminizle yapın.

Duygularınız üzerine düşünün

Enerji toplarını yaparken düşüncelerinizi ve duygularınızı keşfedin. Yeterince iyi ya da çabaya değer olup olmadıkları konusunda kendi kendinize konuşuyor musunuz? Bu, içinizdeki anlatıcının konuşmasıdır, belki kendiniz hakkında duymaya alıştığınız eski senaryoları tekrar eder, belki de bazı yeni sorular ortaya çıkar. Karıştırmaya devam ederken merakınızı da canlı tutun. (…)

Kendinizi kutlayın

Muhteşem lezzetleri bir araya getirip çeşnileri ekledikten sonra, bir dakika durup kendinizi kutlayın. Tüm bu güzel malzemelerin ve olanakların elimizde olduğu bir dünyada yaşadığımız için ne kadar şanslı olduğumuzu da düşünün. Onları bize getiren yetiştiricilere ve tüccarlara da minnettar olun. Yemek yapmak bizi kişisel çabalarımızla, etrafımızdaki ve içimizdeki kaynaklarla ve birbirimizle bağlantıya geçirir. Bir yemeği sıfırdan yapmak gerçekten bir topluluğa ihtiyaç duyar. (…) İşte bu lezzetli süreçte tüm duyularınız, hayal gücünüz ve yaratıcılığınız ön plana çıktı.

Süreçten öğrenin ve yaptıklarınızın tadını çıkarın

Bu aşama, kâseyi temizlediğiniz, tatlınızı toplar haline getirip kenevir tohumu, Hindistan cevizi veya kakaoya buladığınız aşamadır. Hazinenizi simya potasından topluyorsunuz. Ham elementleri yemeye hazır lezzetlere dönüştürdünüz. (…)

Şimdi ortalığı toparlayıp belki bir fincan çay içtikten sonra bir kez daha günlüğümüze dönelim ve sürecin nasıl ilerlediğini not edelim. Bir dahaki sefere işleri nasıl farklı yapardınız? Yol boyunca ne fark ettiniz? (…) Hazırlama, doğrayıp karıştırma, tatma, seçme ve yapma süreci, özellikle ellerimiz ve zihnimizin birlikte çalışmasıyla uyarılan içimizdeki çaba-ödül mekanizmalarını harekete geçirir. Umarım değişiklik yapma ve kendimizi besleme gücünün nasıl içimizde, parmaklarımızın ucunda olduğunu fark etmişsinizdir.”

Bu yazı ilk kez 8 Mayıs 2024’te yayımlanmıştır.

Charlotte Hastings’in Psyche internet sitesinde yayımlanan “How to use cooking as a form of therapy” başlıklı yazısından öne çıkan bazı bölümler Nevra Yaraç tarafından çevrilmiş ve editoryal katkısıyla yayına hazırlanmıştır. Yazının orijinaline ve tamamına aşağıdaki linkten erişebilirsiniz: https://psyche.co/guides/how-to-use-kitchen-therapy-to-nourish-your-sense-of-self

Fikir Turu
Fikir Turuhttps://fikirturu.com/
Fikir Turu, yalnızca Türkiye’deki düşünce hayatını değil, dünyanın da ne düşündüğünü, tartıştığını okurlarına aktarmaya çalışıyor. Bu amaçla, İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Çince yazılmış önemli makalelerin belli başlı bölümlerini çevirerek, editoryal katkılarla okuruna sunmaya çalışıyor. Her makalenin orijinal metnine ve değerli çevirmen arkadaşlarımızın bilgilerine makalenin alt kısmındaki notlardan ulaşabilirsiniz.

YORUMLAR

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments

Son Eklenenler

0
Would love your thoughts, please comment.x